ÖDP kongresi ve beklentiler

Hafta sonunda ÖDP “Özgürlük ve Dayanışma Partisi” nin kongresi yapılacak.
Seçim arifesinde yapılacak bir kongre.
Gerekli mi?
Bilemiyorum.

ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras kongre ile ilgili bir yazılı açıklama yaparak düşüncelerini kısaca özetledi.
Özellikle Ufuk Uras’ın demokrasiyi sahiplenme yönündeki tavrını son derece olumlu buluyorum.
Ne diyor Ufuk Uras?
"Solun kendisini yenilemeye, ÖDP'nin de bu yenilenmede kendisinden beklenen rolü oynayabilmesi için kendisini aşmaya ihtiyacı var.”
Kuşkusuz doğru bir tespit.
Sosyalist solun yeni bir dile ihtiyacı var.
Ve Ufuk Uras bu konuda şöyle bir yaklaşımda bulunuyor.
“Türkiye’ye özgü dinsel ve etnik kimlik sorunlarının solun önüne önemli fırsatlar koyduğunu, bunun içinde yeni bir dile ve örgütlenme modellerine ihtiyaç vardır.”
Daha doğru bir şekilde bu açıklamaları okur isek, şöyle de düşünmek olasıdır.
Sol salt muhalefet etmekle varlığını sürdüremez.
Solun, taşın altına elini koyacak çıkışlarda bulunması gerekiyor.
Toplumun tüm sosyal katmanlarını bir araya getirmek sureti ile bir iktidar süreci başlatması şarttır.
Emekçilere, ücretli çalışanlara, farklı kimliklere, farklı kültürlere ve kısacası toplumdan dışlanmış ve horlanmış tüm kesimlere kucak açmak sureti ile bu kesimleri bir araya getirmenin çabası içerisinde olmalıdır sol.

Ne var ki dikkatimizi çeken önemli bir nokta vardır.
ÖDP içerisinde siyasete farklı bakış açısı içerisinde olan iki farklı grup var.
Birinci grup ki bunlar Ufuk Uras etrafında toplanmış olanlardır.
AKP ve CHP dışında emekten, özgürlükten ve demokrasiden yana, sosyalistlerden sosyal demokratlara tüm düzen mağdurlarının dikkatini çekebilecek bir sol merkez yaratmaya çalışanlar olarak da niteleyebileceğimiz bir kesimdir, bu kesim. Kürt sorununa demokratik çözüm ve askeri vesayet rejiminin geriletilmesi ekseninde, liberallerden, Müslümanlara, sosyalistlere geniş bir demokrasi cephesini bir araya getirmek isteyen bir çizgi olarak da algılayabileceğimiz bir kesimdir birinci gruptakiler.

Geçmişin klasik söyleminin dışında fazlaca bir şey üretmeyen ve kendi içerisine kapanıp kapitalizmin krizinden medet ummaya çalışan bir başka kesim var ki, bunlarda ikinci grubu oluşturmaktadır.
Toplumsal yaşam içerisinde var olan tüm sorunları emek hareketi ile çözebileceği kanısında olan ve bu çerçevede örgütlülüğü ileri süren bir kesimdir bu ikinci kesim.
Ve güncele dair fazla bir şey söylemekten uzaklar.
Bekleyip de, görelim diyenlerden oluşuyor.

Bakalım ne çıkacak ÖDP kongresinden.
Yeni bir bölünmeye mi şahit olacağız, yoksa günceli yakalamak sureti ile önünü açma çabasında bütün farklıların bir araya gelme çabasını mı göreceğiz?