Milli Eğitim, Ankara ve Allah, Afyonlu Din öğretmenlerinden ne istiyor?

Ankara ve Allah ne istiyor?

Bu nasıl bir soru dediğinizi duyar gibiyim…

Allah’ın ne istediğini söylemeye gerek yok. Adam gibi adam ol yeter!

Ankara’nın isteğine gelince;

Bunu Afyon iline yeni atanan Milli Eğitim Şube Müdürü İbrahim Özkul’dan dinliyoruz.

İbrahim Özkul, din öğretmenlerine garip bir çağrı yapmış. Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri ile buluşan İbrahim Özkul, “Sizler okul müdürlerinin başdanışmanısınız. Okul müdürü bir adım atacak, size soracak. Müdürler kusura bakmasın. Bundan sonra işler ve işlemler, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerinin kontrolünde gerçekleşecek. Bunu Ankara da böyle istiyor. Bunu valilik de böyle istiyor. Milli eğitim müdürü de böyle istiyor. Biz de böyle istiyoruz. Allah da böyle istiyor” demiş.

E…

E’si yerseniz!

11 yıldan beri uygulananlara bakacak olursak, böyle bir talimatı garipseyebilir miyiz?

Sahi, Milli Eğitim Müdürlüğü böyle istiyorsa, Valilik, Ankara, hatta Allah bile böyle istiyorsa, niye Din ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerini müdür olarak atamıyorlar?

Gördüğünüz gibi, Atatürk’ün hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesine böyle ulaşacağız!

Sizin anlayacağın ‘ayakları baş’ yapıyorlar!

Hani Başbakan sormuştu ya, “Ayaklar ne zaman baş oldu?” diye…

Daha yeni Afyon’da ‘ayaklar baş’ oldu!

Okul müdürleri din ve ahlak bilgisi öğretmenlerinden talimat almaya başladı!

Bu öyle bir talimat ki, yasaya uygunluğu, etik kurallara uyup uymadığı tartışmaya kapalı!

Ülkenin orta ve batı kısmında bunlar olurken, doğuda ise bambaşka şeyler oluyor.

Mesela, PKK kendi polis örgütünü kurup, Cizre’de göreve başlatıyor!

Günlerden beri Gezi eylemleriyle ilgili gözaltılar sürerken, bu durum görmezden geliniyor.

Utanmasalar PKK’nın polis örgütünden(!) yardım isteyecekler.

Ha bu arada Gezi eylemleriyle ilgili soruşturmaya tabi tutulanların sayısı beş bin’e ulaşmış. Tutuklananlar ise şu anda 70!

İnsanlar haklarını sokağa çıkıp haykırdığı için gözaltına alınıp, bölücülükle suçlanırken, gerçek bölücüler kendi milis güçlerini oluşturup, şehir merkezinde havai fişekli gösteri yapıyorlar. Hiçbir savcı kılını kıpırdatmıyor.

Ya devlet adına görev yapan vali, kaymakam ve polis?

Bu arada Akiller raporlarını sundular ve Güneydoğu Akillerinin raporu medyaya özellikle sızdırıldı. Orada sözde halkın talepleri dillendirilirken, terör örgütü ile aynı dil kullanıldıkları gözden kaçmıyor.

Sizin anlayacağınız dört bir yanımızdan sarılmış durumdayız. Ulus olarak silkinmek ve bu artıkları temizlemek gerekiyor.