Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Eylül '13

 
Kategori
Öykü
 

Pirinçlerden yapılan Duvar birden yıkıldı.

Pirinçlerden yapılan Duvar birden yıkıldı.
 

Yaşlı adam, elindeki son pirinç tanesini duvarın üstüne  koydu ve geriye çekilip bir süre eserini seyretti. Kendi kendine yüksek sesle 'Sen Azmin bir zaferisin.'dedi. Sonra etrafına baktı. Bu  ıssız köy evinde onu duyacak kimse yoktu nasılsa.

Uzun yıllar once bir gün ansızın şehirdeki işini, evini, yaşamını terkedip bu köy evine yerleşmişti. Terkediş sebebi bir gece gördüğü bir rüya idi. Rüyasında bir küçük çocuk onun elinden tutmuş ve bir duvarın önüne götürmüştü. Küçük çocuk tamamen pirinçlerden örülmüş bu duvarı gösterip 'İstersen sen de bu duvardan yapabilirsin Amca.'demişti. O zamanlar genç olan adamın rüyasında gördüğü prinçlerden yapılmış duvar öylesine büyüleyici ve güzeldi ki. adam uyandıktan sonra günlerce bu büyüden kurtulamamıştı.

İşte yıllar once herşeyden vazgeçip bu köy evine gelmiş ve rüyasında gördüğü prinç duvara benzer duvarı örmeye başlamıştı. İlk günler, aylar çok zor gelmişti. Adeta iğne ile kuyu kazmak gibi bir iş idi pirinçlerden bir duvar örmek. Ama zamanla alışmış hatta duvar biraz şekillenmeye başladığı zaman gördüğü büyülü manzara karşısında kendinden geçmişti.

Günler, ayları, aylar, yılları kovaladı. Adam yaşlandı ama duvarı örmekten hiç vazgeçmedi. Gün ağarırken kalkıyor, duvarın başına geçiyor, gün batana kadar çalışıyordu.

Yıllar sonra bugün duvarın son prinç tanesini koyduğunda ne zorluklar çektiğini düşündü bir an. Duvara bakınca bütün çektiklerini unuttu. Her bir prinç tanesinin mücevher gibi parladığı bu eşsiz eser onundu. Doğrusu yorulduğuna değmişti.

Uzun bir süre adam pirinçlerden ördüğü  duvarını seyretti. Tam dalmış şaheserini izlerken birden gökyüzünün kapkara bulutlarla kaplandığını gördü. Ne olduğunu anlamadan aniden büyük bir fırtına çıktı. Yaşlı adam kaçıp eve sığınayım diye düşünürken birden pirinçlerden örülü duvarının fırtınanın etkisi ile yerle bir olduğunu fark etti.

Olduğu yerde taş gibi kalan adam yıllardır emek verdiği, herbir pirinç tanesini tek tek koyduğu duvarın yıkılmasını seyrediyordu. Olduğu yere cansız çöktü. Biraz kendine gelince ilk düşündüğü 'Ben nerede yanlış yaptım, bu duvar niye yılkıldı, bu kadar emeğim niye boşa gitti.' idi.

Evet nerede yanlış yapmıştı. Bunca emek, bunca çalışma boşa gitmişti. Bunları kendi kendine sorgulayan adamın üzüntüden gözlerinden yaşlar sel olup akıyordu.

Birden gözyaşlarını sildi ve' Ben boşuna çalışmadım bunca sene' dedi kendi kendine. Evet bunca sene o duvarı örerken sabrı, bir amaç uğruna fedakarlık yapmayı, çalışmayı, çok çalışmayı öğrenmişti. Bütün bunlar bir insanın yaşamında öğrenmesi gereken en değerli şeyler diye düşündü.

Bir an bundan sonra bir amacı kalmadığı aklına geldi. Duvarı bitmiş ve anında yıkılmıştı. Şimdi ne yapacaktı. Onu yaşama bağlıyan hiçbir şey kalmamıştı.

Zihninde bir şimşek çaktı birden. 'Yarın ilk işim civardaki göl kenarına gidip saz toplamak olsun.'dedi. Bu sefer sazlardan bir duvar örecekti. Belki ömrü yetmezdi bitirmeye. Ama olsun. Hem bu sefer prinçlerden ördüğü duvarın neresinde hata yaptığını ve neden fırtınaya dayanamadığını düşünerek daha sağlam örecekti sazlardan duvarını.

Prinçlerden yıllarca büyük çaba sarfederek ördüğü duvarının bir anda yokolmasının etkilerini üstünden atmış, daha sonra  öreceği sazdan duvarın hayali ile dolu evine girdi ve kapısını kapattı

Şimdi sayın okurlarıma sormak istiyorum Sizlerin de uzun çabalar sarf edip prinçlerden bir duvar ördüğünüz ve bir anda bir fırtına ile yıkıldığını düşündüğünüz anlar oldu mu? Acaba hepimiz yaşlı adam gibi hemen başka bir amaca odaklanabilirmiydik.

  

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..