Öküzün altında buzağı var baba…

Anayasa Mahkemesi, <ı>5102 sayılı <ı>“Yüksek Öğrenim öğrencilerine burs, kredi verilmesine ilişkin” kanunun 2. Maddesinin 2. Fıkrasının içinde geçen <ı>“…(belediyeler hariç)…” bölümünü CHP’nin başvurusu üzerine iptal etmiş…

Bu iptal üzerine <ı>“Vay nasıl iptal edilir, CHP kına yaksın…” gibi itirazları gördüm…

Elbette görüşlere saygı duyarım, bir anlamda hak da veririm. Ancak ben de <ı>“Olaya” başka pencereden, özellikle de <ı>“Hukuk” penceresinden bakacağım izninizle…

Derdim CHP’yi haklı çıkarmak filan da değil…

Şimdi bu yasanın 2. Maddesinin 2. Fıkrasını okuyalım bakalım ne diyor…

<ı>“Genel bütçeli daireler, katma bütçeli idareler, kamu iktisadî teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, bütçenin transfer tertibinden yardım alan kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme kapsam ve programına alınmış, hisselerinin yarısından fazlası kamuya ait olan özel hukuk hükümlerine tâbi kuruluşlar, fonlar, döner sermayeler, kamu bankaları, kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kurumlar ile kurul/üst kurullar ve diğer tüm kamu kurum ve kuruluşları (belediyeler hariç) birinci fıkrada belirtilen yüksek öğrenim öğrencilerine burs, kredi ve nakdî yardım adı altında herhangi bir ödeme yapamazlar; ilgili mevzuatları gereği burs, kredi verilmesini öngördükleri yüksek öğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirirler.”

<ı>

Fıkradan da anlaşılacağı üzere, içinde <ı>“Devlet”in bulunduğu hiçbir kurum ve kuruluş, kendi kasasından burs, kredi veremezmiş…

Peki niye, hem de parantez içinde belediyeler hariç?...

Anayasa Mahkemesi, yapılan diğer itirazların tümünü reddetmiş, sadece <ı>“…(belediyeler hariç)…” bölümünü <ı>“Yanlış” bulmuş…

Aslında Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesini görmeden bir şey söylemek anlamsız…

İptalin <ı>“Gerekçesi” çok önemli…

Bana göre CHP, Anayasa Mahkemesine başvurarak <ı>“AKP hükümeti ortaya bir öküz koymuş, altına da buzağıyı bağlamış emdirmeye çalışıyor… Öküz süt vermez ki, emdirmez ki, yanlış oldu” demiş…

Anayasa Mahkemesi de bakmış ki aynen öyle, öküzün altında buzağı bağlı, yavrucak emmeye çalışıyor ama meme nerede?

Anayasa Mahkemesinin açıkladığı “Kısa karar”ından anladığım kadarıyla özü bu…

Anılan fıkranın son cümlesine dikkat ettiniz mi?

Diyor ki; eğer sen bütçenden burs ya da kredi verebilecek yapıya ve olanağa sahipsen, bu parayı kuruma aktaracaksın, vermek istediğin öğrencileri de kuruma bildireceksin…

Aynen şöyle: “…<ı>ilgili mevzuatları gereği burs, kredi verilmesini öngördükleri yüksek öğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirirler.”

Olaya salt<ı> “Fakir fukaranın aldığı üç kuruşa mı göz diktiniz” penceresinden bakarsanız, göreceğiniz manzara kötü bir manzaradır…

Hele ekonominin çöktüğü bir dönemde böylesi <ı>“Yüreklere dokunacak” söylemde bulunmak bana göre doğru olmaz…

Belediyeler de burs ve kredi verme imkanına sahipse eğer, bütçelerinden ayırabilecekleri para var ise, bunu <ı>“Doğru yöntemle” yapmak durumundadırlar, öküzün altına buzağı bağlayarak değil…

<ı>“Devlet” veya <ı>“Devletin elinin içinde” bulunduğu her kurum ve kuruluşta <ı>“Siyaset” bulma olanağı vardır…

Örnek mi?...

Belediyeler kanalı ile yapılan kömür ve erzak yardım buna en güzel örnektir…

Ağalar… Beyler…

<ı>“Yüreklere dokunacak” şeyler söylerken, diğer taraftan da “Adil” olmaya özen göstereceğiz…

<ı>“Adil” davranırken de <ı>“Adalet”, bir başka anlatımla <ı>“Hukukun üstünlüğüne” önem vereceğiz…

Bir taraftan <ı>“Olur mu?... Öğrencinin üç kuruşuna göz dikilir mi?” demekle beraber, bu yasaya eklenen <ı>“…(belediyeler hariç)…” demenin ne anlama geldiğini anlamaya çalışacağız ki, doğru yargıya varalım…

Hiçbir kişinin okumakta ekonomik olarak zorluk çeken öğrencilerin aldığı üç kuruşta gözü yok, olamaz da…

Bu fıkrada geçen <ı>“…(belediyeler hariç)…” eklemesi, Anayasanın “Eşitlik ilkesine” aykırı, en azından bana öyle geliyor. Gerekçe açıklanınca aslını öğreneceğiz elbette…

Ama öncelikle dikkat edeceğimiz şey eşitlik ilkesi içinde adil davranmaktır…

<ı>

<ı>25 KASIM 2008