Kendi kendini asimile etmek budur...

Biz, kendi dili, kültürü, tarihi, kimliği olmayan, başka ulusların ayak altında yaşam mücadelesi veren parya bir millet artığı mıyız?

Eurovision isimli şarkı yarışmasına yine yabancı dilde bir şarkı ile katılacakmışız. Daha önce kendi kültürümüze attığımız tekme ödüllendirilmişti ya, yine öyle olacağını sanıyorlar galiba. Sanki o yarışmada puanlar eserin güzelliğine veriliyormuş gibi. O konuda hedefe ulaşıldığı için yeni stratejiler geliştirildiğini sanıyorum.

Ücret karşılığı Ay yıldızlı forma giydirdiğimiz bir zenci sporcuyu gururla "şampiyon Türk kızı" diye alkışlayabiliyoruz, ya da ithal ettiğimiz halterciyi, güreşçiyi veya futbolcuyu.... Takımlar ticari kuruluşlardır, onlar için sözüm yok. Tuttuğum voleybol takımındaki yabancı oyuncu sayı yapınca tabi ki alkışlarım. Ama iş ay yıldızlı formaya gelince, ülkenin temsil edildiği yarışmalara gelince farklı olması gerektiğine inanıyorum.

Yoksa biz çocuklarımıza nasıl anlatabileceğiz Türkçe şarkı söylenebildiğini, içlerinden halterci de çıkmasının mümkün olduğunu, futbolcu da, atlet de... Bir konuda başarılı olabilmek için yabancıların veya onların kültürlerinin eteklerine asılmak gerekmediğini.

Kısaca Türkiye olarak yarışıyorsak yarışmacı da, dili de milli olmalıdır diyorum. Bence elinki ile gerdeğe girdikten sonra doğan çocuğa oğlum demek caiz değil...