Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '09

 
Kategori
Siyaset
 

Şimdi tam zamanı

Ülkemiz ekonomik açıdan tarihinin belki de en büyük paradoksunu yaşıyor. Hükümete göre kişi başı milli gelir büyük ölçüde artmışken, halk temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak durumda görüntü vermektedir. Aslında bu görüntü değil acı bir gerçektir.

Bu çelişkinin sebebi sadece son birkaç yıldır hükümette olan AKP değildir.

Ülkenin krize girmesindeki temel neden yıllardır süregelen kapitalist ve liberal politikalardır. Çünkü bu politikaların uygulandığı ülkelerde belli bir süre sonra ülke ekonomileri kısır döngüye girmektedir. Bunun sebeplerini burada açıklamak için kitap yazmak gerekir.

Bu kısır döngüler sonucunda ortaya çıkan ekonomik krizlerin aşılması ise ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre değişiklik göstermektedir.

ABD gibi gelişmiş ülkeler tıpkı 1929 krizinde olduğu gibi bu gün de Dünya’ nın belli bölgelerinde karışıklıklar, savaşlar ve hastalıklar ortaya çıkararak büyük oranlarda silah satışı, ilaç satışı v.b. gerçekleştirmekte ve böylece ekonomik krizi kendi açılarından hafifletebilmektedir.

İngiltere ve benzeri ülkeler ise geri kalmış ülke kaynaklarının üzerindeki sömürülerini arttırmaktadır.

Yıllardır ekonomisini bu kapitalizmin pençesine kaptırmış olan bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde ise durum hiç de iç açıcı değildir. Ülkemiz, zayıf iktidarlar ve bunların beceriksizlikleri nedeniyle bu gün krizi atlatacak çareler bulamamaktadır.

Konu geniş boyutlu ve tartışmaya açıktır. Ancak çözüm bir o kadar da basittir.

Ne yazık ki kendisinin bu uygulamalara karşı olması ve alternatif bir model geliştirmesi beklenen ana muhalefetin sol partisi de bu düzene ayak uydurmuş ve sosyalist enternasyonale girerek özelleştirme ve globalleşme denilen, gelişmiş ülkelerin geri kalmış ülkeleri sömürmesi için bir araç olarak kullandıkları bu sisteme destek olmuştur.

Özelleştirme ve globalleşmede, görünüşte tamamen insani amaçlarla ortaya konmuş bir görüntü verilmektedir. Kapitalist sistemde ülkelerin elde ettiği büyük karlar belli bir havuzda toplanacak ve geri kalmış ülkelerin sorunları için kullanılacaktır. Oysa bu kandırmacaya basit bir örnek vermek gerekirse; bu toplanan deli para ne yazık ki yıllardır geri kalmış ve açlıktan ölmekte olan Afrika’daki yardım bekleyen insanların yerine belli holding patronlarının cebini ve kasasını doldurmaktadır.

Bunun bir yansıması olarak, ülkemizde;

İşçi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz, çocuğunu okutamaz duruma gelmiştir. Çünkü kamunun ve orta ölçekli işverenlerin onlara verecek parası kalmamıştır.

Memur en fazla peşin vergi veren çalışan haline gelmiş, elindeki maaşla ay sonunu nasıl getireceğini düşünmektedir. Kredi kartı borçları kabusu olmuştur.

Tarım çalışanları, elde ettikleri gelirle, aldıkları kredilerin faizini bile ödeyemez durumdadır.

Esnaf yaklaşık iki yıldır kepenk kapatma durumuna gelmiş, kara kara ne yapacağını düşünmektedir.

Emekliler ve diğer halk kesimlerinde de durum pek farklı değildir.

Ancak yabancı ortaklıkları olan büyük şirketler, holding patronları, kara para aklayanlar ve magazin basında her gün yer alan havadan para kazanan ve kanunlarla vergi muafiyeti kazanmış belli bir kesimin ise keyfi yerinde görünmektedir. Çünkü bu mutlu azınlık ülkedeki kalan parayı da bir vakum gibi kendine çekmekte, hiçbir üretim yapmadan paradan para kazanmaktadır. Kamunun bu kesime ödediği astronomik ücretler ise toplum düzenini bozan bir uygulama olarak göze çarpmaktadır.

Hal böyle olunca, biz demokratik sola gönül vermişlerin halka bu aksaklıkların neden olduğunu anlatmamızın tam zamanıdır;

Demokratik Sol İlkelerde ‘devletin sırtındaki yükün azaltılmasına ve özelleştirmeye karşı olunmadığı, ancak stratejik yerlerin ve kar yüzdesi fazla olan ünitelerin yabancılara satılmasına karşı olunduğunun’ halka şimdi ve iyice anlatılması gerekir.

Bu günkü parasızlığın ve krizin nedenlerinin yabancılara satılan kamu kuruluşları, bankalar, oteller, kar getiren diğer kuruluşlar olduğunun , bunları işleten yabancıların buralardan aldıkları paraları, karları kendi ülkelerine geri götürdükleri için ülkemizde paranın devamlı azalması, halkın alım gücünün düşmesi, borçlanması, üretimin durması ve bu durumun krize neden olduğunun halka şimdi ve iyice anlatmak gerekir.

Bu örnekte olduğu gibi demokratik sol ilkeleri halkın anlayacağı dilde, açıkça, kısa ve net olarak anlatmak gerekir.

Gecikmeden, şimdi ve iyice.

 
Toplam blog
: 106
: 597
Kayıt tarihi
: 13.02.09
 
 

1953 Denizli doğumlu, evli ve iki çocuk babası. Doktor dişhekimi, şimdiye kadar yayınlanmış yedi ..