Tencere dibin kara

Suriye’de rejim karşıtı muhalif gösterileri dinmiyor. 

Devlet Başkanı Başer Esad muhaliflere karşı gittikçe sertleşen tavrını, uluslar arası eleştiri ve uyarılara rağmen sürdürüyor. 

Dünya devlet yetkilileri mesajlar yayınlıyor, Suriye yönetimine kimi nasihat ediyor, kimi tehdit. 

Önceden tahmin edildiği şekilde Arap Baharı adı verilen olaylar sırası ile bölgeyi sarıyor. Suriye’den sonra sırada hangi devletlerin olacağı belli. 

Suudi Arabistan Kralı Abdullah, Suriye Devlet Başkanı’na bir mesaj göndererek, onun için iki yol bulunduğunu onlardan birini seçmesini, akıllı ve gönüllü olması gerektiğini, aksi halde kaosa sürüklenerek bitişini hazırlayacağını hatırlatarak, derhal akan kanın durmasını ve gerekli reformları yapmasını istedi. Reformların, kardeş ve hemşerilere yakışır şekilde sözde değil, özde olması gerektiğini belirtti, The Guardian yazarı Suudi Kralı’nın iyi duruş sergilediğini bu mesajının diğer bölge ülkelerine de örnek olması gerektiği şekilde yazısına devam ederken, Suudi Kralı’nın demokrasi konusunda kimseye öğreteceği bir şeyi olmadığını vurguluyor. 

“Suudi Arabistan Krallığı Arap Yarımadası’nın en büyüğü. Şeriat yasaları ile yönetiliyor. Yürütme ve yasama gücünü elinde tutan kral, bakanlar kurulunu da kendi atıyor ve bakanları istediği şekilde veto etme hakkına sahip. Ülke yönetimi ile ilgili kararlarının tamamına yakını kral ailesi tarafından alınıyor.”Ansiklopedik bilginin özü bu. 

Şimdi sormak gerekiyor, “tencere dibin kara, seninki benden kara.” 

Uluslararası dış politikaların artık saklısı gizlisi kalmadı. Konu imparatorun elinde ve iki dudağının arasında. Sen, sen ve sıradaki. Hüseyin Seyfi