Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Eylül '12

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Sorun varsa nasıl oluyor da caddeler Wolkswagen'den Audi'den geçilmiyor?

Bu soruyu özellikle sordum çünkü vatandaşın şu sıralar aklına takılan en büyük sorulardan biri olarak bu düşünceyi görüyorum. Geçen akşam saat 20.00- 21.00 arası günün yoğun temposu sonrasında İstanbul'un hengame trafiğinden çıkarak ancak eve gidebilmiştim ki iş yoğunluğundan çok az sıklıkla görüşebildiğim ablam telefon açtı. 

Nasılsın iyi misin? 
- Ne olsun işler güçler ( bu diziyi seyrediyor musunuz?) çalışıyorum ablacığım sen nasılsın iyi misin dedikten sonra muhabbet gündemde olan öğretmenlere verilen ek ders ücretlerinin kaldırılması konusuna geldi. Kendisi de öğretmen olduğu için bu gelişmelerden biraz canı sıkkındı. Öğretmenlerin maaşları zaten azdı iyice azalacak dedi. Merak etme bir şekilde telafi edilir öğretmenler ve polisler ülkenin oy deposudur, siyasiler bunu iyi bilirler dedim. 
 
Yazdıklarını okuyorum, sesini telefondan çok internetten duyuyoruz sürekli karamsar yazıyorsun ama sana bu konuyla ilgili bir soru sormak istiyorum. İşler kötüye gidiyorsa nasıl oluyor da caddeler sokaklar lüks otomobillerle dolu oluyor? Ayrıca hepimiz I phone 4 kullanıyoruz. AVM'ler de gayet hareketli. 
 
Bu soruyu şu ana kadar en az yirmi kişiden dinledim. Hepsi haklılardı. Refah seviyesi artmış (gibi) görünüyordu. 
 
Ablacığım güzel bir soru sordun dedim ve başladım açıklamaya, öncelikle nasıl oluyor da sokaklar lüks araçlardan geçilmiyor sorusunun cevabına bakalım. Ben bu soruyu şöyle cevaplıyorum: 
 
Bazen problemin sonucu, sorunun asıl nedeni olabiliyor. 
 
Görülen bir şey var ki IMF e beş milyar dolar cep harçlığı verdik diye söylenen ve olaylara oldukça popülist yaklaşan ekonomi yönetimi yıllık bütçe açığından habersiz davranıyor. Aslında haberleri olmadığını düşünmüyorum ama işi bilmeyenlere yutturma çabasına düştüklerini düşünüyorum. Size olayı şöyle özetleyeyim eğer Ekonomi bakanı'nın konuşmasını dinlemeye davetli olsaydım oraya başıma bir KÜLAH takarak giderdim? 
Son yapılan zamlar hepimizin malumu, ÖTV dediler, toplu taşımaya zam dediler, doğal gaza zam dediler, saman fiyatları patladı gitti dediler, gelinen noktada bütçenin tutmayacağını itiraf etmek zorunda kaldılar. 
 
2012 hedeflenen bütçe açığı 21 milyar TL idi; ancak ilk yarı açıklanan rakamlar gösterdi ki bu açık ikinci yarıda da ilk yarı gibi gelmeye devam ederse yıl sonu bütçe açığımız 35-40 milyar TL ye kadar yükselebilecek. Ali babacanın kendi ağzından açıkladığı rakamlarla son yapılan zamların yıllık bazda bütçeye ek getirisi 9 milyar TL olacak. Yıllık bazda 9 milyar TL ile sınırlı kalan zamların ek getirisi son çeyrekte bütçeye katkısı 4-5 milyar TL ancak olabilecek. Buradan şunu anlıyoruz ki bütçeyi denkleştirebilmek için daha fazla ürüne daha fazla zam yapılması gerekiyor.
 
Sigaraya, tütüne, içkiye, eğlenceye, doğalgaza, elektriğe ikinci bir zam zaten bekleniyor. 
 
Bununla birlikte suya giren ancak boğulmak istemeyen bir ekonomi yönetimi görüyoruz. Başbakan teknik anlamda ne ölçüde iktisat biliyor bilemiyorum ancak bürokratlarına birbirleriyle çelişen / çatışan hedefler verdiğini kesinlikle söyleyebilirim.
 
TCMB başkanına diyor ki faizlerin düşmesini istiyorum. BİTTİ. ( Emir demokrasi kılıcının köreldiği yerden geldi) 
Ekonomi bakanına diyor ki en az % 5 büyüme istiyorum. BİTTİ. 
Maliye bakanına diyor ki cari açıkta ve de bütçe açığında denklik istiyorum. BİTTİ. 
 
Değerli okurlar kapasite kullanım oranı Ağustosta % 74.3 olarak açıklandı. Eylülde bu rakam % 74 olarak görüldü. Kapasite kullanımında aylık bazda düşüşler devam ediyor. Reel kesim güven endeksi düşmeye devam ediyor. Öncü göstergelerde durum iç açıcı değil. 
 
Bütçe denkliği, cari açık, büyüme, girdi maliyetlerindeki artışlar, çıktı ürünlerinin yeteri değerde alıcı bulamaması ve enflasyona-faize sentetik yollarla baskı oluşturmaya çalışan bir irade. Bunların hepsi birbirleriyle çelişen politikalardır. Net, katma değer yaratan politikalara ivedilikle ihtiyaç vardır. Hükümetin teknokrat alt yapısı buna gayet yeterli olduğu için kendi projelerimi açıklamıyorum. ( Hoş zamanında işsizliğe çare önerdik devlet büyüklerinden de mail yoluyla taktir aldık da ne oldu? Hangisi hayata geçti? ) 
 
Özetle hadi bas gaza hadi bas frene derken umarım uçurumdan yuvarlanmayız. 
 
Sevgiler
 
Son söz: PARA ASLA UYUMAZ
 
Mustafa ÖZTÜRK
https://twitter.com/Mosturk
 
Toplam blog
: 80
: 1013
Kayıt tarihi
: 16.04.12
 
 

İktisatçı; Yatırım danışmanı; Trend takipçisi  ..