Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ağustos '08

 
Kategori
Siyaset
 

Karadeniz'de suları ısıtan kim?

Karadeniz'de suları ısıtan kim?
 

Haritalar değişiyor. Yeni ülkeler tanınacak mı acaba ?


Dünya yaklaşık bir kaç aydır, Karadeniz kıyılarındaki ısınmadan bahsediyor. Öyle ki bu ısınma küresel ısınmanın önüne bile geçti. Neydi bu ısınma? Rusya’nın Gürcistan’a saldırması, kısmı bir toprak işgali ve arkasından diğer olayların süregelmesi..

Her ne kadar Gürcistan’daki sorun dünkü sorunlar değilse de Gürcistan lideri Saakasvili, göreve geldiğinden beri, sivri açıklamalar yapıyordu. Hatta barut kokan bu açıklamalarda gereken her şeyi yapacaklarını söylüyordu ama son zamanlarda gelişen olaylarda çok pasif bir duruma geldiler. Rusya’nın diğer Kafkas devletlerine olduğu gibi Gürcistan hakkındaki durumu ve tutumu belli. Bu yüzden 1994’te bağımsızlığını ilan eden, ancak uluslararası alanda bağımsız bir devlet olarak tanınmayan Abhazların ve Osetlerin Gürcistan egemenliği altından çıkıp, bağımsız olmasını desteklemesi oldukça normal. Zira bu Rusya yönetiminin “böl ve yönet” politikasından başka bir şey değil ama asıl itişme ve savaş kokusu 1992 de başlamıştı. Abhazlar bağımsızlığı’nı ilan etmişti, Rusların desteği ile Osetler’de bağımsızlığını ilan etmek için gün sayıyordu. Şimdi de gelinen nokta, Rusya’nın kabadayılığında dünya haritası yeniden şekilleniyor ve şimdilik 2 tane iki yeni ülkemiz olacak gibi gözüküyor.

Peki gelinen nokta nedir ?

Gelinen nokta şu ki, durum hiç de iç açıcı değil. Rusya onlarca Gürcistan köyünü bombaladı, yüzlerce insanın hayatına mal olan bir savaşta taraf oldu ve Dünya’nın sesine kulak asmadan Abhazların ve Güney Osetyanın Gürcistan sınırlarından ayrılmasına ve ayrı bir devlet olmalarına tek başına karar verdi ve geçtiğimiz günlerde de bu iki halkın ayrı devletler olduğunu ilan etti. Bir başka anlamda Abhazya ve Osetya’Yı devlet ve ülke olarak ilk tanıyan oldu. Diğer devletlerin de, özellikle eski Rusya devletlerinin de bu şekilde davranmasını yani tanımasını öngördü. Acaba burada gizli de bir tehdit mi vardı? Hani tanımazsanız…. Der gibi !..

Her işte kendisini dünyanın jandarması zanneden Amerika boş durur mu ? Bir şekilde Türkiye ikna edilip, askeri gemileri Karadeniz’e çıkartma yaptı. Belki de denizaltıları da geçti bu arada, kimse bilmiyor. Nereden bilsin ki, herkesin sonar cihazı mı var evinde… Neyse, şimdi Hesapta Nato gemileri “insani yardım” bahanesi ile Karadeniz’de gövde gösterisi yapmış durumda.. Ee, sonra ne olacak? Rusya’nın da gözü kara, olası bir Amerika-Rusya savaşı çıkar mı ? Henüz belli değil ama gidişatın iyi olmadığı gözleniyor. Bu durum hiç de Türkiye’nin işine yaramaz. Çünkü Türkiye’nin milyar dolarlık enerji yatırımının bir ucu Gürcistan’a dayanır, ciddi bir enerji darboğazı meydana gelir. Aklıma getirmek istemiyorum ama, hele savaş tırmanır Kafkaslara sıçrarsa, maazallah !..

Asıl sorulacak soru budur aslında !.. Bu savaş genişleme gösterir mi ? Başka topluluklar ve halklar bağımsızlığını ilan eder mi ? Ne de olsa, yine Gürcistan’da Acaristan Özerk Bölgesi ezelden beri aportta bekliyor. Karadağ bölgesinin durumu malum !.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Rus askerlerinin Gürcistan'dan yavaş yavaş çekilme durumunu görüşmek üzere toplanmış.

15 üye ülkeli konsey toplantısında Fransa ve Rusya konuyla ilgili iki farklı çözüm önerisinde bulunmuş. AB Dönem Başkanı Fransa, acil ateşkes isterken, Rusya'nın Gürcistan'ın bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı göstererek askerlerini bölgeden kesin bir şekilde çekmesi talebinde bulunmuş. Rusya ise Fransa'nın Moskova ve Tiflis'e sunduğu Gürcistan'ın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünün özellikle belirtilmediği 6 maddelik planın uygulanmasını önerdi. Almanya’da “krizlerin sadece birlikte, bunun yanı sıra saygı ve güvene dayalı bir havanın yaratılmasıyla çözülebileceğini, bu nedenle bir an önce akılcı ve sorumluluk bilincinin hüküm sürdüğü bir havanın yaratılması gerektiğini “ belirten açıklamalar yapıyor.

Görüldüğü gibi, Gürcistan meselesine başta AB ve Amerika kaygısız değil. Çözüm odaklı mıdır ? Yoksa Irak’ta ki türbülansı yaşadıktan sonra, klasik bir “dostlar alışverişte görsün “ misali diplomatik açıklamalar mıdır ? Bunu zaman gösterecek ama Kafkasları karıştırmaya kimsenin hakkı yok ! Bırakın halklar istediği gibi yaşasın !. Kafkaslarda tam bir karışıklık meydana gelmemesi için Önce Rusya’nın büyük bir adım atması ve barışa çağrı yapması gerekir. Tabiki ABD’de kovboyluğa hemen soyunmasın !.. Yoksa dökülen kanların ve gözyaşlarının hesabını kimse veremez. Daha önce verilemediği gibi !..


../..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..