Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ekim '07

 
Kategori
Anılar
 

On yaşımdaki platonik aşkım

On yaşımdaki platonik aşkım
 

Bu aşık olma duygusuyla çok, erken yaşta tanıştım.

Yanlış hatırlamiıyorsam, ilkokul ücüncü sinifta ilk kez asik oldum. Kizin adi Lale`ydi

Lale`nin boyu benim boyumda, saclari düz kömür renginde, ta beline variyordu. Güldügü zaman yanaginda, minicik bir de gamzesi beliriyordu. Yesil gözlüydü ve bence okulun en güzel kiziydi.

Onu, ne zaman, nerede, nasil görürsem göreyim, icim bir acayip oluyordu. Hani salincaga binersiniz de, cok hizli sallanirken söööyle bir iciniz gidiklanir ya, iste öyle bir sey. ( Bu ara fon müzigi olarak, Erol Evgi`nin " Iste öyle birsey " sarkisini düsüne bilirsiniz )

Cok sevmistim bu duyguyu. Tam olarak ne oldugunu anlayamasam da, o duyguyu tekrar-tekrar hissedebilmek icin, sürekli Lale`yi ariyordum. Suratima yerlestirilebilecek en sempatik gülümsemeyi yerlestirip, omuzlarimi dik tutup, baston yutmus gibi, siritarak, Lale`nin yanindan gectim tenefüslerin birinde. Lale suratima bile bakmadi, yanimdan gecti ve görmedi bile beni. Bu ve buna benzer durumlar beni cok üzüyordu. Halbuki annem, bana her zaman" Sen cok yakisikli bir cocuksun!" derdi.
“ Hani anne, niye bakmadi bana, hani yakisikliydim ben, yakisikli olsaydim birkerecik, bakip gülümsemesi gerekmez miydi?” diye düsünüp, dogru erkekler tuvaletinin yolunu tuttum. Aynanin karsina gectim ve icine iyice baktim. Kendi kendime cok cirkin, kocaman burunlu bir er-kek oldugumu düsündükten sonra, okulun koridorundan ikinci katta ki sinifima gitmek üzere, merdivenlerin basina geldim. O sirada Lale`nin sinifi, toplu halde, kendi siniflarindan müzik odasina dogru iniyordu. Ben merdivenlerin basinda beklemeye koyuldum. Lale`yi göremedim, zaten görseydim de kesin kararimi vermistim, hicbir sekilde yüzüne bakmayacaktim.
Biraz ileride, kiz arkadasiyla birlikte, merdivenlerin basindan asaga dogru iniyordu. Nihayet görebilmistim onu. Yine bakislarimi üzerinden cekemedim ve yine Lale hic bir sekilde benim istikametime dogru bakmiyordu. Icimden annemden SIK SIK duydugum bedualari siralamaya calistim “Allah kahretmesin seni “ “ Adi-udi” “ Esseksipasi “ gibi laflari yani.

Bu sirada tam yanimdan geciyordu Lale.
Aaa, o da ne?
Lale bana dogru döndü, gözlerimin icine bakti.
Iste o an, kalbim duracak sandim. "Yasasin gördü beni, yasasin demek annem hakliymis, ben yakisikliymisim. "Annecigim beni böyle yakisikli dogurdugun icin, sana cok tesekkür ederim. Eve gelince sen hic birsey söylemeden, bütün evi süpürecegim. Söz veriyorum Lale`nin huzurun da" gibi cümleleri icimden bir selale gibi siralarken, heyecandan neredeyse altima kaciracaktim. Bütün bunlar bir sanise icerisinde olup bitivermisti. Simdi Lale gözlerini benden cekecek korkusuyla yine yüzüme, o gülümsemeyi yerlestirmeye calistim ve tabii aninda bastonu yuttum.

Lale bir kasini kaldirdi!

Aman Tanrim , o da ne? Süperrrr, Lale bana kas kaldirdi. Annecigim ölücem simdi, bu ne güzel bir duygu tanrim.
Derken Lale`nin dudaklari kipirdadi, bir sey söylüyor ama, ben heyecandan ne söyledigini duyamiyordum.
Ince bir serce sesiyle; “E- effff , effendim anlayamadim, bir daha söylermisin?” dedim. O` da durusunu hic bozmadan, hatta fazladan, ellerini kalcasina götürerek su cümleyi söyledi;

“ NE-BAKIYORSUN-ÖKÜZÜN- TRENE- BAKTIGI- GIBI ? Anladin mi simdi!?” dedi.

DANNNNNN!!!

Annem, " Beynimden vurulmusa döndüm" derdi, sok olma durumlarinda, dolayisiyla bende bu durumda böyle düsünmeye karar verdim. Evet Lale beni az evvel beynimden vurmustu. Hem de " DANNNNN! " diye. Yetmiyormus gibi simdi de yanindaki kiz arkadasiyla kikir- kikir gülüsüyorlardi. Inanin, kendimi o anda dünya`nin en salak insani gibi hissediyordum. Olamazdi böyle birsey. "Hani bana bakmisti, hani bana kasini kaldirmisti, hani ellerini kalcasina koymustu? Niye simdi bana böyle birsey söyledi ki?" diye düsünmeye devam ederken, Lale de artik gözümde iyice cirkinlesmeye baslamisti. Hatta o güzelim saclarinda bir inegin benekleri belirmisti, kafasi da ayni bir inegin kafasina benzemeye baslamisti. Birdenbire agzimdan su cümle kaciverdi:
“ Trenin ici inek dolu, onlara bakiyorum! ”
Lale sustu , rengi mosmor oldu, öyle suratima bakakaldi. Bense, hic birsey söylemeden, bütün gururumu toplayip, sinifa dogru cikmaya basladim. Merdivenleri cikarken dizlerim titriyordu ama olsun, titresin varsin.
Bu lafin altinda kalmamistim. Annem de" Mok altinda kalirsin, laf altinda kalmazsin!" derdi. Hem annemle- babam da arada, sirada kavga ederlerdi ve sonra barisirlardi. Olur öyle seyler diye kendi kendimi yatistirdiktan sonra, sinifima girdim. Derse gec kaldigim icin ögretmenimden, sinifin ortasinda, kocaman bir azar isittim.

 
Toplam blog
: 121
: 1814
Kayıt tarihi
: 29.01.07
 
 

Almanya'da doğdum. Haylaz bir öğrenciydim. 16 yaşımdan beri ticaretle ilgileniyorum. Şu anda büyük b..