Neden Rüzgardan ve Güneşten daha fazla yararlanmayalım

Aşağıdaki haber gerçekten heyecan verici bir proje.

Mesela Karedeniz ve Ege'de offshore rüzgar terminalleri neden yapılmasın?

Belki Karadeniz'de HES'lere bile ihtiyaç kalmaz.

Hatta 130 Mwh'lik termik enerji santralleri bile kurmaya gerek olmayabilir.

Hem yerel halk rahat eder, kanser vakaları azalır hem enerji alternatifi bulunmuş olur hem de temiz enerji ile global ısınma biraz daha azaltılabilir. Optimum çözüm yani.

Kuzeyde Rüzgardan, Güneyde Güneşten, Anadolu’da jeotermal ve sudan neden azami faydalanmayalım?

Dünya, rüzgar enerjisinden Gwh (1000 Mwh), Twh (1000 Gwh) gibi enerjiler elde ediyor.

Örneğin; 1992'de işletmeye alınan Türkiye'deki Atatürk Barajı ve Hidroelektrik Santralinin 8 türbininin kurulu gücü 2,4 GW'mış.

Bu gücü rüzgardan, güneşten, jeotermalden de elde edebiliyorsak neden elde etmeyelim?

En son okuduğum bir makelede İngiltere'de 260'dan fazla rüzgar enerji jeneratörü olduğunu,

şimdi karasal olarak bazı yerlerde halkın bu jenetörlere de tepki göstermeye başladığını,  bu yüzden offshore'a ağırlık verdiklerini, bu jeneratörlerin deniz üzerine montajı için özel gemiler  bile inşa etmeye çalıştıklarını filan anlatıyordu.

Dünya yenilenebilir enerjiye kayarken, nükleer ve termik santralden kaçarken biz neden bu gelişmeleri Iskalayalım.

CNBC-e Business

Güncelleme: 07:37 TSİ 04 Ekim. 2011 Salı

İSTANBUL - Son yıllarda ABD, Avrupa Birliği ve Çin’in büyük yatırımlar yaptığı rüzgar elektrik santralleri konusunda Türkiye tarihi bir adım attı. 2,5 yıldır gizlilikle sürdürülen hazırlıktan sonra Temmuz ayında onaylanan 50 milyon liralık dev bütçeyle tamamen yerli rüzgar türbini üretimi başladı. 121 akademisyenden oluşan dev bir kadroyla tasarım ve teknoloji geliştirme çalışmalarını yürüten ekip, önümüzdeki yılın sonunda 500 kilovat gücündeki ilk Milli Rüzgar Enerji Sistemi’ni (MİLRES) çalıştırmayı planlıyor.

2014 yılında da 2 bin 500 kilovatlık büyük model bitirilecek. Bütçesiyle savunma projeleri dışında, Cumhuriyet tarihinin en büyük araştırma geliştirme projesi olan MİLRES’in Türkiye ekonomisine beş yıl içinde otomotiv sanayii kadar katkı sağlaması hedefleniyor. 2023 yılına kadar 20 bin megavat rüzgar enerjisi üretmek için 30 milyar doları rüzgar türbinlerine yatıracak Türkiye, bunun en azından 7.5 milyar dolarını kendi imkanlarıyla sağlamayı planlıyor. Kalanının ise yabancı markalarca karşılanacağı düşünülüyor.

Bu organizasyonda, Enerji Bakanlığı’nın başkanlığında Sabancı Üniversitesi, TÜBİTAK, TAI, İTÜ, İstanbul Ulaşım görev alıyor. Üretimin tamamı yerel sanayicilere yaptırılacak. Böylelikle yerel rüzgar türbini yan sanayiinin temelleri atılmış olacak. Bunun haricinde, Sabancı Üniversitesi, araştırma geliştirme dışında sanayiyle işbirliği oluşturmak için Rüzgar Enerjisi Teknoloji Platformu (RETEP) adıyla sivil bir girişimi de başlatmış durumda. Sabancı Üniversitesi Rektör Danışmanı Cemil Arıkan, MİLRES Projesi’nin koordinatörü olan Sabancı Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği’nde görevli Doç.Dr. Mahmut Faruk Akşit, RETEP üyelerinden Heksagon’un Genel Müdürü Murat Oğuz Arcan, konuyla ilgili olası senaryolarını ve hedeflerini CNBC-e Business’a anlattı.

http://www.ntvmsnbc.com/id/25285081/