Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Aralık '14

 
Kategori
İnançlar
 

Tam olarak uygularsak dine göre hayat; hayata göre de din mümkün değil

Tam olarak uygularsak dine göre hayat; hayata göre de din mümkün değil
 

Ama bu tespit insanları ümitsizliğe sevk etmemeli; zira dinin mümkün olduğu ya da gerekli olmadığı yaşam şekilleri var.

Bu gerçeğin bilinmesi bir dine bağlı ama onun gereklerini yerine getirmeyenlerin sadece “kimlik Müslüman’ı” sayılmaları bakımından önemli.

Valla Müslümanlığı savunmak için demiyorum, sadece adı Müslüman olanın kendi Müslüman değildir. Uymayanların da uyanların da haklı mazeretleri var. Uyanlar “dine göre yaşam” , uymayanlar ise “ancak bu kadar yapabiliriz” diyorlar.

“Şöyle de yapsak böyle de yapsak Müslüman sayılırız” züğürt tesellilerinin yerine herkes yaptığı olsun, kendisi olsun; bence Müslümanlığı bizzat yaşamayanlara Müslüman demeyelim ve Müslümanlığı hayat tarzı olarak seçenlerle kimlik Müslümanlarını ayıralım. Hacı gece gündüz ibadet edecek, bataklı damın kızı Aysel bar pavyon gezecek, ikisine de Müslüman diyeceğiz; olmaz öyle şey!

Yok, Allah bilirmiş, kalbimize bakarmış, boş bunlar… Dinin kuralları açık… Sadece kelime-i şahadet getirerek Müslüman olunacaksa papağanlar şahadet getirsin Müslüman olsunlar! Derdimiz “doğru dürüst Müslüman olun” değil… Bana ne, ben dinin sahibi ya da gönüllüsü değilim… Onca mücahit varken… Bu iş böyledir demek istiyorum.

Kutsal kitap emir diyor, yapabildiğin kadar demiyor… Cehennemi göze alıp belki günah işleme hakkını kullanıyorsun ve sahici Müslümanlar da “hiç değilse yine de inanç ikliminde bulunsun, belki bir gün, bir rahmetle… Diye hoşgörü gösteriyorlar belki ama gereğini yerine getirmeden Müslüman’ım demek hâşâ Allah’ı kandırmak…

Bu şekilde ne Müslüman oluyorsun ne de özlediğin hayatı yaşıyorsun… Elbette eğer herkes dinden yapabildiği kadar yapacaksa kimliğinde Müslüman yazıyorsa en günahkâra da kızamayız; çünkü belki onun yapabileceği de o kadardır…

Ben herkese Müslüman denilmesine karşıyım… İbadette öne geçip takvada yücelenler ulema tarafından ayrılmalı. “Camide yatan da Müslüman, meyhanede yatan da… Aradaki farkı Allah bilir” diyorsanız bırakın kim ne yaparsa yapsın Allah bilsin!

Ama öyle demiyorsunuz… O zaman araya çizgi çekeceğiz; bedava Müslümanlık yok. Dini uygulayan Müslümanlar açısından durum buyken “Müslüman’ım ama hayatımı da yaşamak istiyorum diyenleri de aldanıştan kurtarmak lazım. Bir “elem tere” okudun diye cennete mi gideceksin. Bir de kendine hayatı kısıtlıyorsun.

Müslümanlık içki haram diyor, içiyorsun. Kapan diyor, açıyorsun. Bir de bunları yaparken haklı olduğunu söylüyorsun. Allah affeder diyorsun. Madem Allah affediyor Taliban, IŞİD neden kelle kesiyor? Ya inan çarşaf giy, ya da inkâr et çıplak gez!

Belki sen yaşadığın hayatta haklısın. Öyleyse neden hacı hoca referansın! Bir şeyi çözmeye çalışıyorum; İslam emir mi, yapabildiğin kadar mı? Emirse IŞİD olacaksın, değilse (yapabildiğin kadarsa) bedelini ödemek şartıyla ( cehennemi göze alarak) değilse herkes yapabildiği kadar, yani Şeytan bile Müslüman’ım diyebilir! “Biraz öyle biraz böyle” dediğin zaman benim “biraz” ım da bu kadar 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..