Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ağustos '12

 
Kategori
Güncel
 

PKK ile mücadelenin 30. yılına doğru- 1

PKK ile mücadelenin 30. yılına doğru- 1
 

Asala terörizminin sona erişinden itibaren bir anda düğmeye basılmış gibi 1984'te aniden başlayan PKK terörizminin 30.yıla girmesine 2 yıl kaldı.

Aradan geçen bunca senede onbinlerce cana malolan, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra en çok şehit verdiğimiz ve milli ekonomiye yüzmilyar dolardan fazla zarar veren bu bitmeyen savaş daha yıllarca sürüp gidecek gibi.

Başlangıçta "Kürt Sorunu" denilerek bazı temel hakların tanınmasıyla PKK terörünün bitmese de marijinalleşeceği sanılıyordu. Ancak bu sav hiçbir zaman doğru çıkmadı. Çünkü PKK'nın hedefi silah gücüyle bazı temel hakları almayı dayatmak değil Türkiye'nin doğu ve güneydoğusunda "Bağımsız bir Kürt devleti " kurmaktı. Kuruluş manifestosunda bunu açıkça ilan etmişlerdi ve aradan geçen bunca zaman içinde bir milim bile gerilemediler. Hep bu hedef için yaktılar, yıktılar, çoluk çocuk demeden katlettiler. Hep bu amaç için yollara tahrip kalıpları döşediler, karakollara saldırdılar, silahsız askerleri bile acımadan kurşuna dizdiler. Kendilerince infaz kararı verdikleri üyelerini "ya kırk katır, ya kırk satır" misali bomba ile donatıp büyük şehirlerde patlattılar, masum insanların kanına girdiler.

Son zamanlarda Hakkari yöresinde yoğunlaşan saldırılarında görüleceği üzere yeni bir strateji gereği kurtarılmış(!) bölgeler peşindeler. Bu yüzden Hakkari'de korku dağları bekliyor: Hayat giderek daha da yaşanmaz bir hale geliyor.Halbuki üniversite bile açılmıştı Hakkari'de. Rektörü Amerika'dan gelmişti. Hakkari makus talihini kırmak istiyordu, bırakmadılar...

.................................

80'li yıllardan bu yana tarihin gördüğü bu en vahşi örgütle dişe diş mücadele eden, bizler yataklarımızda deliksiz uykuda iken, ateş yağmuru altında "namusu karakolunu" teslim etmemek için canını vermekten sakınmayan kahraman güvenlik kuvvetlerimize diyecek birşeyimiz yoktur. Onlar o saatte orada olduğu için bizler burada rahat uyuyabiliyoruz. 

Ancak örgütle mücadelede bazı stratejik ve taktik hatalar yapılmadı değil. Ben asker değilim ama şu kadarını söyleyebilirim ki;

- Kaçakçılıkla mücadele etmek için yapılan derme çatma karakollar bir türlü, teröristlerin gelip çarparak parçalandığı teknolojik kaleler haline getirilemedi. Halbuki ilk çağlardan beri insanlar savunma için kaleler yapmışlardı.

-Örgütle etkili mücadele için profesyonel yapıya geçilemedi.Ya da bu tür teşebbüsler hep yarım kaldı. Bir-iki ay komando eğitimi alan erlerle yerin yedi kat dibinden çıkıp gelen teröristlerle başarılı olunacağı sanıldı.

-  İleri teknolojinin nimetlerinden bir ölçüde (İHA'lar, jammer gibi) faydalanıldı ama bu bütün birliklere yaygınlaştırılamadı. Arazide giymenin zorluğunu tahmin edebiliyorum ama çelik yelek ve çelik miğfer ne ölçüde kullanıldı?

Emektar G-3 yerine dünyadaki en son model otomatik tüfekler, tahrip gücü çok yüksek mühimmatlar, uydu bağlantılı elektronik nokta tespit sistemleri ne ölçüde kullanıldı?

-Uçar birlik harekatları hiçbir orduda olmadığı kadar yoğun yapıldığını biliyoruz. Ancak bu tür araçları çok kısıtlı oalrak dışarıdan almak yerine, "Kirpi - mayına dayanıklı zırhlı araç" örneğinde olduğu gibi Türkiye'de geliştirip savaş sahasına sürülmelidir.

Belki çok iddialı ve hatta oldukça ütopik birşey olacak ama askeri teknolojimiz dünyada bir ilki başararak uçan otomobillerden hareketle dikine havalanabilen jet motorlu uçan tankları geliştirerek o ulaşılmaz dağ geçitlerini " düz yol " haline çevirmelidir. Hem de hain ellerin döşediği mayınlar gibi hiçbir endişesi olmadan..

- İstihbaratta zaman zaman başarılı olundu ama elindeki bu gücü zülüm aracı gibi kullanan kimi kötü örneklerin verdiği moral bozukuğı ile affedilmez zaaflar yaşandı.

Neticeyi kelam, askeri güç çok şeydir ama " Moral güç herşeydir". Ülkemizin başına çöreklenen bu belanın defedilmesi için terörsüz güzel günlerin geleceği ümidi sağlam tutularak mücadeleye devam edilmelidir.  

 
Toplam blog
: 343
: 446
Kayıt tarihi
: 19.02.11
 
 

Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. Teknoloji Yönetimi dalında mast..