Toplumun doktorları

Zaman zaman toplum içinde çeşitli sorumluluklar alıyoruz. Sosyal sorumluluk olarak mecbur kalıyoruz.

Bir şekilde olaya müdahil olmak zorunda kalıyoruz. Toplumda ki etkinliğimizin gücüne göre rolümüzü yerine getiriyoruz.

Toplumun sağlıklı iletişimine katkıda bulunabilme şansı doğduğunda vazifeden kaçmaz bu tür insanlar.

İşlerimizi sadakate dayalı olarak yapmalıyız. Sözümüzün gücünü kullanırız bazen. Bazen kariyerimizi, bazen de paramızı.

Toplumumuzun hayrına yapılacak hizmetlerde, görevlerde, çalışmalarda üzerimize tevdi edilen vazifelerden sıyrılmayı düşünmeyiz.

İnsanlar arası ilişkilerimizin devam etmesi için barışçıl olmalıyız. İnsanların toplum nezdinde ki yeri oldukça her konuda olduğu gibi aktivite gerçekleştirmede de önem taşır.

Toplumun nezdinde varlıktan derken, işin maddi boyutundan öte, daha çok etkin olma rolü önemlidir. Bazılarımızın varlığı bilgidir.

Bazılarımızın ki ikna gücüdür. Bazılarımızınki ise paylaşımcı olmaktır. Arabulmayı becerenlerimiz olur.

Kendi aralarında nizalaşan kişiler birbirlerini görmezler. Küserler kendi aralarında. Sadece kendileri etkilenmezler, çevreleri de etkilenirler.

Gücenirler konuşmazlar. Konuşmak isteseler de kendi aralarında ki kırgınlığı giderecek kişiye ihtiyaç vardır. Arayı bulacak kişi veya kişilere ihtiyaç duyarız.

Bir türlü ikisi arasında iletişim kurmayı beceremezler. Öfkeden, sinirden. İletişim kurmamız için arada mutlak surette arayı bulan kişilere ihtiyacımız vardır.

Hepimizin başınıza böyle konular gelmiştir. Kendi başınıza gelmemişse bile çevrenizden birileri yaşamıştır.

Bazen öyle oluyor ki, iki kardeş aynı bahçede olmalarına rağmen dargın oluyorlar. Aynı bahçede iki kardeş dargın olunca, diğer kardeşleri birbirlerine ikisinden birine giderlerken mutlaka çekinirler.

Kardeşlerinin aynı bahçede dargın olması hasebiyle ikisinin yanına da aynı anda bulunmaları mümkün değildir.

Mutlaka birinin yanına önce varacak, diğerinin yanına sonra varacak. İnsan aynı anda ikisinin yanında bulunması mümkün değildir.

İşte burada iki kardeşin arasını bulmak o yörede bulunan sözü dinlenir insan bulunması gerekiyor. Kendi aralarında köprüleri atmışlar.

İnsanların dilini anlayan problemleri çözen, halleden, böyle insanlar toplumda vardır. Bu tür insanların temel gayesi iki kardeşin arasını bularak dargınlıklarını gidermeliktir.

Böyle tatsız olayları sonlandırmaktır idealleri.

Çektiği zahmetin, harcadığı zamanın, karşılığında beklentisi sadece toplumun kanayan yarasını sarmaktır.

Bu tür arabulmayı herkes beceremez. Okulu yoktur. Kursu yoktur, bu etkinlik var olanı kullanarak insanlara faydalı olma yönüne kullandıkça gelişir.

Biraz irsi olabilir. Geçmişte dedesi bu tür etkinlikte bulunan torununda dedesinden gördüklerinden modeller. İnsan gördüğünü ve yaşadığını daha iyi kavrar.

Başarısız olduğunda hemen pes etmeden tecrübe olarak kabul edip daha donanımlı olma yönünü geliştirmelidir.

Gün geçtikçe kendisini geliştirir. Bir kere niyeti iyi olduğundan Allah mahcup etmez. Allah yardımcı olur.

İnsanların başarıları sadece parayla ölçülmez. Paranın gerekli olduğu yerler vardır. Bilginin etkili olduğu sahalar vardır. Öyle insanlar vardır ki, ismi söylenilince mutlaka olumlu düşünülür kesinlikle himmeti toplumdur. Varı da yoğu da toplum içindir. Çalışmalarının gayesi birleştiriciliktir. Öyle kendi için yaşamaz bu insanlar. Tüm toplumun mutluluğu için yaşar.

Ayrılıkları sonlandırmak, birlik beraberliği sağlamaktır.