Lüzumsuz bir "türban" gerginliği içerisindeyiz!

Lüzumsuz bir ''TÜRBAN'' gerginliği içerisindeyiz!

Herkes bu konuda uzman MâşaAllah!..

İstisnâsız herkesin; üzerinde her türlü fetvâ(!)'yı verme yetkisine sahip olduğu(!) tek mes'ele bu!..

Ne münbit bir şey ki; yıllardır konuşuluyor olmasına rağmen her zaman, tâzeliğini koruyarak gündemin en üst sıralarında kalmayı başarabilien, tek nesnedir bu ''türban veya başörtüsü''...

Bâzıları, ''Bir metrelik bez parçası için, bu kadar yaygara koparmaya ne gerek var?..'' derken,

Bazıları; ''Olur mu efendim?!..Bu bir siyasi simgedir. Cumhuriyetimiz ve de laiklik için, çok tehlikeli(!) bir şey'dir.'' der'ken,

Bazıları da; ''Bir metrelik bir bez parçası, cumhûriyetimiz ve laiklik için nasıl tehlike olabilir?!...Anlamak mümkün değil!..'' diyerek, hayretlerini gizleyemiyor...

Bu gidişle aslâ iktidar'a gelemiyecek olan CHP'ye; gönül vermiş samîmi birçok kardeşimizin dahi, türban mes'elesinin artık halledilmesinden yana olduğunu biliyorum. Onlar da; '' Yeter artık!..Bitsin bu tartışma...'' diyorlar.

İnanın, kabak tadı vermeye başladı bu tartışma(!)...

Suyu çıktı bu işin... Bu kadar, basit bir şey'i hal'ledemeyip, konuşuyor olmaktan utanıyorum artık!

Bu konu'nun kapanması adına, çok hayırlı bir adım atmış olan AKP ve MHP; küçük küçük, lüzumsuz kaygılarla bu mes'elenin hal'ledilmesine karşı çıkan, bir takım ''siyasal laikler(!)'' in ''salvo'larına'' karşı, bundan sonra daha da kararlı ve sağlam durmaları elzemdir, diye düşünüyorum.

Bana göre; üniversitelerde değil, İlköğretimlerde ve kamu'da bile serbest olsa bu türban veya başörtüsü, sağlam temeller üzerine oturtulmuş olan cumhuriyetimize ve laikliğe aslâ hiçbir zarar vermez, veremez.

Ben yıllardır, sevinçle müşâhade ediyorum ki; başörtüsü ve türban takanlar ile takmayanların, kat'iyyetle hiç bir preblemleri yok

Bana göre problem!..

Sâdece ve sâdece bu mes'eleyle yatıp-kalkarak, problem varmış gibi veya problem çıkacakmış gibi, türbanı veya başörtüsünü çok büyük bir problem gibi gösterme gayreti içerisinde olanlardadır!...

Bu memlekette bugüne kadar Cumhuriyet, kurulduğundan beri hiç bir zaman türban veya başörtüsü yüzünden tehlike yaşamamıştır...Çünkü O, sağlam temeller üzerine kuruldu. Fakat O'nu, ''tehlikede imiş'' gibi gösterip; ''Ben de karıncalar gibi cumhuriyetçiyim...'' diyenlerle, bu memleketin ve de Cumhuriyetimizin, her zaman müdâfiiliğini yapmış olan dindar müslümanları, hep, cumhuriyet düşmanı gibi gösterme gayreti içinde olanların, vehimleri ile yaşadık yıllardır!..

Hiç kusura bakılmasın ama,

Artık yeter Bey'ler!..

Adınız gibi siz de biliyorsunuz ki; türban veya başörtüsü ile ne cumhuriyet yıkılacak, ne de laiklik zarar görecektir.

Bu iş, bir daha konuşulmamak üzere kapatılmalı artık!..Lutf'en!..

Bakın göreceksiniz, bu mes'ele hal'ledilsin, belki de artık, aynı kürtçenin serbest bırakılmasında olduğu gibi, konuşulma bile konuşulmayacak...

Bu kadar basit bir şey'le alakalı konuşup duran, sözüm ona koca koca adamlar(!), belki de; ''Yahu arkadaş!..Demek yıllarca, havanda su dövmüşüz biz!..'' diyecekler.


Bektaş Azizoğlu
06.02.2008, çarşamba
Üsküdar-İSTANBUL