Sadakat

Ne vakit bir yerde, bir konuşmada sadakat sözcüğü geçse; hemen o sözcüğünsevgiliye bağlı kalma anlamı gelir aklıma. Oysa yaşamın her yönünü kapsar sadakatkavramı. Hayatın bütünüyle ilgilidir insanın değerlere duyduğu, insanlara gösterdiği bağlılık duygusu.

İşine, eşine, dostuna, arkadaşına sadakat göstermeyen; sonunda layığıyla ödüllendirilir. Sadık kalmayı umursamayan, önemsemeyen, değersiz sayan; kendi kalesine gol atar farkına bile varmadan. Takımını satan sadakatsiz, kalabalıklar arasında kaybedip ruhunu; yok olmaya, hiçliğe mahkum olur.

İnsanlık bunca yolunu şaşırmışsa, kalleşlik geçer akçeye dönüşmüşse hemen hemen tüm mıntıkalarda, en çok ihanet eden en hızlı çıkıyorsa merdivenleri… Orada durup bir düşünmek lazım.

Vefayı, bağlılığı, evrensel değerleri yitirmenin en kestirme yolu; sadakati anlamsız, içi boş bir olguya dönüştürmekle mümkündür ancak. Hesap vermekten, davranışlarını açıklamaktan, sorumluluklarını yerine getirmekten ısrarla kaçan; en birinci adayıdır sadakatsiz kişiliğin. Dünya malına tamah edenden, üç kuruşluk menfaati için adam satandan; sadakat beklemek ne mümkün. Özüne saygısı olmayan, kalmayandır sadakatsiz. Ve onuru, gururu, namusu hiçe sayandır; arsızca, hayasızca.

Dünyanın çivisi bunca çıkmasaydı, düzen bu denli bozulmasaydı, at izi it izine karışıp “dost kim, düşman kim?” sorusu günümüzdeki kadar havada kalıp, şimdiki kadar kolay cevaplanamaz hale gelmeseydi eğer… Sadakat de bu derece değer kazanamazdı herhalde…

Savaşta ordusunu satan asker, komutan, barışta müttefikini aldatan devlet, anlaşmalarına, sözlerine, vaatlerine Fransız kalan, ihanet eden taraf; sadakatsizliğin kitabını yazar yazmasına ama… Karşı tarafın eline geçen ilk fırsatta, bozuk para gibi harcanmayı da anasının ak sütü gibi hak eder!

İnsanın yaratılmasıyla başlar sadakat. Taaa yasak elmaya gider değer işin ucu.

Birileri hala kayda değer bulmasa da/saymasa da… Sağlam kişiliğin değişmez şartıdır sadakat duygusuna sahip olmak. Karakter çözümlemenin altın anahtarı, şaşmaz terazisidir bireyin sadakat düzeyi. Kimi namusunu koyar ortaya, sadakatini kanıtlamak, sözünün eri olduğunu anlatmak için; kimi hiçbir şeyini riske etmek istemez akdine bağlılık adına. Muhatabın meşrebine göre değişir vaziyet.

Her ne olursa olsun, sadık kalmamız, sadakat göstermemiz gerekir taahhütlerimize. İnsan olarak tanımlıyorsak eğer kendimizi.