Nasıl oluyor da doğalgazdan zehirlendiğimizi fark edemiyoruz?

Kış mevsiminin yaşadığımız şu günlerde meydana gelen doğalgaz zehirlenmeleri bana böyle bir yazı yazma düşüncesini oluşturdu. Peki, nasıl oluyordu da fark edemiyorduk zehirlendiğimizi?

İşte yanıtı:

Karbon monoksit’in, çok renksiz ve kokusuz olması, zehirlenmeyi fark ettirmiyor ve 40 saniye içinde de beyin ölümü gerçekleşiyor.

Doğalgaz zehirlenmesi diye bilinen karbon monoksit zehirlenmesinde esas zehirleyen yakıt değil, hava ile yakıttan çıkan gazdır. Zehirlenme fosil yakıtların eksik yanması ve oksijenin azalmasından kaynaklanır.

Doğalgaz havadan hafiftir ve havada kalır. Mesela tüp gaz daha ağırdır. Kapıyı, pencereyi açınca dışarı çıkar. Bacası düzgün çalışmayan kombi ve şofbenden çıkan karbon monoksit, baca yoluyla dışarı atılması gerekirken, mekânın içine yayılarak zehirlenmeye sebep olur. Elbette ki ortam ne kadar küçükse zehirlenme riski o derece yüksek oluyor.

Aslında doğalgaz kurallara uygun olarak kullanılırsa en az diğer yakıtlar kadar güvenlidir. Yanma verimi de yüksektir. Fiyatı her ne kadar son zamanlarda bütçelerimizi sarssa da havayı kirletmediğinden çevreye de zarar vermez.

Nasıl önlem alalım:

Öncelikle bacalı kombilerimizi, sobalarımızı yattığımız odada kullanmayalım.

Bacaların yüksekliği 4 metreden az olmamalı.

Kombi, şofben ve sobalar için ortak baca kullanmayalım

Bacalarımızı ve borularımızı düzenli olarak kontrol ettirelim, temizletelim.

Son zehirlenmede yetkililer borunun kalitesiz olduğunu belirtiyorlar, mümkün oldukça en kaliteli boruları kullanalım.

Bacalı doğalgaz cihazlarını 8 metrekareden daha küçük alanlarda kullanmayalım.

Ventilasyon’un kapalı olmamasına çok dikkat edelim.

En ufak bir gaz şüphesinde derhal vanayı kapatıp 187 DOĞALGAZ ACİL servisini arayalım.

Evimizde karbon monoksit detektörü bulunduralım.

Lütfen çok dikkatli olalım.

SAYGILARIMLA.