Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '09

 
Kategori
Anılar
 

Tanıdığım üç vali

<ı>

Mesleğim gereği öğretmenlik yaptığım yıllarda birçok valilerle tanışma fırsatını buldum. Cana yakın, görevine bağlı valiler gördüm. Hayatımda hiç adını unutmadığım üç vali vardır. Bunlardan biri Mardin Valisi Celal Kayacan, Aydın Valisi rahmetli Recep Yazıcıoğlu ve şimdi yine Aydın Valisi olan Mustafa Malay. Anılarımda bu üç değerli valinin izleri vardır.

Rahmetli Recep Yazıcı oğlu’nu anlatmaya gerek yok. O bir Erzincan Valisi idi, Tokat Valisi idi, Aydın Valisi ve en son Denizli valisi iken maalesef bir trafik kazası sonucu hayata veda etti. Türkiye’nin gündeminden düşmeyen, sıra dışı bir vali idi. Gözü pek ve cesaretli bir vali idi. Romanlara konu oyan bir vali Erken geldi ve erken gittikti. Ayşe Külin’ in kaleme aldığı “ KÖPRÜ” romanında vali Recep Yazıcıoğlu ‘nun yaşam öyküsü vardır,

Mardin’in bir dağ köyünde ilkokul öğretmeni iken (1967- 1970) yılları arasında bir kan davası konusunu görüşmek üzere Köyümün ileri gelenleriyle randevu alıp Mardin’e gitmiştik. Vali beyin makamına gitmiş ve bizimle bir hayli ilgilenmişti. Sayın Celal Kayacan heyecan dolu kısa bir konuşma yaptı, öğretmenlerimiz tayınları için geliyorlar, siz ise köyde bir kan davasını halletmek için gelmişsiniz, sizi candan kutluyorum, en yakın zamanda köye gelip ilgileneceğim “demişti. Hakikaten köydeki kan davasını Vali Celal Kayacan ve ilçenin Kaymakamı ile hal yoluna koymuştuk.

Mardin Valisi daha sonra Sivas valisi oldu. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel 23 Mart 1973’te Sivas’ta vefat ettiği zaman o zaman Sivas valisi olan sayın Celal Kayacan fazlasıyla ilgilenmişti. Dirayetli sözü geçen, tutuğunu koparan bir vali idi.Sivas’a gittikten sonra bir daha görüşmemiz kısmet olmadı. Mardin’de kaldığı yıllarda birçok hizmetleri olmuştu. Mardinlilerin gönlünde iz bırakmıştı Celal Kayacan. Mardin’den ayrıldığı zaman bir şiir yazmış ve kendisine de göndermiştim. O şiirden bir iki dörtlük buraya almak istiyorum: Celal Kayacan’ı da saygıyla anıyor, o şimdilerde emekli olmalı, yaşıyorsa Allah’tan uzun ömürler ve sağlıklı günler deliyorum,

MARDİN VALİSİ

Mardin'de görevli olduğu günlerde ( 1970 ) halkın gönlünde
izbırakan Sayın Celal Kalacan'a saygılarımla.

Yine duman oldu Mardin Kalesi
Gittin de gelmedin Mardin Valisi
Babacan İnsandı Celal Kayacan
Gittin de dönmedin Mardin Valisi

Üç yıl kaldın üç gün gibi ne çıkar
Gittin gideli Kale de yas var
İnsanlar perişan, köşe, bucak kar
Gittin de gelmedin Mardin Valisi.

Okul yaptın, köprü yaptın Mardin’e
İlaç idin, her hastanın derdine
Hem bir bardak suya susadık yine
Gittin de dönmedin Mardin Valisi..

SAYIN MALAY’IN MEKTUBU

Tanıdığım üçüncü vali şimdiki Aydın Valimiz sayın Mustafa Malay’ dır.Halkı ile bütünleşen bir vali. Yerli ve ulusal basınımızda her gün mutlaka onunla ilgili yapıcı ve birleştirici bir haber okuyoruz. Şehir, ilçe. kasaba ve köylerimizi dolaşıyor, geziyor, incelemelerde bulunuyor. Köylülerle görüşüp konuşuyor, köylülerle birlikte bağdaş kurup, onlarla kahvaltı yapıp, derlerini birebir dinliyor.Cana yakın. babacan bir vali. Hele bu son günlerde ki ağaç kampanyası ile ilgili çalışmaları güven verici.Şimdi masamın üzerinde bulunan ( Söke Ekspres -19 Şubat 2008 )tarihli gazeteye bakıyorum, Didim’de öğrencilerle birlikte ağaç dikiyor.” Didim’de 2 bin fidan toprakla buluştu “haberini okuyorum, Vali Beyin elinde kürek öğrencilerle fidan dikiyor, ağacı seven bir vali. Bu ağaç dikme kampanyasına ilçe Kaymakamları ve belediye başkanları da destek veriyor.İnsana, ağaca, ormana değer veren bir vali. Bu çaba yürekten kutlanmalıdır. Türkiye çapında yapılan ağaç kampanyasına destek veriyor. Bir yazı yazıp ilçelere göndermiyor, bizzat kendisi ağaç dikme günlerine katılıyor, köylülerle, öğretmenlerle ve öğrencilerle ilgileniyor, işi bitiriyor, çalışkan ve dirayetle bir vali.

Sayın Malay vatandaşın istekleriyle, sorunlarıyla da yakından ilgileniyor. Yakın komşumuz olan Yunanistan ile ilgili vize konusunda yakın zamanda makamında kendisini ziyarete gelen Yunanistan’ın İzmir Başkonsolosu Hara Skolarikon ile görüşerek vizenin kaldırılmasını istedi. ( Söke Ekspres 27 Şubat 2008 ).Yapılan görüşmede: Aynı iklim kuşağında ve coğrafyada bulunan Yunanistan ve Türkiye’nin birbirine benzeyen iki komşu ülke olduğunu.aynı iki ülke arasında ciddi bir iş olduğunu sözlerine ekledi.Sayın Malay bir vali olarak sadece bunlarla ilgilenmiyor, Aydın yurt düzeyinde ün yapmış Aydın inciri ile de ilgilenerek yurtdışında da tanıtılması bağlamında kayda değer tanıtmalar yapıyor. Bir konuşmasında:” Dışardan gelen konuklarınıza şeker yerine, incir ikram ediniz, aydın incirini yurt genelinde tanıtalım” diyerek haklı olarak bir öneride bulunuyor..Yine bir başka haberde “ Vali Malay’dan Hasta Ziyareti “ Vali Malay, tedavi gören Aydın’ın en yaşlı Muhtarını hastanede Ziyaret etti. ( Söke Ekspres 01 Mart 2008 ).Yine gazetemiz Söke Ekspres’ ten bir haber daha :”Didim’in yol problemi Çözülüyor” haberinde Aydın - Didim- Muğla Devlet Karayolunun kalan 10 Kilometresinin tamamlanması için çalışmalara başlandı “ deniliyor. Şunu demek istiyorum, Sayın Mustafa Malay’ın boş saati yoktur, Aydın ve ilçeleri için hatta köyleri için elinden geleni yapıyor.Dur durak bilmeden bütün enerjisini Aydın için harcamaya çalışıyor.Sayın Valimize kolaylıklar ve sağlıklı günler diliyorum.Bu açıdan Aydın ilimizi böylesine babacan, halkı ile bütünleşen, halkının sorunlarını yerinde inceleyen bir valiye sahip olduğu için şanslı görüyorum.

Sayın Mustafa Malay, sanatçılara, yazarlara, şairlere de destek ve moral veriyor..En son iki kitabımı göndermiştim. “ Çanakkale İçinde Aynalı Çarşı”, “Hayatı ve Eserleriyle Umurlu’dan M. Kemal Yılmaz.” Her iki kitabımı da alan Sayın Malay, her ikisine de yanıt verdi ve yazı ile teşekkür etti. Sayın Vali Mustafa Malay’ın bana gönderdiği 10.01.2008 tarihli zarif, yürekleri ısıtan ve gönül alıcı mektubunu sizlerle de paylaşmak istiyorum, aslında Sayın Vali Mustafa Malay, bu mektubu ile sanatçılara destek yerdiği gibi bir öğretmen edasıyla da adeta ders veriyor.

Sayın valimize teşekkürlerimi sunuyorum, bu değerli mektubunu arşivimde en değerli bir armağan olarak saklayacağım; bana güç ve moral verdiler. Benim için çok değerli ve manidar bulduğum bu mektubu aynen aşağıya alıyorum:

<ı>Aydın / 10.01. 2008

<ı>Sayın Abdülkadir Güler,

<ı>

<ı>Titiz bir uğraş sonucu Aydın eski milletvekillerimizden M. Kemal YILMAZ için hazırladığınız “ Hayatı ve Eserleriyle Umurlu’ dan M .Kemal Yılmaz” isimli yapıtınızı almış bulunuyorum. Pek çok kaynağa başvurarak akıcı bir dille hazırlamış olduğunuz M. Kemal Yılmaz’ın yaşamı, kişiliği, dünya görüşü, eğitmenliği, milletvekilliği, yurtiçi, ve yurtdışı görevleri ile insan ve doğa sevgisinin işlendiği bu kitap 7’den 70’şe herkesin okuması gereken bir eserdir.

<ı>Başarıya giden yol; çalışmak, incelemek, araştırmak, bilim ve teknolojinin bütün imkânlarından yaralanmak azim ve gayretlerden geçer.

<ı>Çalışan, okuyan, araştıran düşünen, yorulduğu zaman yine okuyan ve yazan emekli bir eğitimci yazar, şair, ve araştırmacı olarak başta siz olmak üzere, eserin hazırlamasında, basımında ve yayınlanmasında emeği geçenleri kutlar, başarılarınızın davamı dileğiyle sevgi ve saygılar sunarım.

<ı>

<ı>

<ı>

<ı>Mustafa MALAY
<ı>Vali
( İmza )

İşte yürekleri ısıtan, insana değer veren bir valinin örnek davranışı. Yani siz olsanız sevinmez misiniz? Ben sevindim doğrusu.

Arşivimde yerli ve yabancı devlet adamlarının birçok mektupları vardır, İler ki yıllarda bana gelen bu zarif mektupları bir kitapta toplamayı düşünüyorum. Kalıcı ve değerli eserlerdir mektuplar.Bir yerde tarihi bir belgedir mektuplar. M. Kemal Yılmaz’ın güzel bir sözü vardır. “ Mektup ..Mektup. Mektup olsun çamurdan olsun, Var mı mektup gibisi ?.

<ı>

AĞAÇ DİKİN

Bir gün derste öğretmeni
“Birer ağaç dikin” dedi
“Benden size olsun öğüt:
Gelecekte bu ağacın
Meyvesini biçin “ dedi.

Ertesi gün bir bahçede
Kürek, kazma, çapa, elde
Çukur açtık sıra ile
Emir verdi öğretmenim
“ Fidanları dikin “ dedi.

Bizde birer fidan ektik
Toprak, gübre, suyu verdik
Yeşerince pek sevindik
Öğüt verdi öğretmenim
“ Yaşlanınca budun “ dedi.

Birkaç yılda bozkır, kıraç,
Ova, tepe, kırsal, yamaç
Baştanbaşa bin bir ağaç
Sevinmişti öğretmenim
“ Kütükleri yakın” dedi.

Yıllar sonra bir bahçede
Buluşmuştuk öğretmenle
Son kez daha vurguladı
“Ağaç, orman, hepsi sizin
Kesmeyiniz sakın “ dedi.

Herkes bunu anlamalı
Genç, ihtiyar kavramalı
Ağaç, orman, yurdun malı
Gölgesinde her ağcın
“ Soğuk sular için “ dedi.

Abdülkadir GÜLER

NOT: Bu şiir, Milli Eğitim Bakanlığı’nın onayı ile halen ilköğretim Okullarında okutulan 4.Sınıf TÜRKÇE Ders kitaplarında ( s. 63-64 ) yer almıştır. Kitap Ankara’da Koza Yayınları tarafından 1997’den bu yana yayınlamıştır.

<ı>

<ı>

<ı>

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..