Karayağız!

Mustafa Sarıgül yüzlerce araçla gittiği Kastamonu Daday’daki mitingde “Karayağız” pankartları taşıyan kalabalığa ““<ı>Hepinizden Allah yüz bin defa razı olsun. Sizlere bakınca yıllar önce kendimi görüyorum. Allah gani gani rahmet eylesin ben de yıllar önce Bülent Ecevit için böyle bağırıyordum” diyerek kendisini 1974 yılının Ecevit’ine benzetmiş! Halkın Ecevit’e layık görüp taktığı “Karaoğlan” lakabından kopya çekerek açılan “Karayağız” pankartlarından Sarıgül’ün hiç haberi yoktur elbet ve konuşmasında kendini Ecevit’e benzetmesi de sadece bir rastlantıdır!

Bu nasıl bir benzerlik ise! Ecevit CHP kurultayında Kurtuluş Savaşının önemli komutanlarından, CHP’nin kurucularından, eski cumhurbaşkanlarından İsmet İnönü’yü delegelerin oylarıyla yenerek CHP’ye genel başkan olmuş; Sarıgül ise kurultayda CHP’nin kıdemli genel başkanı Deniz Baykal karşısında perişan olmuş... Bu nasıl bir benzerlikse!

Ecevit ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesinde ve Irak Harekâtında Türkiye’ye biçilen rolü kabul etmediği için Başbakanlıktan düşürülmüş... Sarıgül ise ABD Dışişleri bakanlığınca çağrıldığı ABD’de “Amerikalı yetkililerden birçok konuda talimat... Af edersiniz bilgi(!) alarak” Türkiye’ye dönmüş ve parti genel başkanlığına ve Başbakanlığa(!) soyunmuş... Bu nasıl bir benzerlikse!

Bileğinin hakkıyla CHP genel başkanı olan Ecevit 12 Eylül’den sonra CHP ile yolları ayrılınca DSP’yi kurmuş ve birinci parti olmayı başararak koalisyon hükümetinde yeniden Başbakan olmuş... Sarıgül ise Ecevit gibi ilkeli bir siyasetle tutarlı bir siyasetçi olmak yerine siyasal menfaatini nerede gördüyse oraya koşmuş, durmadan parti değiştirmiş... CHP’den ayrılıp SHP milletvekili olmuş, DSP’nin yıldızı parlayınca SHP’den ayrılıp hemen DSP’ye geçmiş ve Belediye Başkanı olmuş, Ecevit hükümetini yıkmak üzere meşhur “Troyka” (Cem-Derviş-Özkan) icat edilince batan gemiyi herkesten önce terk eden Sarıgül, bu troykanın Dervişsiz kurduğu YTP’ ye geçmiş,

YTP seçimlerde nal toplayınca bu defa ana muhalefet olarak meclise giren CHP’ye dönmüş ve CHP’de genel başkan olmak için harekete geçmiş, başaramayınca CHP’li bir kaç milletvekili ile parti kurmayı denemiş ama becerememiş, CHP’den kapı dışarı edilince tekrar DSP’ye geçmiş, şimdi de DSP’den ayrılmış ve yeni bir parti kuracağını açıklamış... Parti değiştirmelerini yazarken bile benim başım döndü. Karayağız’mış! Halk dağlara taşlara kendiliğinden yazmıştı Karaoğlan’ı, siparişle pankartlara değil. Bu nasıl bir benzerlikse!

Sarıgül hakkında 2004’ten bu yana dört beş yazı yazmıştım yeri geldikçe. Öyle görünüyor ki bundan sonra da sürecek Sarıgül tefrikası. O yazılarıma konu olan Sarıgül maceralarını yeniden anımsamak ve anımsatmak gerekecek anlaşılan.

Evet, bir benzerlik var olmasına var da... Ecevit ile değil. Kiminle olduğu ise bundan sonraki Sarıgül yazısının konusu...