Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Şubat '15

 
Kategori
Felsefe
 

Mistisizm nedir? Sırların ötesine yolculuk yapmak mümkün müdür?

Mistisizm nedir? Sırların ötesine yolculuk yapmak mümkün müdür?
 

Mistisizm, yeni bir idrak düzeyine varma ve akıl, mantık yürüterek ulaşılamayacak ilahi  hakikatleri  sezgi ile arama yoludur. Bu yolda ilerlerken, farklı dinlerin, inanışların ortak sembolleri, ortak ritüelleri olduğunu farketmek olasıdır. Dinler tarihine şöyle bir uzandığımızda Hinduizm’den Budizm’e Şamanizm’den Müslümanlığa, farklı dinlerde benzerliklere rastlamak mümkündür. İlahiler, sessizce edilen dualar, kurban verme, oruç, bunlardan bazılarıdır. Maneviyata yönelik yapılan tüm bu çalışmalar, hep Tanrıyı anlamak içindir.

Ancak Hakikatler, herkesçe anlaşılacak kadar basit değildir. İmaj  ve sembollerle konuşmak, evrensel oluşun belirtisidir. İslamiyet üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Arthur John Arberry ‘’Mistisizm, insan ruhunun, Yaratıcı Kudretle doğrudan ilişki kurmasına yönelik evrensel özlem ve duyuşun, sürekli ve değişmez belirişidir.’’ Der. Mistisizm, Yaratıcıyı hiçbir vasıta olmadan sezmek ve onun  kudretine  ilişkin doğrudan tecrübelere sahip olmaktır.

Hz. İsa ‘’Neden çanağın içini değil de dışını yıkıyorsunuz?’’ Diyerek insanlığa dışarıyla değil, kendi içiyle meşgul olmasını hatırlatmıştır.  İnsanlık tarihi içinde yüksek seviyede idraklere hitap eden ve herkesin kolayca anlayamayacağı bir alan mevcuttur. Bu alan, kitlelerin anlayabileceği bilginin ötesinde, sırlarla doludur. Bu alana ait sırlar, zahirden sıyrılıp batına yönelen, dışarıda gezinmekten bıkıp içeri dönene açılan bir hazine kutusudur adeta.

Kutsal kitabımız  Kur’an-ı Kerim’de benliğimizin derinlerinde tanrısal sırların saklı bulunduğunu ve bizim bu sırları çözmemiz gerektiğini belirtmektedir. Bu sırların, biyolojik ve fizyolojik sırlar değil de iç dünyaya ait sırlar olduğunu vurgular.

Ama şunu söylemek gerekir ki zahir mana olmadan, batın mana vücut bulamaz. Çünkü batın mana ilk anda farkedilen, zahiri mananın daha ileri biçiminden başka bir şey değildir. Bugün batın olan, yarın belki zahirde açığa çıkacaktır kimbilir. Şeriat düzeninde dinlerin farz kıldığı ibadetlerin aslolan manası, düşüncelerimizin akışını rahatlatmak ve bedenimizdeki atomların kainatın atomlarıyla irtibatını sağlamaktır. Öyleyse dinler toplumsal huzur ve düzenin ötesinde, kişinin mistik yolculuğunda yol alması için binlerce işaretle doludur.

Abdestin negatif enerjilerden temizlenmek için şifa olduğunu, secde etmenin  epifiz bezinin aktivasyonuna katkı sağladığını, namazdaki 5 vaktin insanın yolculuğundaki 5 mertebeyi ifade ettiğini, Hıristiyanlıkta haç işaretinin insanın hamurunda var olan 4 elementi simgelediğini  daha önce hiç düşünmüş müydünüz ?

Ayperi Ferda Oral 

Eğitimci Yazar 

 
Toplam blog
: 103
: 6084
Kayıt tarihi
: 06.02.13
 
 

Hacettepe Üniversitesi  İngiliz Dil Öğretmenliği mezunu Ayperi Ferda Oral, üstatlardan, Metafizik..