Kumru Kuşlarım

Doğa hayatımızda yüzlerce çeşitli kuşlar vardır. Benim en çok dikkatimi çeken Kırlangıç ve kumru kuşlarıdır.  Geçmişte Milliyet Blog yazılarımda Kırlangıçlardan söz etmişti. (21 Nisan 2013)  Bunlar evimizin, balkonumuzda her zaman bizimle birlikte olan vefalı konuklarımızdır.

Bu yazımda kumru kuşlardan biraz söz etmek istiyorum. Geçenlerde Nisan ayının ortalarında evimizin tek pencereli yatak odasında iki kumruyu gördüm.  Pencerenin ön camları açık ve perdelidir.  Dışa bakan iki tarafının bir kepeneği açık bir kepeneği kapalıdır. Sessizce onları bir geriden gözlüyor, izliyorum.  Bir birleriyle danışır gibi hareket ediyorlar. Pencerenin içinde sağa, sola bakıyorlar. “Buraya bir yuva yapabilir miyiz“ diye düşünüyorlar galiba. Sonradan anlaştılar. Herkes biliyor ki “yuvayı dişi kuş yapar”! diye.  Nihayet bir araya geldiler. Erkek kumru tahmin ettiğimiz kumru diğerinin boynunu kokladı,  koklar gibi gagasını sağa, sola sürdü. Bayağı seviştiler. Dişi kumru bir hayli onurlu, vakur ve ağır başlı idi. Onun bu duruşuna hayran kaldım. Bu manzaraya hayret ettim. Bu kuşlara imrendim doğrusu. Ben de öylece bakıyorum. Aramızda tül perde olduğu için beni görmüyorlardı. Erkek dışardan ufak, çalı, çırpı, yuva olabilecek malzemeleri getiriyor.

Dişi kumru bunları alıyor. Üç, dört gün içinde yuvayı bitirdiler.  Bu çalışma bir haftayı buldu. Aşağı yukarı bir haftadan beri dişi kuş yumurtanın üzerine yatıyor. Bu galiba bir kuluçka dönemidir. Erkek kumru ise ne zaman yanına geldiğini görmüyoruz. Zavallı dişi kumru hiç yuvadan kalkıp gitmiyor. Erkek kumru biraz hovardaya benziyor. Zavallı dişi kumru  ne yiyiyor, ne içiyor, onu  merak ediyoruz. Biz bu dişi kumruya bir isim bile verdik. Adını Fatma’çık koyduk. Ben bu satırları yazdığım anlarda Fatma ‘çık hâlâ yatıyor. Koca bir hafta oldu…İki yavrusu olacak. Bu kuluçka dönemi iki hafta sürüyor,  Yavrular da olunca onlar da çok çabuk büyüyorlar. Ben bu olayı daha önce başka bir yerde yaşamıştım.  Onlar rahatsız olmasınlar diye bu yatak odamıza mümkün olduğu kadar girmemeğe çalışıyoruz. Onları sabırla izliyor ve yavrularını bekliyoruz.

Bu kumru kuşlar ailemizin en değerli konuklarıdır. Onların bu gelişi, penceremizde yuva yapmaları, yavrularını büyütmelerini hoş karşılıyor ve bize aydınlık getireceklerine inanıyoruz. Ötesini Allah bilir. Yıllar önce Şanlıurfa’da idim. (yıl: 1985),   yağdan kıl çeker gibi tayınım Aydın ili Söke ilçesine yapıldı. Yine o günlerde evimin penceresinde iki kumru kuş vardı ve yuva yapmışlardı. Onları bizim için hayırlı ve sağlıklı günler getireceklerine inancım tamdır. Tabi bu benim kişisel düşüncelerim. Kuşları seviyoruz. Evimizin bir başka balkonunda kırlangıçların bir yuvası da vardır.  Onlar da temiz ve sevimli hayvanlardır. Bizim kumrular da öyledir.. Gün doğmadan neler doğar, zaman nelere gebedir bilinmez… Sabredelim görelim…

Abdülkadir GÜLER 

26  Mayıs  2019-  SÖKE