Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Türkiyeyi Etkileyen iç ve dış politika sorunları

http://blog.milliyet.com.tr/sakin02

02 Mayıs '10

 
Kategori
Siyaset
 

PKK siyasallaşmalı

PKK siyasallaşmalı
 

AKP nin kimbilir hangi sebepten uygun gördüğü zamanlamayla ortaya atılan, adına önce kürt açılımı, sonra demokratik açılım sonrada başka bir şey denilen hareket başladığında, herkes çok mutluydu. Demokratikleşme, bölgede istikrar sağlayacak, demokratikleşme yolunda dev bir adım atılacak, Türkiye çağdaş demokratik ülkeler arasındaki yerini alacaktı.

O zaman adı DTP olan, sonra teröre yardım ve yataklık etmekten Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan parti ve yönetim kadroları derhal konuya ortak olarak isteklerini sıralamaya başladı. Bölgeye demokratik özerklik gerekliydi, ana dillerinde eğitim yapmalıydılar, devlet veya onların deyişiyle TC bölgeye yatırım yapmalı ancak yerel yönetimler kendi bütçelerini yapıp vergi toplamalılar ve refah arttırıcı önlemleri kendileri almalılardı. Bunun dünyada pek çok örneği vardı. Bask, Belçika hatta İspanyol modelleriden biri benimsenip geliştirilebilirdi. Pe ke ke artık silahları gömüp (bırakıp değil) faaliyetlerini siyasi platformda sürdürebilmeliydi. Üstüne üstlük bunun örneğide vardı. ETA, Batasuna ilişkisi pekala model olarak benimsenebilirdi. Doğal olarak statükocular ve terörden rant sağlayanlar buna karşı çıkacaklardı ozaman onların tarifiyle kürt toplumunun, sınırları belli olmayan sivil itiatsizlik girişimlerinde bulunmaları doğal hakları olacaktı. Bu arada Anayasa da değişse iyi olacaktı. Kürtler in bu Devletin kurucu ortaklarından biri olarak kayda geçmesi şarttı.

Bu taleplere basında iki tür tepki verildi. Bazı anlı şanlı köşe yazıları DTP nin aykırı ve maksimalist taleplerini doğal karşıladılar ve desteklediler. Tuhaf bir şekilde bunu demokratikleşmenin vaz geçilmezi olarak inatla savundular. Bölgede geçen dönemde pkk yı iyiden iyiye hareketsiz hale getiren Silahlı Kuvvetler üzerinde, şu anda yargı süreci devam ettiğinden tek kelime yazmadığım ve yasal olarak yazamayacağım ve gene yasal olarak kimsenin yorum yapmaması gereken bir davayla ilişki kurularak, ciddi bir yıpratma faaliyetine girişildi ve doğal olarak da Silahlı Kuvvetlerin morali ile oynanmaya başladı. Bir başka görüş ise, şu andaki silahların susmasının tümüyle mevsimsel olduğu, silahlarını bırakmayan terörist üstelik oldukça deneyimli bir örgütle, değil hareketin siyasallaşmasını, hiç bir şey konuşulamıyacağını savunuyordu. Bu görüşe , ayrıntıları bir türlü ve kimse tarafından açıklanamayan demokrasi taleplerinin yoğunluğu nedeniyle, pek itibar edilmedi.

AKP, açılımla ne kastetdiğini hiç açıklayamadı. Aslında bulduğu yöntem fazla yanlış da değildi. Konunun bütün taraflarıyla konuşup talepler hakkında bir arakesit belirleyip paketi ona göre açıklayacaklardı. Muhalefet her zamanki hırçınlığı ile bu yönteme tümüyle karşı çıktı.Bu arada açıklanana göre gizli bazı görüşmeler sonucu kandilden bir gurup pkk lı ile şu anda BM denetiminde olan kamptan gelen bir başka gurup çok ilginç karşılama töreniyyle Türkiyeye geldiler. Seyyar mahkeme ile ve talepleri olmaksızın pişmanlık yasasından yararlandırılarak anında serbest bırakıldılar. Basın önündeki ilk söylemlerinde teslim olmaya falan gelmediklerini, isteklerini içeren iki mektup getirdiklerini bunu Cumhurbaşkanı ve Başbakan ile yapacakları görüşmelerde kendilerine vereceklerini açıkladılar. Ayrıca Türkiyeye gelmeleri konusunda İmralıdaki hükümlüden talimat aldıklarını da açıkladılar. İşte o anda Türkiyede büyük bir rahatsızlığın fitili ateşlendi. Yapılan bu gösteriyi açıklamak ta zorlanan DTP kadroları kendilerine göre denge kurmak amacıyla özellikle çocukların kullanıldığı sivil itiatsizlik olayları başlattılar.Güvenlik güçleri ise küçük çaplı bir kalkışma olan bu girişimlere, tekel işçilerine yaptığını yapmadı ve yumuşak davrandı.

Derken karlar eridi bahar geldi ve pkk ben heryerde varım dercesine karadenizde ve güney doğuda faaliyetlerine tekrar başladı. Şehitler verilmeye başladı.

Peki bundan sonra ne olacak. Morali bozuk ancak görevini yapmaya çalışan TSK nın senelerdir bu konuyu çözemediği ve çözemeyeceği senaryoları çok yakında yeniden yazılıp çizilmeye başlayacak. Bazı Profösörler bu orduyu lağv edip yeniden kurma tezini daha güçlü işleyecekler. Başka bir gurup köşe yazarı hem nalına hem mıhına vurup bir türlü anlatamadıkları demokrasinin faziletlerinden bahsedecek. Çatışmalar sürecek şehitler kahramanca düşmeye devam edecekler, bedelli askerlik tekrar gündeme gelecek , derken kış gelecek, pkk inine çekilecek, açılımın yeni şekillerini göreceğiz gene tartışacağız gene bahar gelecek ve herşey yeniden başlayacak.

Bu durumda olayla ilgili tüm tarafların iki kez düşünmesi gerekli... Gerçekte ne istediklerine karar vermeliler.

 
Toplam blog
: 89
: 321
Kayıt tarihi
: 27.07.09
 
 

ODTÜ 1970 Kimya Bölümü mezunuyum. Çalışma hayatımın bir bölümü kamuda bir bölümü ise özel sektörd..