Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '07

 
Kategori
Trafik
 

Kaldırımın bir yanı ücretli, diğer yanı ücretsiz..

Kaldırımın bir yanı ücretli, diğer yanı ücretsiz..
 

Hafta sonu, havanın kış ortasında bahar güzelliğini yaşatmasını fırsat bilerek, eşim kızım gezmeye çıktık... Sanki tüm İstanbul sokalara dökülmüş.. İnsanlar oradan oraya kendi hallerinde dolaşıp duruyorlardı.. Sarmaş dolaş sevgililer, ellerinde bastonları tonton yaşlı çiftler, hepsi birer minik kuzuyu andıran mini mini bebekler, anlayacağınız herkes kış ortasında bahar havsının tadını çıkartıyorlardı..

Tabi ki, bunca insanın sokalara dökülmesinin ne anlama geldiğini tahmin edebiliyorsunuzdur... İSTANBUL TRAFİĞİ. KABUSU.....

Trafik felçti.. Onca insan ve onca araba.... Yollar sıkışık, park etmek istesen, park edecek yer yok vs.vs.... Saatlerce yürümeyen trafikte sinir küpüne dönüyorsunuz... Pardon ben değil ama eşim... Diyorum ya ben trafikte hiç sinirlenmem, ne hikmetse trafikte bana peygamber sabrı geliyor, sessiz sakince trafiğin ilerleyişine katılırım öylece.. Büyük bir olgunlukla ilerlerim sıkışık İstanbul trafiğin de...

Nihayet epey bir mücadeleden sonra, varacağımız noktaya geliyoruz... Tahmin ettiğiniz gibi park edecek yer yok... Bir kaç tur attıktan sonra çıkan bir arabanın yerine giriyoruz..

Park eder etmez de, elinde makbuz aslanlar gibi görevini yapan görevli geliyor... Geliyor fakat biz şaşırıyoruz.. Çünkü daha öncelden buralar ücretsiz park alanlarıydı.. Kafamızı şöyle bir kaldırıp baktığımzda Büyükşehir belediyesinin ücret tabelasını görüyoruz... Bir saate kadar ücretsiz. Geri kalan da saat dilimlerine göre kademeli değişiyor.. Zaten bu yerden bir saatten önce çıkılması mümkün değil ki...

Birkaç hafta öncesine kadar ücretsiz olan bu yerlerin ücretli hale çevrilmesini bir şekilde kabul ediyorsunuz fakat anlamsız olan ve bu durumdan daha çok bizi şaşırtan olayı görüyoruz... İki yol düşünün, ortasını kaldırım bölüyor... Bu kaldırımın sol tarafı ücretli park alanı, sağ tarafı ücretsiz... Tabi ki bunu öğrenen, bilen herkes, araçlarını ücretsiz alana park etmeye çalışıyor... Hafta sonu olması dolayısıyla da yer bulmak mümkün olmuyor.

Motorbisikletli birinin, motorunu bir köşeye parkettiğinde, görevlinin gelip ücret makbuzu kesmeye kalkıştığında, arasında geçen diyaloğa ister istemez şahit oldum.

Herkes aynı tepkiyi veriyor, ''Önceden ücretsizdi buralar''.

Görevli '' Evet yeni ücretli oldu''

Her yer mi ücretli burada diye soruyor...

Görevli hiç ücretsiz alandan bahsetmeden. .'' Evet bu yol boyunca ücretli''

Ben dayanamayıp atlıyorum sohbetlerinin ortasına...' ' Beyfendi, kaldırımın diğer tarafı ücretsiz.. Yer bulabilirseniz o tarafa parkedin.. Ben öyle yaptım'' diyorum

Adam görevliye bakıyor, görevli bana bakıyor... Hiç umurumda değil ne düşünürse düşünsün ben vatandaşlık görevimi dürüstlükle yaptım.. O görevlide beyfendinin sorduğu soruya, dürüstçe cevap vermeliydi..

Benim anlayamadığım aynı yolun, kaldırımın bir tarafının ücretli, diğer tarafının ücretsiz olmasındaki amaç nedir.. Ve tüm marka mağazaların bulunduğu bir alış-veriş mekanının park alanlarını belediyenin ücretli hale getirmesi ne kadar doğru olabilir acaba?.. Bu otopark ücreti yüzünden, oradaki mağazalarıni lk tepki olarak epey bir müşteri kaybedeceği kesin... Şahsen ben mesela bir daha ki sefere, alış veriş için orayı tercih etmem..

Eminim ki diğer insanların da aynı düşündüklerine, bu sebepten dolayı, tüm mağazalar ın birleşerek bu kararı iptal ettirmeleri gerektiğini düşünüyorum.. Umarım başarabilirler....

 
Toplam blog
: 529
: 3765
Kayıt tarihi
: 29.08.06
 
 

İstanbul'da doğmuşum... Dünyalar tatlısı bir kızım var... Herkesi kolay kolay sevemem... ..