Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Karadeniz Taka'sı/İskele sancak, çarşaf, çarşaf

Karadeniz Taka'sı/İskele sancak, çarşaf, çarşaf
 

www.logofikir.com


Şimdi efenim kimin kimden önce öleceği bilinmez de bu aralar keyfim kaçık, öleceğimi bildiğimden değil elbet! Aşk olsun yoksa öyle mi düşündünüz. Yok yine de iyi şeyler düşünüyorum hayata dair; ne gelen elektrik, su faturalarına, ne gelen telefon faturalarına ne de kırmızı mercimek fiyatlarına diyecektim kiii Sen Baykal’sın, kırk taklatan güvercinler gibi çarşaflı abone yap… Cık, cık, cık. Birde tut bunu masumlu ve masumsuz diye ikiye ayır… Cık, cık, cıkkkk… Hayır yani tam bütün faturalardan doların yükselmesinden yazacaktım ki, Baykal’ın çarşafları sardı ortalığı, olmazki bu kadarda. Bu çarşafın çizgilisi var, sadesi var, beyazı var, fırfırlısı var, çift kişiliği, tek kişiliği varrr. Sayın Baykal nasıl ayıracak bütün bunları?

Bilmem dikkatinizi çekti mi, millet sanırım kötü ekonomiden dolayı "tecavüz" sahneleri çekiyor. Bakın internet haberlerine te-ca-vüz-süz bir gün geçiyor mu? Yaniii ben bunu kötü ekonomiye bağlıyorum artı, yok artık!

Yani şu ülkede ne erdem kaldı, ne ahlâk! Sırf şu iktidar ne önemli bir şey diyecektim ki, bu aralar ben de “iktidar meraklısı” oldum çıktım. Nasıl çıkmıyayım efenim. “Ye kürküm ye” hikayesi gibi ortalık, biz de masanın altında kırıntılardayız! “Issız Adam” geldi de biz mi izlemedik!

Ne alâka değil mi? Seviyorum ben bu şapkalı a yapmayı, bir şapkalı çıkartana kadar bir sürü aaaaa yazıyorsun kimi büyük kimi küçük, sonra da siliyorsun şapkasızları, sanki çocuklar gibiyim.

Her şeyi birbirine karıştırıp ortaya karışık yapma huyumdan bahsedecektim az biraz… Diyecektim ki; dün akşam yeğenlere – ablanla sen seneler sonra bir araya geldiğiniz de, yaa ne manyak bir halamız vardı her şeyi birbirine karıştırıp tencereye atardı- diye ardımdan böyle konuşacaksınız.

-Pekmezli omlet yaptı, bütün meyvelerden reçel yaptı yetmedi yemeklere el attı.

Ama Allahı var büyükler bir alem… Yok pilava salata katılırmıymış, yok taze fasulyeye et konurmuymuş, yok pişmiş aşa souk su konurmuymuş, konmaz tamam ama gerisi fasa fiso.

-Karnabahar pişirirken köy kabağı kattım mesela… Köy kabağını dilimleyip verev doğrayın, karnıbaharı parçalara ayrın, havucu da verev doğrayın hepsini koyun dipsiz tencereye üzerine soğan sarımsak ve tuz tabiî ki zeytinyağ… Yiyin bakalım nasıl olmuş…

-Bildiğimiz sütlaç pişiririz üzerini süsler yer de yeriz. Iıı-ııhhh! Sütlaç koyulaşınca ateşten almadan üzerine bir paket çikolata sosu dökün karıştırın pişirin kaplara paylaştırın bakın bakalım nasıl oluyor üzerine de fındık…

Zaten yakında fiyatı ikibinin altına düşcek, biz “Ayvayı yiyecez” hep beraber. Annem-babam yok kızım şekere zam yok, ekmeğe zam yok, elektriğe zam yok… Gördüler … diceem anam babam o kadar sinirliyim yani… O zaman zam veren fındığında hakkını veriyordu. Resmen itildik bu ülkeden fındık üreticisi olarak, dışlandık! Annneeee babaaaaa oyunu kime vercezzz? (konu çok dağıldı, aman dikkatli okuyup yorum yazın amannn!)

-Yumurtayı çırpıp bir kaşıkta pekmez ekleyip pişirin…

Ha birde çay ritüleim var; ıhlamur koyuyorsun, papatya çiçeği, taflan yaprağı, kekik, limon ve de ısırgan… bir kaşık balsız içemezsiniz ona göre…

-Yok efendim, herşey birbirine karışmışta...

Tamam deliyim…

O yüzden ben ölünce yeğenlerim böyle böyle konuşacaklar ya hakkımda. Şimdiden paylaşayım da haberiniz olsun dedim.

Karadeniz takası iskele sancak desin mi?


 
Toplam blog
: 359
: 1593
Kayıt tarihi
: 29.11.06
 
 

Deli-dolu, akıllı,  yalandan yere çamura yatan, normal değerlerde zekalı, esprili, şakacı, kendin..