Kahve bahane

Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır cümlesinin içindeki kırk yıllık hatırın nereden geldiğini merak ederim hep ve hiç araştırmadım nedense. Kendimce eskiden kahvenin Yemen'den çok zor şartlarda geldiğinden ve mangal ateşinde pişirmenin zorluğundan olduğunu düşünmüştüm. Artık yazıyorsun telefonuna ve öğreniyorsun her şeyi. (Canım bütün o, hiç açıp bakmadığın ansiklopedileri saklamakta ısrarcı davranmanın bir anlamı yok inan bana.) Açtım okudum eğer becerebilirsem linki (http://secmehikayeler.com/tarihi-hikayeler/bir-fincan-kahvenin-kirk-yil-hatiri-varmis-soyle-guzel-bir-hikaye-de-varmis-kahvenin-hatiri-ile-ilgili.html) paylaşacağım kahvenin kırk yıl hatırının nereden geldiğini anlatan hikayeyi, başarılı olamazsam siz yazın bakın bir zahmet.

Ama yazıyı okumadan önce ki düşüncelerim hikayeye rağmen geçerliliğini koruyacak benim ruhumda.

Bazı insanlarla kahve içmeye doyamazsınız. Öyle derindir ki ruhları ve sohbetleri kahve bitsin istemezsiniz. Ağızdan çıkan her cümle hayatınıza kılavuz kıvamında. Dertler hafifler  söyledikleriyle... Bir türlü göremediğiniz bambaşka açılar açar gözlerinizin önüne, baktığınız kirli camlar temizlenir sohbetin sonunda. Yüksek mizahi zekalarıyla hem karşılarındakini hem kendilerini içten güldürürler. Her ne olursa olsun hafiflersiniz ve istersiniz ki bitmesin o kahve hatta biterse gidip kahve alışverişi yapmak bile istersiniz o kişiyle ve/veya kişilerle. Allah'tan varlar ve çoklar.

Ben az şekerli severim ama o kahve acı da olsa bitmesin içim süresi istediğim insanlar var hayatımda. Konuşsunlar ben dinleyeyim, konuşsunlar içim daha da açılsın diye. Yanlarında arkama rahatça yerleşirim, söylediklerinin altında fesatlık aramam, yoktur çünkü öylesine samimi. Kendini, insanları ve hayatı seven ve de korkulmaz böyle insan tiplerinden.

Yaşım itibariyle değil her zaman yaşadığım her an çok ama çok kıymetli. Hayatın içinde refakat ettiğim her canlı, sahibiymiş gibi göründüğüm tüm değerler artık daha da anlamlı. Ama bazen hayatın anlamını kavrayamamış birileriyle de kesişir insanın yolu bir kahve içimi zamanı... Bazen iş bazen de her hangi bir sebeple içilir kahveler.

Kahvenin şekeri tam kıvamında olsa da yutulmaz yudumlar, nedense değil nedenini sohbet belirler. Sohbeti de kahve içtiğin kişinin karakteri... Bir türlü sevmeyi öğrenememiş hatta kendini bile sevememiş kişilerin kendilerinden başka herkesi dar açılardan görmelerinden kaynaklanan o kaynamaların getirdiği huzursuzluklar dolar atmosferin içine yut yuta bilirsen hem kahveyi hem sohbeti. Bitmez o küçük fincan yudumları. Zaman yavaşlar, ifadesiz anlatımlar, öfke ve hazımsızlık hayata ve getirilerine...

Halbuki hayat gerçekten üç gün. Dün doğdum bu gün elli yılı devirmişim. Tamam elli bir yıl gitti Yemen'e kahve peşine. Aslında kahve bahane önemli olan dost muhabbeti. Cümlenin kimin ağzından çıktığından çok ne içerdiği her zaman daha değerli. Kahvenin tadından çok kiminle içtiğinin öneminin büyüklüğü gibi. Yaşanan-yaşanmayan her şeye rağmen, büyük fincanlarda, bol köpüklü, şekeri ve sadeliği damak zevkinize uygun, kırk yıllık dostlukları beraberinde getiren kahve içimleri diliyorum herkese huzurla ve sağlıkla.