Müslümanlar uyuşturucu kullanabilir mi?

Bildiğiniz üzere İslâm'da sarhoşluk veren "içki"ler yanında her türlü uyuşturucu yasaklanmıştır. Esrar, afyon, eroin, kokain, morfin gibi uyuşturucu maddeler “müskir” yani sarhoş ediciler sınıfına girdikleri için alkollü içki hükmündedirler, yani haramdırlar. Bilinci karartan uyuşturucu kullanımında zaman ve yer algısı değişip, insanın doğal durumu bozulduğu için kıyas yoluyla uyuşturucuların haram olduğuna hükmedilerek, kullanımı kesinlikle yasaklanmıştır.

Ayrıca, argoda diş, dalga, ot, fin, sankız, ampes cığaralık, cuk, gonca, hurda, kaynar toprak, nefes, minare gölgesi, davul tozu gibi adları olan esrar, psiko aktif maddelerden biridir. Keyif verici, uyarıcı yatıştırıcı etkileri nedeniyle kullanılmakta; ancak ruhsal, davranışsal, gelişimsel bozukluklara yol açmaktadır. İnsanları iyiye, doğruya, en güzele götürmeyi amaçlayan dinler, bütün zararlı şeyleri yasaklamıştır. İyiliği emreden ve kötülükten alıkoyan din, uyuşukluğu, gevşeme ve bilinç bozukluğunu, doğal olmayan uyarılmaya izin vermez. Zaten bütün dünyada bu maddeler yasa dışı yollardan üretilip, el altından satılmakta ve gizlice kullanılmaktadır.

Batı dünyasında bir zamanlar hippi denilen gençlik gruplarının popüler kullanımında olan uyuşturucular, insanı kendine bağımlılaştırarak gerçek dünyadan koparan, psişik bağımlılık yaratan maddelerdir. Uyuşturucu bağımlısı kişilerde çeşitli ruhi ve bedeni semptomlarla kendini belli eden bir hastalık hali meydana gelir ki, o artık normal bir insan sayılamaz. Uyuşturucu kullananların bağımlılıkları, onları fuhuşa, günaha ve dolayısıyla murdar (kirli, pis) olmalarına yol açıyor. Aklı olmayanın dini de olmaz ilkesinin yer aldığı İslâm'da, sarhoşluk zinhar haramdır. Sarhoş eden uyuşturucu her şey, beyin işlevlerini etkileyerek akıl dinamiklerini ortadan kaldırır. Bu nedenle toplumlarda aklı korumak esastır ve sarhoş edici her şey yasaklanmıştır. İslami yaşayışın temel bazı ilkeleri vardır ve materyalist, ruhsuz, sahte ve geçici dünya cennetlerinin bunalımları ve delilik problemlerini doğuran uyuşturucu kullanan batı dünyasını eleştirirler.

Ancak tüm bunlara rağmen İslam ülkesi Yemen'de Müslümanların tamamı uyuşturucu kullanıyor. “Gat” adı verilen ve uyuşturucu uyarıcı olarak bilinen bitkinin yapraklarını sakız gibi çiğneyen Yemenliler, bütün gün sarhoş gibi dolaşıyor. Ağızda çiğnenen bu bitki yüzünden Yemenlilerin çocuğunun yüzlerinin bir yanında baloncuk oluşmuş durumda. İslam’da yasaklanmış olmasına rağmen Yemenliler bu bitkinin uyuşturucu olduğunu kabul etmiyor. Bindiğiniz bir takside şoförlerin yanında bu bitki bulunuyor. Kahvehanelerde masalarda bu bitki eksik edilmiyor. Hatta Yemen ordusu her yıl bu bitkiyi satın alıp askerlerine dağıtıyor. Yemen'in devrik lideri Salih, “gatı” yasaklayınca ülkede isyan çıkmıştı. Kendine bağlı Yemen ordusu sarayı kuşatarak yasağın kaldırılmasını istedi. Salih'de çaresiz yasağı kaldırdı.

Uyarıcı etkisi nedeniyle Yemen’de yaygın olarak kullanılan ”gat” bitkisiyle ilgili dini mercilerden fetva talebinde bulunuldu. Yemen eski Vakıflar Bakanı Hammud el-Hettar’ın, ağızda çiğnenen ”gat” bitkisinin, kullanan bireylerin yanı sıra topluma da birçok zararı olduğunu gerekçe göstererek, konuyla ilgili Mısır’daki Ezher Üniversitesi’nden fetva istediği bildirildi.

Hettar’ın, Kahire’de Ezher Şeyhi Ahmed et-Tayyib ile görüşmesinin ardından Ezher’den yapılan yazılı açıklamada, Yemenli eski bakanın, Ezher Şeyhi’nden ”gat” ile ilgili araştırma yaptırması ve bir fetva verilmesini talep ettiği ifade edildi. Ahmed et-Tayyib’in de konuyla ilgili çalışma yapabilmeleri için gerekli bilgilerin kendilerine gönderilmesini istediği kaydedildi. “Gat”ın ekonomi ve sağlık açısından fayda ve zararları konusunda değişik görüşler ileri sürülürken, kullanımının dinen uygun olup olmadığı konusunda Mısır, Suudi Arabistan ve Yemen’deki dini merciler arasında görüş birliği bulunmuyor.

Hükümetten yapılan açıklamada, yaprakları sakız gibi çiğnenen "gat" bitkisinin kullanımının insanların sağlığına zarar verdiği ve toplumsal sorunlar yarattığı belirtildi. Açıklamada, diğer bazı Avrupa ülkeleriyle uyumlu olarak "gat"ı bulundurma ve ticaretini yapmanın suç sayılmasının da planlandığı kaydedildi. Doğu Afrika ülkeleri ile Yemen'de üretilen ve hafif bağımlılık yapan bitkinin kullanımının, genellikle Hollanda'daki Somalili göçmenler arasında yaygın olduğu bildiriliyor.

Uyuşturucu madde alışkanlığının tüm dünyada inanılmaz bir hızla yaygınlaştığı, Türkiye'de de durumun oldukça vahim boyutlarda olduğu ve yönetenlerin buna duyarlılıkla yaklaşması gerektiği, madde bağımlılığının son yıllarda ilköğretim çağındaki öğrencilere kadar ulaştığına dikkat çekilmektedir.

"Araştırmalar esrar, eroin ve hap kullanım yaşının ortalama on üç olduğuna dikkat çekiyor", "Emniyetin verilerine göre Türkiye'de esrar kullanımı hızla artıyor, geçen yıl Türkiye genelinde 46 ton esrar ele geçirildiği ve bu rakamın 2010'da 31 ton, 2009'da ise 25 ton olduğu belirlenmiştir.  Kokain miktarında da iki yıldır artış olduğu, 2009'da ele geçirilen kokain miktarının 85 kilo iken 2010 yılında rakamın 589 kilo” olduğu belirlendi. Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi tarafından hazırlanan 2011 yılı Türkiye uyuşturucu raporundan da bilgilerde, bağımlıların yüzde 70'inin 19-25 yaş aralığında yer aldığını ve yarısından fazlasının tedavi olmayı düşünmediğini aktarıldı.

Bu sonuçların çok üzücü ve bir o kadar da düşündürücü olduğu ortada bu kadar yoğun yasaklayıcı bir anlayışa rağmen Müslümanların bir çeşit uyuşturucu olan “Gat”ı halen kullanmaları caiz midir?

Nizamettin BİBER

Uzman İnşaat Mühendisi