Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '11

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Kadına şiddete hayır...

Kadına şiddete hayır...
 

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ‘’ kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığının tanımlandığı 17. maddesi ile herkesin yaşam hakkını garanti altına almayı ve kimsenin insan hassasiyetinle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamayacağını taahhüt eder. Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet bu anayasal hakkın ihlali anlamına gelmekte, bu ihlalin önlenmesi için devlete önemli sorumluluklar düşmektedir.

Bu madde anayasal açıdan bir güvence anlamını taşımasına rağmen günümüzde gün geçmiyor ki; kadına uygulanan şiddetleri içermeyen bir haber olmasın. Bu şiddet olayı o kadar üst düzeylere ulaşmıştır ki, çoğu şiddet uygulamaları kadının ölümünle sonuçlanmaktadır.

Peki; bu kadınların suçu nedir?

Evinde yemek yapmak, çocuk büyütmek, gerektiğinde çalışmak aile bütçesine katkı yapmak, erkeğine eş olmak…

Şimdi düşünün bakalım bu kadınlar ne yapmış olabilir ki, hemen ilk hakla gelen namusumuza zarar getirmiştir.

Nadiren bu vakalar oluşmuş olsa bile bu sizlere şiddet uygulama ve öldürme yetkisini tanır mı? Boşanırsın gider…

Asıl sorun yüzyıllardır ülke örfüne yerleşmiş olan kadına bakış açısıdır aslında…

Kadının ikinci sınıf vatandaş görülmesi yatmaktadır bütün bu şiddetin altında…

Atasözlerimiz bile tuhaftır bu konuda;

‘’ Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin…’’ diyenleri de dünyaya bir kadın getirip büyütmedi mi? Bu sözlerle mi? Gösteriyorlar anne sevgisini…

Hala ülkemizin bir kesiminde çocuklarının sayısını söylerken kız çocuklarını hesaba katmayan zihniyetler yok mu?

Telli duvaklı gelin ettikleri kızlarına kapının eşiğinde bu evden gelinlikle çıktın kefenle dönersin diyenler olduğu sürece o kadın uğradığı şiddete sizce ne kadar karşı koyabilir ki…

Gündemde olan bir televizyon dizisinde izlemiyor muyuz? Kendisi başka kadınla birlikte olduğu halde ayrıldığı eşinin bile çalışmasına izin vermeyen zihniyeti…

İşte ülkemizin namus anlayışı;

Erkek yaparsa elinin kiri kadın yaparsa namussuzluk…

Yapılan bir araştırma göstermiştir ki; ülkemizde en çok şiddete maruz kalan kadınlar üniversite mezunu olan kadınlarmış. Düşündürücü gelebilir fakat bu aslında şu gerçeğinde bir kanıtıdır aslında tahsilli kendi ayakları üzerinde durabilen bir kadın taviz vermemektedir dolayısı ile erkek egomanyasını devam ettirmek için atalarından gördüğünü uygulamaktadır.

Peki; anayasaya koyulan bu kanun ne kadar uygulanmaktadır.

Anlayış aslında ortadadır, güvenlik güçlerini çağırsanız bile olaya bakış bellidir. Aile kavgasına karışılmaz zihniyeti olaya hakimdir. Zaten güvenlik güçleri geldiğinde bile şiddete uğrayan kadın şikayetçi olamamaktadır. Çocukları için susmaktadır, ayakları üzerinde duramadığı için susmaktadır, gelinlikle çıktığı eve kefenle dönmekten başka çaresi olmadığı için susmaktadır.

İşte bu yüzden kadınlarımızın güvencesi olmadığı için her gün bu şiddet uygulamaları katlanarak artmaktadır. Üzerine kuma getirilir susmak zorunda kalır, şiddet görür susmak zorunda kalır…

Zaten biraz ses çıkarmaya kalksa sokak ortasında kurşunlanır susturulur…

Birileri çıkar vah vah der geçiştirilir…

Bu zihniyet aşılmadığı sürece, kadınların güvencesi oluşturulmadığı sürece çıkarılan kanunlar ve uygulanan cezalar ancak bu olayların bir nebzede azaltılmasını sağlayabilirler. Diğer açıdan aynı zihniyet devam ettikten sonra kadınlar açısından değişen pek bir şey olmayacaktır.

İnsan gibi yaşamayı öğrenebilmiş bir toplum olmak umuduyla…


Saygılarımla,

Burçak YAZICI

 
Toplam blog
: 168
: 1098
Kayıt tarihi
: 02.07.10
 
 

4 kasım 1996 yılında İstanbul'da dünyaya geldim. Bu sene ilköğretimden mezun oldum. Okul hayatımd..