Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '10

 
Kategori
Siyaset
 

Psikolojik harekât

Psikolojik harekât
 

Adrenalin; "savaş tanrısının salyası"dır. En lazım olduğu anda damarlarında belirir. Ve hemen uçar.


Çanakkale'de savaşanların anısına...(2)

Çocukluğumda, birileri anlatmıştı, kim olduğunu hatırlamıyorum. Ama büyük ihtimalle anneannemin hikayelerinden biriydi. Aklımda kalanlar, onun anlatım tarzına çok uyuyor. Babası (yani annemin dedesi) Çanakkale savaşına gittiği için çocuk yaşlarda yetim kalmış.

Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin ilk yıllarını yaşamış bir çocuk için belki de en kötü hikayeler onun zihninde canlı birer gerçek olarak duruyordu. O günler hakkında duyduğum en ilginç olaylar cepheden gelen askerlerden aktarılarak anlatılan savaş sahneleridir.

Çanakkale savaşında askerlerin, bozuk bir tankı iterek tepelik bir yere götürdüklerini düşman gözcülerinin bu tankı görmesini sağladıklarını anlatırdı...

O tankın üzerindeki işaretler ve renkler değiştirilerek, cephenin her yerini gezmesini sağlayan çılgın askerler anlatılırdı.

Düşman karargahında, gözcülerin raporlarını alan komutanın halini görmek isterdim. Herhalde Osmanlı'nın tank fabrikası olduğunu düşünmüş olmalı.

Yönetenlerin karar verme anındaki moralleri çok önemlidir. İşte bu moral başarıya giden en önemli anahtardır.

Askerlik de dahil her işte başarı, sonuç olarak yeni başarıları getirir. Yani başarı üstüne başarı eklendiğinde zincirleme bir patlama gerçekleşir. Bunu yaşayan en önemli örnek Mustafa Kemal'dir. O ana kadar, asırlardır böylesi bir başarı patlaması yaşanmamıştır. Ve ne yazık ki O'ndan sonra yaşanan bir asra yakın zamanda da yaşanmamıştır.

Bir başarının sonrasında yaşanacak başarıya katkı vermesinin formülünde psikoloji yatar. Psikoloji fizik biliminin kuralları ile olamayacak olayları mümkün kılar.

Küçük bir çocuğun kocaman bir adamı dövmesi yada bir askerin 350 kiloluk mermiyi kaldırması tümüyle psikoloji sayesinde olur.

İşte Çanakkale Savaşı'nın en kanlı anlarında bozuk bir tankı oradan oraya sürükleyen askerlerin tek hedefi düşman karargahında bilmedikleri bir komutanın beyninden vurmaktır. Bu merminin içinde dünyanın en kuvvetli varlı akıl vardır. Mermiyi yediği anda o komutan karar verme yeteneğinde büyük sapmalar yaşar. İşte zafer budur.

O an orada askerlerin külüstür tankı oradan oraya taşımalarının askerlik dilinde bir adı var. Askerlik bilimine 1947 yılında Hamilton tarafından sokulan bu terimin adı: 'Psikolojik Harekât'tır.

Aslında modern batı bilimi yeni fark etse de fark edilmemiş ve batılı akademik sistemlere girmemiş olması -pek çok konuda olduğu gibi- olmadığı anlamına gelmez.

Psikoloji Harekâtı’nın en büyük uygulayıcısı Çin’lilerdir. Milattan önce 209 yılına kadar varlığı bilinen, Türk ordusunun, Çin askerlerini saran büyük bir salgın var zannederek yıllarca Çin’e girmediği bilinmektedir.

Ama bu konuda tartışmasız bir şekilde zirveyi Hasan El-Sabah’a bırakmak gerekir. Kendi cennetini kurup askerlerini bu cennette sonsuz hayat vaadi ile kandıran, bir parmak şıklatması ile surlardan atlayacak kadar inandıran bir komutan, ne yazık ki bu zekasını hep kötülükten yana işletmiştir.

Böylece tarihteki ilk terörist olma şeref(sizliğ)ini de kazanmıştır.
Hasan El-Sabah’ın yolundan gidenler günümüzde de icraatlarını sürdürmeye devam ediyor.

Hep sevgi ile kalın.

Murat SEVGİ

 
Toplam blog
: 370
: 1092
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

1969 doğumlu. Tasarımcı, endüstriyel otomasyon sistemleri için yazılım geliştiriyor. Yüksek öğren..