Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Necip Köni - Adana / TR

http://blog.milliyet.com.tr/necipkoni

26 Eylül '10

 
Kategori
Öykü
 

Sokak çalgıcısı

Sokak çalgıcısı
 

SOKAK ÇALGICISI


Merhabalar,

Sokaklarda, dilenmekten ziyade sanatlarını ve hünerlerini göstermeye gayret eden ve kendi çabaları ile evlerine 5-10 kuruş ekmek parası kazanmaya gayret eden bu mücadeleci insanların kısacık öyküsü bu...

1940 yıllarında, Çukurova' da büyük bir çiftlik sahibinin torunu olan bu öykü kahramanım, takriben ovada 15.000- dönüm mümbit ( verimli ) araziye sahiptiler ailecek, o yıllarda çok çiftçide traktör yokken, bunlarda bir "Johndeere " ve " Caterpiller " marka iki traktör, " Ford ", " Chevrolet " iki pikap ve " Land Rover " cip, büyük bir kısmınızın TV de seyretmiş olduğu " Hanımın Çiftliği " dizisindeki gibi büyük bir lüks çiftlik evi ve müştemilatları... ( Müştemilat = Ana bina bahçesindeki nispeten küçük ek bina. genellikle depo veya ana binada çalışan hizmetlilere ayrılmış lojman.) Lafın kısacası o günkü şartlarda ne ararsan bunların ailesinde vardı. Yani yok yoktu bu ailede.

Dede tam tipik bir Osmanlı dedesi, namazında niyazında, baba ise Fransa' da Paris - (The University Paris-Sorbonne) Sorbon Üniversitesinden 2.ci sınıfdan terk, ancak üniversite bahanesi ile Paris' de altı yıl kalıp baba parasını yiyen ve çok lüks yaşayan şahane bir zampara kişiymiş.

Neyse, gün gelir dede eceli ile vefat edip, öbür dünyaya göçünce aile arasında başlar meşhur miras paylaşım ve kavgaları. Tabi araya para ve maddiyat girince, aile önce ikiye sonra zamanla ufalana ufalana küçülüp, çiftçilik dünyasından silnip yok olur ve tarihe karışır.

İşte meşhur bir atasözü bu öykümün belkide ana fikiri olabilir. " İnsanlar ne oldum değil, ne olacağım diye düşünmelidir her zaman. " veya " İnsanlar yarınını düşünmeden, bugününe güvenirse her zaman aldanırlar. "

Öykümün kahramanı, böyle varlıklı bir zengin aileden gelip, zaman içinde varlıklarını yok edip, sıfıra muhtaç olunca, işte o zaman hayatın dramatik sahneleri ortaya çıkar ister istemez. O güzelim zengin imkanları ve zamanı hoyratca kullanıp, sonradan sıkıntılarla cebelleşmenin bir bedelidir, bu hayat dersi aslında bütün insanlar içindir.

Neticede onun yanında kala kala bir dost ve arkadaşı olarak sadece ve sadece bir kemanı kalmıştır. Eşi ve bir çocuğu ise yıllar önce bir trafik kazasında sizlere ömür vefat etmişler. Bu olayda onun tam manası ile hayatının süratle aşağı inip, sefil duruma düşmesine sebep olan en önemli faktörlerden biri olmuştur.

Günlerce cebinde beş parası olmadan aç ve susuz sokak sokak dolaşıp, iş istemeyi gururuna yediremeyen, fakat dilenmeyi kesinlikle aklına getirmeyen onurlu ve şerefli bir kişiliğe sahip bir kişiydi. Düşünebiliyor musunuz zamanında, seneler önce ailesi nice fakir fukaranın karnını doyurup, giydirip, çocuklarının okul masraflarını karşılamışlardı.

İşte ne yapasınız.? " Kader utansın " misali gel zaman git zaman öykü kahramanım alır eline sadık dostu kemanını sokak sokak dolaşarak notasız ve kulakdan dolma müzik nameleri ile perdesiz tellerin üstünde yayını gönlü ve kalbi buruk olarak sürdürerek beş on kuruş parayı kazanıp acaba evine akşam bir kaç lokma ekmek götürebileceğinin tedirginliği ile senelerin vermiş olduğu mutluluk ve mutsuzluk yumağında, yorgunluğa yenik düşmüş olduğu yüzünden besbelliydi.

Şimdi kimbilir o acaba hangi mahallelerin sokaklarındaki kaldırımların üstüne bağdaş kurarak o sadık kemanı ile orlardan geçen hayır sever insanlara 5-10 kuruş para için küçücük konserler veriyordur..?

Şimdi gelin sizlere bir sokak kemancısının minicik konserini aşağıdaki linkden arzu ederseniz hep beraberce dinliyelim.

http://www.facebook.com/home.php?#!/video/video.php?v=152855901414049&ref=notif¬if_t=video_processed

veya

http://videoazbuz.ekolay.net/videoParts/view.jsp?videoId=41000000001248974#set:0

Sevgiler ve selamlar

NECİP KÖNİ - ADANA / TR

 
Toplam blog
: 298
: 8548
Kayıt tarihi
: 07.06.07
 
 

Necip KÖNİ - İnşaat Mühendisi olup, güzel sanatlar onun bir hobisidir. Resim yapmak (karakalem çalış..