Kayıp Şehir bitiyor, sırada Yalan Dünya mı var? Yerine Merhamet gelir mi?

Kayıp Şehir dizisinin başına gelenler malumunuz. Gün gün dolaştırılıp en sonunda bitirilme kararı alındı.

Dizi yayına girmeden önce dizinin uzun ömürlü olmayacağı öngörüsünde bulunmuş, söylemiştim diziyle ilgili düşüncelerimi ve yanılmadım. Kanal politikasının bu dizinin arkasında durmayacağı diziyi harcayacağı belliydi ve maalesef de gelinen yerde öyle de oldu.

Neden böyle söylediğime gelince bu dizi reyting almadığı için değil reyting alınması istenmediği için bu hale geldi.

İlk yayına girdiğinde cuma günü yayınlanan dizi iyi bir performans sergilemiş arkasına aldığı rüzgârla da gitmişti. Sonrasında kanal yönetiminin senaryo ayağında ki müdahaleleri ve gün değişiklikleriyle önce yönetmeni Cevdet Mercan tepki gösterip diziden ayrılmıştı. Sonrasında bir kadın iki erkek kardeş aşkıyla devam eden dizi kendi ipini kendi çekmişti.

Zaten gün değişiklikleriyle izleyicinin sabrı tükenmişken birde iki erkek kardeşin bir kadına aşkını konu alması benzerlerine benzetilmesi Kayıp Şehir’in reytinglerine yansıdı.

Oysaki Kayıp Şehir’in buna ihtiyacı yoktu. Çünkü kendi senaryosu hayatın tüm çıplaklığını ortaya seriyordu.  

Seyirci bunu seviyor gibi söylemlerin arkasına da saklanmasın kimse seyirci artık bu aşk üçgeninden bıktı. Suçu seyirciye yıkmak en kolayı kaldı ki sevseydi seyirci Kayıp Şehir’in reytingleri yükselirdi.

Ama dedim ya zaten dizinin reytinglerinin düşmesi isteniyordu. Hani denir ya böyle çıplak senaryoları Türk izleyicisi sevmez diye bu sefer aksi olduğu için Kayıp Şehir’i izleyici sevdiği için hesaplar ters dönünce dizinin bitmesi için ellerinden geleni yaptılar.

Çünkü bu dizide izleyiciden çok bir kesimi rahatsız eden öğeler vardı. Tarlabaşı’nın arka sokaklarında zenci mülteciler. Kanal öldürün zenciyi dedi ve öldürüldü. Cevdet Mercan bu yüzden ayrıldı uzun süre basında konuşulmuştu bildiğiniz gibi. Yine sıra dışı bir konu gerçek bir travestinin dizide ki varlığı. Hayat kadını Aysel. Ahmet Mekin’in canlandırdığı dede karakteri ve daha pek çok şey. İşte tüm bunlar birilerini rahatsız etti.

Bu sefer rahatsız olan RTÜK değil her ne kadar RTÜK dense de. Zira RTÜK olsa RTÜK’ün asıl rahatsız olduğu iş Ben Bilmem Eşim Bilir denen neye hizmet ettiği belli olmayan aileye direk saldıran yarışma programı ki kanal ısrarla bu yarışmanın arkasında. Üstelik Kayıp Şehir gibi işlerin her şeye rağmen arkasında olacağız derken durmadı, durmak istemedi. Asıl rahatsızlığı kendilerinde olduğu için.

Bu kadar iddialı konuşuyorum çünkü görünen tablo bana bunları düşündürüyor. Aksini düşündürtmüyor. Birkaç hafta önce Kanal D üst düzey yöneticileri biz bu işin arkasındayız derken bugün ise diziyi bitirme kararı alıyorsa RTÜK’ün gerçekten rahatsız olduğu yarışmanın arkasında durup Kayıp Şehir’i harcıyorsa başka bir şey düşünmemde mümkün olmuyor maalesef.

Bir işin reytingleri iyiyken siz oradan oraya sürükleyip iyi olan işi baltalıyorsanız üstelik seyirci beğenisini sadece reytinglerde değil sosyal medyada da gösteriyorsa bu memnuniyetsizliğin tek ayağı kalıyor o da reklam verenler.

Kanal yönetimlerinin senaryoya müdahaleleri bilgiç tavırları yüzünden pek çok senarist, yönetmen uzaklaştı dizi yapmaktan. Ekranlarda kaliteli iş görmememizin bir nedeni de bu. Bu tavır devam ettiği sürece de ekranlarda çok uzun süre iyi işler göremeyeceğimizi söyleyebilirim.

Peki, Merhamet ne alaka diyeceksiniz biliyorum. Aslına bakarsanız Merhamet tanıtımları döndüğünde bu aklıma gelmişti yeri sağlam Kuzey Güney dizisinin saat değişikliğine uğrayacağı Merhamet’in çarşamba yayınlanacağını hiç düşünmemiştim. Hatta bunu dillendirmiştim. Kanal D hangi diziyi harcayacak Kayıp Şehir mi, Yalan Dünya mı sorusunu da sormuştum. Kanal yönetiminin henüz sıcak sıcak yaptığı açıklamalarla Kayıp Şehir’in arkasındayız söylemlerinden ötürü ihtimal zayıf dursa da yine de olabilir gibime geliyordu. Bunları düşünürken Merhamet’in Kuzey Güney ile yer değişikliği haberleri geldi.

Ardından da Kayıp Şehir’in kaldırılacağı.

Merhamet dizisi ilk hafta kanala bekleneni vermedi. Bu hafta reytinglerinde bir artış gösterse de bu bir aldatmaca. Çünkü Muhteşem Yüzyıl taht kavgaları ve Şehzade Mustafa’nın öldürülmesinin işlendiği bölümlere başladığı andan itibaren yıllardır kimseye kaptırmadığı reytingleri çok daha üst seviyelere çıkaracaktır.

Ayrıca ATV’nin yeni dizi atakları devam ediyor. Çok güçlü yapımlarla geliyor ki şu an çarşamba ATV’nin elle tutulan bir dizisi yok. Yeni yapımları çarşambaya alması mümkün.

Bu durumda üçlü çarpışma içinde Merhamet izleyiciden kabul görmüşken kanal diziyi harcamaz. Konusu itibariyle herkesimi sardı ama yanlış gün ve saat sebebiyle daha iyi grafik sergileyecekken sergileyemiyor dizi.

Kayıp Şehir’den boşalan pazartesi gününde ise Kanal D’nin dram ağırlıklı bir dizisi kalmayacak. O Ses Türkiye finaliyle de pazartesi günü sadece Karadayı dizisine kalıyor. Doğal olarak Kanal D bu boşluğu dolduracaktır diye düşünüyorum. Mart ayında Kanal D’de başlayacak olan Galip Derviş komedi ağırlıklı bir dizi Yalan Dünya ile arka arkaya vermeyeceğini düşünüyorum. İki komedi dizisi arka arkaya. Böyle yaparsa zaten pazartesinin ivmesi en yüksek dizisi Karadayı pazartesiyi tamamen süpürür.

İşte bu sebeplerle Kayıp Şehir’in yerine Merhamet’in gelme olasılığını düşünüyorum.

Ve Galip Derviş adlı komedi dizisinin de Yalan Dünya yerine geleceğini düşünmekteyim. Buda bir öngörü ama kuvvetli bir öngörü.

Hazır Merhamet’e girmişken dizi ile alakalı birkaç şey söylemek istiyorum. Diziyi genel hatlarıyla beğendim. Tüm hikâye ilk bölümde hızlıca verildi. Buda seyirci tarafından dizinin beğenilmesine sebep oldu. Çocukluk anılarına gidiş gelişlerle öykünün o zamanında ki dramı seyirciyi daha çok etkiledi. Aile içi şiddet ve çocukların uğradığı şiddet fazlaca ön planda tutuldu, tutulmaya da devam ediyor. Bu RTÜK ayağında sıkıntı doğurabilir ama izleyiciden kabul gördü. Çocuk oyuncular Özgü Namal ve İbrahim Çelikkol’dan daha başarılı oyunculuk sergilemişler. Özellikle Çelikkol Cemil rolünden sıyrılamamış bir oyunculuk sergiliyor. Geçmişe gidip gelinmese bugün fazlaca kabul görür müydü bilemiyorum. Yani öykünün geçmişi bugünü kurtarıyor bana göre.

Bugüne gelinen öyküde aldatma olgusu öne çıktığında ki kitabın ana temasında bu var aldatma meşrulaştırıldığında seyircinin tepkisi ne olacak işte o zaman izlenme grafikleri bugün beğeniyle Merhamet’i kabul edenler o günde aynı beğeniyle bu grafiklerde olacaklar mı işte orası muamma. Türk izleyicisi çarpık aşklar ve ilişkiler izlemeyi sevmiyor, yoruldu bunları izlemekten. Uzun süredir de bu tür ilişkilerden beslenen bir yayıncılık sergilenmekte üstelik bu yarışmalara kadar sıçramış durumda. İzleyici artık bu çarpıklıktan bıktı. Kanallar bu durumun farkında ama ısrarla buna devam ediyorlar. Daha ne kadar bu ısrarlarına devam edecekler göreceğiz.

Ha birileri Merhamet’i Muhteşem Yüzyıl’a rakip görme rehavetine kapılmış şimdiden aman sakın yanılmasın kanalın kendisi bile bunun olmayacağını biliyor. Dedim ya Merhamet pazartesiye yolcu tabii sadece öngörü bekleyip göreceğiz. Bakalım zaman bize ne gösterecek…

oyatekin@gmail.com        

https://twitter.com/#!/oyatekin (@oyatekin)

http://yurthaber.mynet.com/yazarlar/tum/1/o.tekin35

OYA TEKİN / MEDYABEY.COM

Not: Burada yazılan tüm yazılarım elektronik imza ve zaman damgası güvencesi altında yasal hakları korunmaktadır. Hiçbir şekilde basılı ya da elektronik bir ortamda (CD, Internet vs.) kaynak gösterilmeksizin izin alınmadan kullanılamaz.