Kadın erkek için elde edinceye kadar ulaşılmaz, elde edince değersizdir

Cilve, naz aslında kadının koruma kalkanıdır. Her istendiğinde kendini hemen üstelik tamamen teslim eden kadın kocasının/sevgilisinin gözünde değersizleşir. Orgazmdan sonra erkek kadından nefret eder. Her şey ateş sönünceye kadardır. Ateşi söndürmeyeceksiniz, sönmüşse yeniden yakacaksınız.

Yıllar geçti benimle yine yatıyor. Yatar; ama isteyerek değil. Çünkü haritanızı ona göstermişsiniz. Her yerinizi bir bir öğrenmiş. Bulduğu defineleri çıkarmış. Sizde merak edeceği bir şey kalmamış. Kadınları bilmiyorum ama kocalar genelde evliliğin ilk beş yılı içinde karılarından bıkarlar. Bunun nedeni kocanın karısının herhangi bir kadından farkı olmadığını anlamasıdır. Aldatma ve arayışlar da evliliğin sekizinci yılından itibaren başlar.

Beş yılda bıkılan kadında sevmeye değer bir şeyler var demektir. Daha erken bıkılıyorsa işte o zaman herhangi bir kadındır. Evlilik saçma bir kurumdur. Evlilik yılları katlanılamayacak kadar uzundur. Bu kadar uzun zamanda aynı pastayı yiye yiye kadın erkekten, erkek de kadından bıkar. Sonuçta erkek başka kadına gider; kadın da belki, değilse komşunun oğluyla hayalinde sevişir.

Düşmana teslim oldun mu bitti; teslim olmayacaksın. Kocanı/sevgilini genç kızlıktaki gibi peşinden koşturacaksın. Hep senin için ölecek. Bu mümkün değil deme. Hele şu son derece yanlış, “bende ne buluyor ki” Sana ne! Ne buluyorsa buluyor. Sana tapıyorsa daha çok tapması için daha çok tanrıça olacaksın; ateşe sürekli odun atacaksın.

Normal bir araya gelmeler bile onun sana yalvarmasıyla olacak; hediye almadı mı yatmayacaksın, seni senin için aldatacak. Herkesin kocası başka kadınlara giderken seninkinin gizli aşkı sen olacaksın.

Karısı gibi değil manitası gibi olacaksın. Kocasının dizinin dibinden ayrılmayan kadın akılsızdır; insan yan yanayken birbirini özlemez. “Zaten karım, zaten benim” dediği anda işiniz biter; size tam anlamıyla sahip olamamalı. Hatta öyle ki her an bırakıp gidebileceğinizi, onu terk edeceğinizi düşünüp uykuları kaçmalı.

Kocanıza yakın olarak onun için önemli olamazsınız; yabancı gibi mesafeli duracaksınız, ona yakınlığınızı yatakta göstereceksiniz. Sürekli sırnaşan, boynuna kulağına sarılan, şirinlik eden kadına kocası önem vermez; tersine zor kadın olacaksınız.

Ahlakı, terbiyeyi, saygıyı boş verin; zaten aşkı bunlar öldürür. Evin içinde saatli bomba, mutfakta delirten hizmetçi, yatakta afet olacaksınız. Ancak kocanız hayatı boyunca hiçbir zaman aynı anda her yerinizi birden göremeyecek. Ve ona sorulduğunda (hani olmaz da) sizi tarif etmekte zorlanacak. Ali dayının düz tarla gibi bu yandan girdi öbür yandan çıktıysa size güle güle. Çünkü bir erkek kadının aynı yerini aynı tutkuyla ikinci defa sevemez, kaldı ki on bin yüz ikinci defa kollarında olacaksınız, sizi öğrenmemeli.

Kocanız size ahlakınız, karakteriniz, terbiyeniz nedeniyle değer veriyorsa eksiklerini dışarıda tamamlamak şartıyla bu değeri ölünceye kadar vereceğinden şüpheniz olmasın. Sakın ilişkilerinizde karşılıklı durumu yaratmayın; “ben de seni…” anlayışı aşkı bitirir. Erkek almak ister, kendinizi ona vereceksiniz. Kadını bu daha çok mutlu eder. Karşılıklı aşk, karşılıklı sevişme dünyanın en saçma sapan şeyidir. Aşk, cinsellik tek taraflıdır. Erkek sever, kadın sevilmek ister.

Yatak odası fantezi yuvasıdır. Eşimi delirtmek için ne yapmalıyım diyorsanız yatak odası planları yapmalısınız. Onun aklını başından alacak erotik pozlarınızı gösterecek aynalar, utanmalar, gönülsüzmüş gibi davranmalar… Sizi yatak odasına götürünceye kadar anasından emdiği süt burnundan gelmeli. Orgazmdan sonra eşinizin sizi öpmesini bile istemeyin. Alacağını almış, o anda size soğuktur, siz de ona soğuk olun.

Kocaya ilginizi değil atıyorum dudağınızı vereceksiniz. İlgi göstermeler “nasılsın, iyi misin” den çıkıp aşk oyunları şeklinde olmalı. Cilve yapıp bir yerlerinizi sallayacak,  üzerinize atılmasını sağlayarak öpücükle hal hatır soracaksınız. Aşüfte olacaksınız, aşüfte hahahahaha!

Her yönünüzle özel bir kadın olacaksınız. Ulaşılamaz ve zor bir kadın olacaksınız. Mutlaka onu kıskandıracaksınız. Hadi gel yatalım dediği zaman gidiyorsanız kolay kadınsınız demektir. Bir kucak çiçekle pencerenin önünde serenat yapmadan olmaz. Yatak odası sizin. O sizin misafiriniz olacak. “Odama gel kız” dediği anda onu cezalandıracak, yalvarıncaya kadar gitmeyeceksiniz.