Suriye, Yugoslavya benzeri bir iç savaşa doğru

Birleşmiş Milletler verilerine göre 3500 den fazla kişinin yaşamını yitirdiği Suriye iç karışıklığı, dünyada etnik ve dini anlamda bir iç savaş-sivil savaş kaygısı yaratmaya başladı.

Çatışmalar ve gösterilerde ölenlerin dışında, adam kaçırmaların, insan boğazlamalarının yaşandığı Suriye’de Yugoslavya benzeri bir iç savaş emarelerinin görüldüğü belirtiliyor.

Muhalif olsun, hükümet yanlısı olsun iki tarafın da korkusu; kanlı , tehlikeli bir devrime doğru gidişatın olduğu ve mezhep kavgalarının giderek şiddetlendiği yönünde.

11 yıl önce, Esad rejimine karşı protesto gösterileri ile muhalefet hareketlerinin  başladığı  ve bu gün de ayaklanmaların en şiddetli olduğu Homs- Humus, Suriye’nin üçüncü büyük kenti.

Homs ya da Humus çeşitli mezheplerin birlikte yaşadığı bir şehir olması bakımından Suriye’nin de aynası. Burada Sünniler çoğunlukta. Hıritiyan ve Alevi azınlığının yanında aykırı düşünen Müslümanlar yer alıyor Humus ve çevresinde. Bazı Alevilerin ayaklanmayı desteklemelerine karşı, bir kısım Sünniler de Esad rejimine destek sağlıyor. Tüm bunlara rağmen iki taraftan da ezici bir çoğunluk isyancı gruplar içinde toplanmış görünüyor.

Humus’ta oturanların korkusu, kendilerinin tahrik ve kışkırtmalarla istemeden bir iç savaşa sürüklenmeleri.

Etnik ve dini temelli bir iç savaş korkusu hemen hemen herkesi sarmış durumda.

Korku, ister istemez insanları bir tarafta olmaya zorluyor. Halkta öldürülmek ya da kaçırılmak korkusu hakim.

Arap Birliği veya Liği’nin Başer Esad’a sunduğu plan, insan ölümlerinde düşüşe neden olduğunun gözlendiği açıklanıyor.

Muhammed Salah 54 yaşında ,  12 yıl hüküm giydiği davadan 2000 yılında tahliye olmuş bir komünist. “17 Alevi’den sonra arkasından rasgele Sünniler kaçırıldı. Kimin hangi mezhep mensubu olduğu aile kimliğinden belli. Ben, rejime muhalif biri olarak muhalifleri eleştiriyorum. Rejime muhalifiz, onu devirmeye çalışıyoruz. Ama devrimcilerin daha iyi, daha güzel alternatifleri olması ve bunun ortaya konması gerekmez mi? Eğer muhalifler rejim benzeri bir şey getireceklerse o zaman daha tehlikeli olmaz mı?”

Muhammed Salah bu konuda yalnız değil. Diğer Sünni ve Alevilerle birlikte tansiyonu düşürmeye yönelik, “Popular Solidarty Committe- Halkın Dayanışması” adında bir dernek kurmuş.

Suriye’nin  bir iç savaşa sürüklenmesi komşu ülkeleri çok etkileyeceği görüşü ileri sürülüyor. Türkiye olarak, geçmişte  Irak’ta meydana gelen olayları hatırlayacak olursak, Suriye olayından Türkiye’nin etkilenmemesi mümkün değil. İç savaş bir anlamda göç demek.

Suriye konusunda, dış kaynaklı tahrik ve kışkırtmalara aldırmadan, ulusal çıkarların ön plana alınarak Türkiye’nin yürümesi en doğru yol.

Büyük devletlerde politika, basın ya da medya ile birlikte yürütülüyor. Bunun, üzerinde durulması ve vurgulanması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum.Hüseyin Seyfi

(Suriye haberlerinde kaynak , NYTimes’den yararlanılmıştır.