Tokat Endüstri Meslek Lisesi Öğrencilerinin sorularını cevaplarken

26. Mart- 01. Nisan. 2012 tarihleri arasında her yıl geleneksel olarak kutlanan 48. Kütüphanecilik Haftası  kutlandı. Tokat Endüstri Meslek lisesi Edebiyat Öğretmeni Mustafa Coşkun’un daveti ile okula giderek 10. Ve 11. Sınıf öğrencilerine “Kitap okumanın Öğrenci Gelişimine etkileri” konulu  bir konuşma yapmıştım. Orada bana sorulan soruları cevaplamıştım  ve bir defa da burada, konuşmamızı dinleyemeyen  insanlar ile paylaşalım ki, “bilgi paylaşıldıkça çoğalır”. Diyerek sizlerle paylaşmadayım.
 

SORU-  Engelli olmak kitap okumaya engel değilmiş. Bizi aydınlattığınız için teşekkür ederim. Bize yol gösteren örnek insanlar için ne yapmalıyız? Ve onları anlamak için..(İ. Burak Özseven)

CEVAP- Engelli olmak, zihinsel engelli olmamak şartı ile kesinlikle okumaya öğrenmeye engel olmaz. Kaldı ki zihinsel engellilerin bile çok büyük kısmı  gelişebilir eğitimle. Bu yüzden “ Eğitim Her Engeli Aşar” diye  kampanyalar yapılmaktadır. Eğitimle bedensel ve hayattaki engeller aşılır demek ki.

Gençlerimiz ne yazık ki kendilerine yol gösteren insanların yanına gitmek yerine, onlardan kaçmayı tercih ederler. Bu özgüven zayıflığının işaretidir. Özgüveni yüksek insan ise çevresinin dedikodusuna bakmadan kendi görüşleri ile hareket eden ve  doğru bildiklerinin aksi ispatlanmadığı sürece doğrularını savunan  insandır. İnsan kendisinden daha bilgili insanların yanına gidecek ki o zaman gelişsin. İlk başta  o  insanları anlamasa da zamanla anlayacaktır. Ama  ilk başta anlamayan anlamak için de çaba harcamıyor belki de ilerde anlayarak güzel  dost olacağı insanlardan faydalanma fırsatını kaçırıyor. Burada sabır da önemli özgüveni olan gelişmek isteyen insan sabırlı da olmalı aynı zamanda. “Sabreden derviş muradına ermiş”  veya “ Tekkeyi bekleyen böreği yer” diye ata sözleri bizim kültürümüzden çıkan ve sabır etmenin önemini anlatan ata sözlerimizdir.

Yani bize yol gösteren insanları sevmeli, başkasının onlar hakkında ne dediğini önemsemeden  sevgimizde  sabırlı olmalıyız ki, gelişime daha yakın olalım. Sıkça bize bilgi veren seven insanları ziyarette bulunmak, onların olduğu ortamlarda  olmak bizler ile onların kaynaşmasını sağlar.

SORU- Okumanın iyi yönleri ve faydaları nelerdir?  (Bilal Merdane)

CEVAP- Okumak insanı bilgili yapar. Sabırlı yapar, konuşma güzelleşir, özgüven  elde eder okuyan insan ama gerçek manada okursa ve okuduklarını iyi analiz ederek hayatına uygularsa.

SORU- Okumak bir çok insan için neden sıkıcı oluyor?  (Burak Esin)

CEVAP- Okumak için insanın bir sebebi olmaması, sonradan okumanın önemini anlamaması ve sabırlı olmaması, çevresinde okumaya heves edenin olmaması ve okuyanı teşvik eden insanların olmaması, okuyan insanların ebeveynler tarafından sevilmemesi ve çocuklara da sevdirilmemesi onları okumaktan soğutan şeylerdir.

SORU- Sevgili abiciğim, ben kitap okumaya çok küçük yaşta başladım. Sorum şu:  Kitap okurken güzel sözleri içlerinden alır beynime  koyarım. Kitap okuyan insan ileriki hayatta ne gibi faydalar gösterir?

CEVAP- Kitap okumayı alışkanlık haline getiren, okudukları üzerine düşünen ve bunları da önyargısız olarak  faydalı olanlarını kalbine ve beynine nakşeden insan  ilerde hem güzel konuşacak, hem özgüven sahibi olacak, hem de insanlar ile ilişkileri sıkı olacağından mesleğinde kendini ifade ederek  başarılı olacak bu çocuklarına yansıyarak onun gelişmesine sebep olacaktır. Bunu ancak okumayı severek okuyan insanlar anlar.

SORU- Büyük bir kitap okurken  nasıl analiz yapıyorsunuz ? Hepsini okuduktan sonra başını unutuyoruz ( Recep Aygün-Dökmetepe Nahiyesi)

CEVAP- Bunun çaresi not almaktır. Kısa alacağımız notlar, kitap bittikten sonra  notlarımıza göz attığımızda  kitabın tamamını olmasa da büyük bölümünü hatırlamamıza sebep olur.

SORU- Derslere nasıl  çalışmalıyız? Motivasyonumuzu nasıl artırırız?  (Eyüp Yıldırım)

CEVAP- Dersi derste dinlersiniz ama gerçek manada dinlersiniz. Sonra hocanın not alın dediği yerleri not alırsınız. Akşam da evde  bu notları biraz okumak o konuyu iyi anlamanıza sebep olur. Mümkünse notları akşam da temize çekersiniz. Motivasyon da  sizi motive eden arkadaş ve öğretmenleriniz ile daha çok görüşmek ve gelişmek ile olan bir şeydir. Yani sizi motive eden insanlarla daha sık görüşme yapmalısınız. Onları ziyaret ederek, ya da rastladığınız zaman yanlarına giderek, sohbet ederek onlardan faydalanabilirsiniz..

SORU- Hayatta güzel konuşmak ne tür yerlerde insana yardımcı olur? (Recep Aygün- Dökmetepe Nahiyesi)

CEVAP- Güzel konuşan insan sözünü dinletir ve ikna etme kabiliyeti gelişir. Özgüveni artar ve güzel konuşan öğretmenlerin öğrenciler üzerine etkisi artar ve gelişir güzel konuşan insan.

SORU- Üniversiteyi kazanmayı nasıl başardınız? İşitme özrünüz var iken öğretmenleri nasıl anladınız ? Sadece ders notlarını okuyarak mı çalıştınız?

CEVAP- Öğretmenlerin derste tahtaya yazdıklarını okudum. Defterime not aldım. Sonra yanımda oturan arkadaşımın notlarını anında yazarak onları sonradan defalarca okuyarak anlamadığımı da çevreme sorarak başarıya ulaştım okulda işte..

SORU- Toplumu kitap okumaya nasıl teşvik edebiliriz?  (Recep Aygün-Dökmetepe Nahiyesi)

CEVAP- Kitap okuyarak, okuduklarımızı da  başkalarına anlatarak, sonrasında da  gücümüz oranında kitap okumayı sevenler ile kitap okumak isteyenleri kaynaştırarak  kitap okumayı sevdirebiliriz çevremize ve topluma işte.

SORU- Sizce çok gezen mi bilir? Çok okuyan mı ? (Ömer Binbaş)

CEVAP- Yapılan araştırmaların çoğu çok okuyan insanların daha çok bildiği yönünde bir sonuç çıkmaktadır ortaya.

SORU- Biraz önce anlattıklarınızda okumanın önemine  vurgu yaptınız. Yani okumaya ulaşmak için bir sır vardır. Bu sırrı çözmeyi neye borçlusunuz? ( İbrahim Öğretmen –Bitlis Gaziosmanpaşa Üniversitesi tarih öğrencisi)

CEVAP- Bunun sırrı yavaş yavaş okumayı severek, sabırla okumaya devam etmekte yatar.

SORU? Bu kadar başarılı olmanızın sebebi okumak mı ? Ailenizden hiç destek almadınız mı ?(Enes Aldırmaz)

CEVAP- Hayır  ailemde ortaokul okuyan bile ilk benim ve amca çocuklarımın arasında tek Üniversite tamamlayan gene ben oldum. Ailem beni severek destekledi ama okumak benim irademle olan bir şey.

SORU- İnsanlar okumayı niçin sevmezler? (Murat Parlak)

CEVAP- Okumayı sevmemek okulda alışkanlık olmaması, çevremizde okuyan insanların olmaması. Okuyan insanları sevmek yerine onlardan uzak kalmamız okumaya engel oluyor.

SORU- Kitap okumayı sevmeyen bir insana  nasıl bir yol izleyerek okumayı sevdirebiliriz?  Bunun etkilerineler olabilir? (Mustafa Uzun-Çamağzı Köyü)

CEVAP- Kitap okumayı sevmeyen insana güzellikleri kitaplardan öğrendiğimizi belirterek onun yanında kitap okumak ve onu kırmadan kitap okumanın öneminden bahsetmek ona kitap okuma sevgisi aşılayabiliriz.

SORU- Kitap okumayı çok seviyorsunuz. .Bunu da zaten belli ediyorsunuz. Kitap okumadan  başka ne yapıyorsunuz? Kitap okumadaki azminiz ve çabanız neden bu kadar üst düzeyde? ( Mustafa Meral)

CEVAP- Kitap okumak yanında insanları ve  evreni de okumaya gayret ediyoruz ki okumasını bilene her insan her nesne de bir kitaptır. Boş konuşan insanlardan  uzak kalınca yalnız kalmamak ve güzel şeyler öğrenmek için kitap okumaktan başka yol da bulamıyorum. Ben aynı zamanda kitap okumayı en büyük ibadet olarak görerek okumanın zevkine vardığım ve okuyarak mutlu olduğumdan okumaya devam etmekteyim. Okuyan ama gerçek manada okuyan insan bence her zaman mutlu olur.

SORU- okumakta dünya sıralamasında ÜLKEMİZ KAÇINCI SIRADA ? Türkiye okuma sıralamasında Tokat’ımızın durumu nedir? (Suat Sarıboğa)

CEVAP- Dünya kitap okuma sıralamasında  ne yazık ki ülkemiz hep gerilerde. Ancak okuma yazma oranının artması  ve zorunlu eğitimde eğitim sürelerinin artması ile bu oranda artmakta Tokat’ımızın durumu da ülkemiz gibi ülke genelinde geri sıralarda ve bu sıralamayı da siz gençler çok okuyarak ileri sıralara çıkarmak zorundasınız?

SORU- Okuma azminizi kime borçlusunuz ?(Erkan Yıldırım)

CEVAP-Okumayı her zaman bir ibadet gibi görmeye ve bunun önemine inanmaya borçluyum.

SORU- İnsan hayatta başarıyı yakalamak ve bu başarıda adını duyurmak ve güveni sağlamak için sevilmek için hangi yolları izlemelidir? ( Abdurrahman çalıca)

CEVAP- Başarıyı yakalamak için okul hayatında başarılı olmak lazım. Bu da okumayı sevmekle olur. Okumayı seven özgüveni artan insan olur.  Özgüveni artan insan sevilen ve çevresinde sözü dinlenen insan olur.

SORU- Bu kadar plan ve programı nasıl yaptınız? Özgüveninizi nasıl elde ettiniz?

CEVAP- ben aslında plan program falan yapmadım. Okumayı sevdikçe  özgüvenim arttı. Başarılarımı gördükçe ve  başarı hikayesi yani hayatta zorluklara rağmen başarılı olmuş insanların hayat hikayesini okudukça  benim özgüvenim ve okuma sevgim artmış oldu.

SORU- Okumaya olan ilginiz nasıl arttı?

CEVAP-Önce başarısız insan iken daha sonra okumayı severek başarılı olduğumu gördükçe daha çok okuyasım geldi. Anladım ki insan kitap okumak ve sabretmekle belki   zengin olmuyor ama başkasına da muhtaç olmuyor. Bu tespit ile okumaya olan ilgim artarak daha çok daha çok okumak istedim.

SORU- Sizin hayatınız kütüphanede çalışmakla beraber kitaplar arasında geçmiş. Bugüne kadar okuduğunuz en çok iz bırakan kitap hangisidir? (Mustafa Hasan Eğlen)

CEVAP- Çocukluğumdan beri okuduğum kitaplar içinde en çok sevdiğim Roman Huzur Sokağı olmuştur. Bugün bile okunan bu romanda  insanın mutluluğunun ne ile olduğu anlatılmaktadır .Bir İstanbul mahallesinde geçen bu romanı halen unutmadım. Kuran mealleri ve siyer kitapları da en çok okuduğum kitaplar arsında. Muhammed Bozdağ ve Doğan Cüceloğlu kitapları birkaç kez ve not alarak okuduğum kitaplar olmuştur.

Hepinize hayatta, mesleğinizde, okumak aşkınızda ve ev yaşantınızda başarılar diliyorum.

TURAN YALÇIN-TOKAT