Köşe yazısı altında böyle reklam...hayret...

Yazmak bir erdemdir...

Topluma yön vermek,insanları uyandırmak...

Uyuyanlara ,uyarıcı etki etmek...

Halkın okullarda alamadığı eğitimi basın -yayın yoluyla verebilmek...

Son günlerde görüldüğü gibi ,gazeteler yoluyla koca devletlerin rejimlerini değiştirecek güce sahip olabilmek...

Okuyana haz verebilmek...okuma zevki aşılayabilmek...

Bir köşe yazısını okuduktan ve sindirdikten sonra,-Haydi şu yazarıma da bir yorum atayım...Derken...

Aaaa...Bir de bakıyorsunuz ki...Tam sizin yorum yazacağınız bölgede...büyütücü ...Uyarıcı reklamları gırla gidiyor...

Yazarın yazısı aklınızdan siliniveriyor...Gazete patronundan,editörüne;yazı işleri müdürüne dek herkes gözünüzün önünden geçiveriyor...

Reklamın da bir adabı olur...Kardeşim...Diyorsunuz...Okurlarına dilbilgisi-imla-ahlak bilgisi veren bir köşe yazısının altında,

adamın içini inceleyen bir hatun resmi...haydaa...

Tombalacı diye adamın spor hayatına son verip,dansör olmasına neden olan bir ahvadın çocuklarına bakın...

Pes dedim arkadaş...Para kazanmanın yolu bu olmamalı...

Tombalacılar...İnceme ekipleri...Boy uzatıcılar...Su satıcılar...Pompa ekipmanları...Demir çelik reklamları...Kadın suistimali..

Link vermeme gerek yok..En ünlü dergilerin,gazetelerin,köşe yazarlarının ....

Hatta en çok okunanların yazılarının altında bu tip reklamlar gırla...

Şimdi sayın ve kutsal yazarımız,gitse,yazı işleri müdürüne veya patronuna söylese,şikayet etse ne cevap alır..Bilin bakalım..

-Oğlum,senin aylık 20 bin dolarlık maaşın nereden geliyor sanıyorsun...hııı...Hadi işine...İşine gelmiyorsa evine...

Valla ben mi çağdışı kaldım bilmem...68 kuşağıyla 2011 kuşağı arasında kalan bir kuşağın mümessiliyim...

Bana da MB den işine gelmiyorsa git kardeşim diyen çıkmadı...Burada bir ciddiyet var...Reklamın en adablısı kabızlık çeken adam resimleri...Onlar da benim yazımın altında değil...Üstünde yer alıyor...Olacak o kadar...