Ne yapacağımı bilmeden yaşamak istiyorum; hayat sürpriz olsun

Bilerek planlayarak yaşanan hayattan zevk alınmaz ve bizler hayatı bu kadar kontrollü yaşamamalıyız. Yarın şunu yapacağım bunu yapacağım şeklinde hayat olur mu ya! Bildiğim bir şeyden zevk almam ki, sürpriz olmalı; iki ayağım bir pabuca girmeli!

Aman bana bir şey olmasın, ah keşke olsa da biz de kurtulsak! Şöyle bir geriye dönüp baktım, hayatımın en güzel anları benim kontrolümde olmayan anlar. Aslında daha da güzel olurdu da benim kontrolümde değilse bir başkasının kontrolünde yazık ki.

En çok dağlarda mutlu oluyorum. Ayı mıyım ki? Hayır. Plandan nefret ediyorum; bildiğim her şeyden, tanıdığım herkesten! Hoş geldiniz bilmediklerim, tanımadıklarım; bekle beni henüz keşfedilmemiş dünya, gizemli hayat!

İnsanların mutluymuş gibi davranmalarına sinir oluyorum. Bitli sakallı dervişler, filozoflar oturmuşlar nasıl yaşayacağımızı yazmışlar. Hatta böyle yaşamamız gerek diyorlar. Ya bunlarda kuş kadar beyin yok, hayat öğretilir mi; “Şöyle olursa böyle olur” Şöyle olursa nasıl olacağını bırak da merak edeyim.

Hayat rutinmiş, sensin rutin, saati kurup öyle gidiyorsun “Şu saatte geleceğim”  Kurmadan git, ne zaman geleceğin belli olmasın. Her şey birbirine bağlıymış, bağlarsan bağlı olur tabi “Sabah saat 08.00 mesai başlar” Hapishanelerdeki koğuş yoklaması gibi.

İnsanoğlu yaşamayı bilmiyor; yeni dünya düzeninde hayatı A’dan Z’ye değiştireceğiz. Yarın yapacaklarını da biliyorsun değil mi; hatta gelecek yıl, on yıl sonrası… Duruma göre yaşa da rutin mi potin mi görürsün. Hayatta hiçbir şey planlanmaz, başlar ve biter, plana göre yaşamazsın, yaşama uyarsın!

Bana diyorlar ki “Sen kimsin ki senden önceki bütün düşünürleri reddediyorsun?” Etiket de rutin; onun için ben onlardan daha değerliyim. Onlar “Nasıl yaşarız” demişler; ben ise “Önce yaşayım sonra bakarız” demişim.

Benim dediğim yanlış değil mi? Çünkü korkuyorsunuz! Tedbir diye bir şey uydurmuşsunuz. Tedbirle uğraşacağınıza dünyayı kendi isteklerine göre dizayn etmeye çalışanları engelleyin. Tedbiri onlar için alıyorsunuz, kutup ayısı kutuplardan gelip sizi mi yiyor?