Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '14

 
Kategori
Futbol
 

Pasif ofsayt kuralındaki yanlışlık

Öncelikle ofsayt kuralını aktaralım:

Futbol Federasyonu'nun sitesine baktığımızda şöyle tarif edilmiş, "Bir oyuncu eğer, rakip kale çizgisine toptan ve sondan ikinci rakip oyuncudan daha yakın ise ofsayt pozisyonundadır." Kaynak

Bu noktada, ofsaytı halk dilinde şöyle tanımlayabiliriz ve bu tanımlama, kadınların neden ofsaytı anlamadıklarına da bir çözüm olabilir. Ofsaytı şöyle anlatmak en iyi yoldur: Ofsayt, bir oyuncunun, karşı kalenin önünde bekleyip, 'top gelsin de ben gol atayım,' diye düşünmesini engellemek içindir.

Ofsayt kuralı olduğu için, hiç kimse karşı kalenin önünde top bekleyemez, böylece futbol oyunu ortaya çıkar. Karşı kalede beleşe yatma olayından haksız avantaj kavramını çıkartalım ve bunu kullanalım.

Federasyonun kural metnine baktığımızda, esasında, pasif ofsayt ve aktif ofsayt kavramları yer almamaktadır. Sadece ofsayt kavramı kullanılmaktadır. Pasif ofsayt ile aktif ofsayt kavramları, uygulamada kullanılan kavramlardır. Haksız avantaj kavramını kullanarak, bu iki kavramı açıklarsak, şöyle demek gerekir: Aktif ofsayt, bir oyuncunun haksız avantaj sağlamasıdır. Pasif ofsayt ise bir oyuncunun biçimsel olarak haksız avantaj sağlıyor görünmesine rağmen, aslında haksız avantaj sağlamıyor olmasıdır. Futbolda bu tip pozisyonların oluşması mümkündür.

Biçimsel olarak ofsayt olsa bile, öyle pozisyonlar ortaya çıkabilmektedir ki, bu pozisyonlar ofsayt olarak değerlendirilmemekte ve pasif ofsayt adıyla, kuralın istisnası yapılmaktadır.

Örneğin, bir oyuncu, topla ceza alanı içinde oynanırken, köşe atışının yapıldığı bir yerde kramponunun ipini sıkılaştırırken ofsayta düşerse, buna hiçbir hakem ofsayt çalmaz, çünkü oyuncu tamamen oyununun dışındadır.

 

Bu örneği düşündüğümüzde, köşe vuruşunun yapıldığı bölgede ofsayta düşen oyuncu, kuralın istisnası yapılmalıdır. Ancak düdük çalınmayan her pasif ofsayt pozisyonu bu kadar ilgisiz ve haksız avantaj sağlamıyor değildir!

Bunu anlatmak için örnek verelim:

Kramponu ile uğraşan oyuncu, köşede olmasın da, ceza alanının içinde kale direğinin yakınında olsun. Kramponu ile uğraşırken, ceza alanına top atılmış olsun, top atıldığı anda, o oyuncu ofsayttır. Ancak oyuncu hiç kımıldamıyorsa, kalecinin önünü kapatmıyor ve onu rahatsız etmiyorsa, rakip takımdan başka bir oyuncunun önünü kapatmıyor ve rahatsız etmiyorsa, hiçbir hakem bu oyuncuya ofsayt çalmaz.

Ancak bu örnekte, eğer oyuncu, kramponu ile uğraşmayı bırakıp, ceza alanına atılan topa hamle yaparsa ya da diğer oyuncuları pozisyon olarak rahatsız ederse her hakem ofsayt çalar.

Şimdi buraya kadar hala problem yok. Problem şimdi başlıyor:

Ceza alanında köşede kramponu ile uğraşan oyuncu, top ceza alanına girdiğinde biçimsel olarak ofsayt pozisyonunda, ancak yerinde duruyor ve rakip oyunculardan kimseyi rahatsız etmiyor. Bu durumda hakem pasif ofsayt yorumuna gidiyor ve ofsayt çalmıyor ve oyun devam ediyor. Oyun devam ederken, ancak bu oyuncu, ofsayttan çıkıyor ve oyuna dahil oluyor. Oyuna dahil olduğunda takım arkadaşı buna pas veriyor ve bu oyuncu da gol atıyor.

Bu şekilde gerçekleşen golü hakem veriyor. Bu şekilde atılmış yüzlerce golü bir futbol izleyicisi hemen kafasında canlandırabilir.

Ancak bu şekilde atılan gol ofsayt sayılmalıdır!

Çünkü pozisyonu incelediğimizde, aslında, en başta tanımladığımız haksız ajantaj sahibi olduğu görülebilir.

Ceza alanı içinde öylece durup kimseyi rahatsız etmese de, oyun devam ettikten sonra, ofsayttan çıkmış olsa bile, başlangıçta, ceza alanının köşesinde öylece duruyor olsa bile, bu pozisyonu haksız avantaj elde etmesini sağlıyor.

Oyuncu başta pasif ofsaytta olsa bile, bu pasif ofsaytta olma hali, ona, ofsayttan çıktıktan sonra, topa çok daha kolay şekilde müdahil olma avantajı verebilmektedir.  Savunma oyuncusu, hakemin hangi pozisyona aktif ya da pasif ofsayt yorumu yapacağını bilmesi beklenemez. Bu nedenle, kurala göre makul pasif ofsayt durumu oluşsa dahi, savunma oyuncusu, kendi pozisyonunun belirlerken bundan etkilenir, ilgisini dağıtır ve bu müdahele etmesini geciktirir. Savunma oyuncusu, rakibinin pozisyonunun pasif olduğuna doğru karar vermiş olsa bile, ki bunu ondan bekleme hakkı olamaz, pozisyonun devamında pasif ofsayttaki oyuncunun oyuna tekrar dahil olmasının sağladığı avantajı kapatacak pozisyon yaratamayabilir. Rakibi pasif haldeki konumundan çıkar, pozisyona girer ve savunma oyuncusu, bu dezavantajı kapatana kadar, oyuncu oyuna müdahale eder ve hakem buna ofsayt çalmaz. Çünkü uygulamaya göre, bir oyuncu pasif ofsayttan sonra, ofsayttan çıkıp oyuna dahil olabilir. Bu uygulamanın yol açtığı hesap edilemeyen haksızlık, bu oyuncunun kendine sağladığı avantajdır.

Bunu engellemenin yolu ofsayt kuralının ve pasif-aktif ofsayt uygulamasının gözden geçirilmesidir.

Buna göre, ofsaytteyken, ofsayttan çıkıp oyuna dahil olup oyuna etki eden oyuncuya ofsayt çalınmalıdır.

Pasif ofsayttaki oyuncu, pozisyon tamamiyle bitene kadar, ofsayttan çıkmış bile olsa, oyuna dahil olmamalıdır.

'Oyuncunun pozisyon tamamen bitmeden oyuna katılmaması' şöyle açıklanabilir: Pasif ofsaytta olan oyuncu, ceza alanına giren top ve oyuncular ceza alanından çıkmadan ya da en azından 5-10 saniye geçmeden, ancak temel olarak, savunma oyuncuları, bu oyuncunun sağladığı pasif ofsayt avantajını dengelemeden oyuna dahil olmamalıdır. Bu hususlar gerçekleşmemişse, pozisyon tamamen bitmemiş sayılmalı ve oyuna dahil olduğunda ofsayt çalınmalıdır.

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..