Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '07

 
Kategori
Trafik
 

Trafik canavarını biz yaratıyoruz

Türkiye’nin belli başlı yerleri vardır ki, buralarda araçlar ya şarampola yuvarlanır, ya da kafa kafaya gelirler. Yine öyle yerler vardır ki, sürücüler adım adım gider ve kaza asla olmaz. Buralar doğal yerlerdir. Olan kazalar da, dikkatsizlikten olur ve doğal karşılanır.

Bir de, kendimizin yarattığı canavar vardır. Buna “ trafik canavarı” deniyor. Aslında, canavar olan bizleriz. Biz insanlarız. Araç kullanmanın, yolda gitmenin, yürümenin kuralları vardır. Uzmanlar, yıllarca kafa yormuşlar, en iyisi, en kazasızı olsun diye, zaman zaman da değiştirerek kurallar ortaya koymuşlar. Okul öncesinden bu kurallar öğretilmeye özen gösterilmiş; eğitimin her safhasında bunlar tekrar edilmiş.

Bunları öğrenmekle iş bitiyor mu? Hayır. Sürücü olacak kişi, kullanacağı araca göre kurslara, okullara gider, “kullanabilir belge”sini alır. O, hangi durumlarda canavar olabileceğini, hangi şartlarda, ortamlarda, masum insanların azraili olabileceğini öğrenir. Ve ona, okulda , kurslarda bu canavarın olmaması öğretilir. Sonuçta, ellerine bir belge verirler. “Haydı direksiyonun başına geç “ derler. Genelde, ehliyeti alanlar, dikkatli, sabırlı, inançlı ve saygılıdırlar. Kendini koruduğu gibi, başkalarına da zarar vermeyecek kadar dikkatlidirler.

Bazıları vardır, saygısızdır, dikkatsizdir, sarhoştur, kuralları ben koyarım havasındadır, sabırsızdırlar, sürati seven canavarlardır. Bunlar her an kaza yapar, canına, malına , başkasına sık sık zarar verirler. Burada, trafiğin ne suçu var, suçlu ortada iken.

Bitti mi? Hayır. Yol. Eskiden, asfalt yollar yoktu. Şose, taş, toprak yollar vardı, dar yollardı. Karda, yağmurda, heleyan ve sellerde sık sık bozulurlardı. Bugünkü kadar da işaret , ikaz, ve ışıklı uyarı cihazları yoktu. Buna rağmen, trafik kazaları çok nadirdi. Olanların da nedeni bozuk yollardı.

Şimdi ise, yollar asfalt, geniş, her çeşit uyarı levhaları, işaretleri, ışıkları, radarlar, trafik polisleri, trafik jandarmaları bulunuyor. Kimler için ve neden? Tabiî ki, canlılar için, can için, maddiyat için. Bütün bu çabalara da trafik deniyor.

Acaba her bölge, her yer, her kavşak aynı olanaktan yararlanıyor mu? Maalesef. Bu işle uğraşan bazı yöneticilerin ihmalleri kötü sonuçlar vermektedir. Bunlar da bir çeşit canavar. Devlet görevlileri. Kazalar olmasın diye tedbir alınması istenen ve her ay maaş alan yöneticiler.

Ben 10 senedir Bodrum’dayım. Burası, karadan, tek yerden giriş yapılan, turistik yerleşim bölgesidir. Yaz aylarında, nüfus bir milyonu geçmektedir.

Son 7-8 senedir, buranın kara yoluna gösterilen özen dikkate değer. Uçakların inmesini dahi karşılayacak genişlikte ve asfalt. Her yıl da devamlı bakım görmektedir. Gerekli ikaz işaretleri ve levhaları, sık sık görevli trafik polisi ve jandarması da kontrollere çıkmaktadırlar.

Bütün bu olumlu çalışmalara rağmen, bir, dört yol kavşaği vardır ki, tam bir canavar. Torba kavşağı. Bodrumdan geliş, inişli. Güvercinlikten Bodruma geliş istikameti de inişli. Torba’ dan geliş, karşısından Yalı Çiftliği’ne gidiş düz arazi. Yani kavşak noktası çukurda. Bodrumdan ve Güvercinlikten gelen vasıtalar, kavşaktan sonra rampaya vuracakları için, kavşağın sıfır noktasına inişleri çok süratlı olmaktadır. Sürücülerin, “ kavşakta dururum” gibi düşünceleri yoktur. Çünkü anayoldadırlar. Durmayı tali yoldakiler, Torba ve Yalı çiftliğinden gelenler veya Torba’ya, Yalı Çiftliğine dönecekler düşünsün diye düşünürler.Bu nedenledir ki, kaza kaçınılmazdır. Nedeni mi? Bu korkunç kavşakta trafik ikaz ışıkları yoktur. Bir ara vardı. Ne hikmetse, sonradan bu ışıkları, bazı canavarlar kaldırdı. Bu sorumsuzca davranış nedeniyle, son 6 yıl içinde, bu kavşak 113 can aldı. Ortalama, ayda 18 – 19 kişi, bir ihmal sonucu can vermektedir.

Son olarak da, 4 gün önce, müzisyen ve oyuncu olan, Barış Akarsu’ yun da içinde bulunduğu ve iki genç kızın , “ Bugün 4 Temmuz 2007 Çarşamba, saat: 23, 15 de TV den yapılan duyuru ile biraz önce öğrendiğim “ ve Barış’ında öldüğü kaza.

Kaza ile eleştiri yapmak benim değil, adaletin işi. Ama ben şunu soruyorum. “Orada neden ışık yok?” Yaz aylarında milyonun üstünde nüfusu olan ve tek girişi bulunan o kavşakta neden ışık yok? Hangi mantık, hangi canavar o ışıkları kaldırttı?

Torba kavşağına bundan sonra da Barış’ları kaybetmemek için, hemen ışıkların monte edilmesi gerekmektedir.

Torba kavşağı gibi ihmale uğramış olan kavşaklar varsa, gerekli tedbirlerin alınması için, yörelerin idarecilerini, göreve çağırıyorum.

Ülkemizdeki tüm trafik kurbanlarına Allah'tan rahmet diliyorum.

 
Toplam blog
: 27
: 6561
Kayıt tarihi
: 15.02.07
 
 

20.10.1934 Rize doğumluyum. İlkokulu Artvin ve Rize'de, ortaokulu Erzincan ve Ulukışla'da, öğretmen ..