Ölümüne öpüşmek

Bu millet bizi sevişmeye itiyor yemin olsun. Sokakta öpüşmeyelim evde mi öpüşelim? Eve gitsek sadece öpüşecek miyiz?

Bundan bir yıl önce falan, sevdiceğimle oturuyoruz böyle bir parkta bankta el ele kol kola. Sevgi sözcükleri olsun el şakaları olsun takılıyoruz öyle. Arada da öpüşüyoruz artık bir zahmet. Zaten 2-3 haftada bir görüşüyoruz öpüşmezsek olmaz o tanrının emri artık. Herşey pembe dizi tadında giderken bir tane kadın Fernando'nun annesi gibi dikildi karşımıza. Daha biz ağzımızı açmadan "Ne yapıyorsunuz siz burada? Ailenin haberi var mı kızım senin burada olduğundan? Bak benim kocam emekli polis ararım şimdi gelir sizi toplar buradan" diye yardırmaya başladı. Teyze o kadar benimsemiş ki parkı kendini zabıta ilan etmiş. Beynim durdu ama ağzımdan tek kelime çıkmıyor. Erkek arkadaşımın kaburgasını çürütüyorum bir şey desin savunsun diye ondan da gık çıkmıyor. Biz vahiy gelmiş gibi kalktık banktan yürüyoruz. Kadın arkamızdan edepsizler diye sövmeye devam ediyor. Yaşlı maşlı demeyeceğim alacağım bastonu kafasına kafasına vuracağım. Ay sonra benimki bir triplere girdi. Yolda yürürken eli elime değmiyor. Lan zaten kadına sinirliyim bir de niye sen sinirlendiriyorsun beni tutsana elimi öküz! Ona ayrı bir sinirlendim. Bu beni kuzenimin evine bıraktı. Artık öpüşemiyoruz da, bari yanağından öpeyim dedim. Yanağından öptüm girdim kuzenin evine. Ay ertesi gün gelmiş kuzenin komşusu "Senin yeğen dün kapıda bir çocukla öpüşüyordu" demiş. Dudakla yanağı ayırt edemiyor kadın. Bu tür teyzeler de en sevdiği dizi Aşk-ı Memnu olan tiplerdir. Herkes bir namus bekçisi maşallah. Görürsünüz siz teyzeler. 3 buçuk saat süren bir öpüşme videomu çekip k*çınıza yapıştırıp kaçacağım.