Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Kasım '14

 
Kategori
Futbol
 

Türkiye-Brezilya maçı, futbol emperyalizmi, çuval ve ötesi!

Türkiye-Brezilya maçı, futbol emperyalizmi, çuval ve ötesi!
 

internetten alınmıştır


Futbol bir dünya sporu ise Brezilya da "futbolun dünyası"dır. Dünyada az çok futbolla ilgili olup da bu gerçeği kabullenmeyecek kişiye kısaca "budala" diyip geçebilirsiniz.

Dün akşam elli sekiz yıl sonra Brezilya ile bizim Milli Takım özel maç yaptı...Sonuç yukardaki budala tanımına uymayan herkes için hiç de sürpriz olmadı...Brezilya maçı 4-0 kazandı.

Bu maçta ortaya çıkan ne Brezilya'nın dünya futbolunun "efendisi" olduğu gerçeği ne de bizim takımın Brezilya'ya rakip olmak için daha çok fırın ekmek yemesi gereğidir.

Türkiye-Brezilya maçında ortaya çıkan gerçek futbol emperyalizmi'nin teslim aldığı "seyirci" gerçeğidir.

Kadıköy stadını dolduran binlerce Türk seyircinin Brezilya'lıların her zaman gördüğümüz "ayak oyunları" karşısında mest olup onları alkışa tutması, buna karşılık kendi takımını yuhalaması FUTBOL EMPERYALİZMİ'nin tipik görüntüsü oldu.

Fatih Terim'in de isyanını içine gömerek söylediği gibi, Brezilyanın "futbol emperyalisti" oyuncularını alkışlayabilirsiniz; biz özel maçta hatta bir iyi ev sahipliği örneğidir bu...

Amma ve lakin kendi oyuncularınızı yuhalamanızın manası nedir?...Güya futbol seyircisi olan bu binlerce genç ne bekliyordu ki, daha ilk golü yedikten itibaran protestolara başladı!!!

Demek ki, KÜLTÜR EMPERYALİZMİ nasıl gençliği başkalarının hayranı yapıyor kendi milli kimliğinden uzaklaştırıyorsa, FUTBOL EMPERYALİZMİ ondan aşağı kalmıyor.

Elbette, Brezilya gibi hiç bir alanda "Süper güç" olmamış bir ülkenin futbol alanında "Süper güç" olmasına öykünmek,onlardan örnek almak iyi bir şeydir.

Ancak, Brezilya'ya olan takdir ve hayranlık sizin kendinize nefret ve yuhalama olarak aksediyorsa burada ciddi bir sorun var demektir.

Birilerinin Türkiye'nin "milli" olan her şeyine karşı pompaladığı nefret, böyle futbol sahalarına da yansıyor demek ki...

Türkiye, ekonomi,kültür,siyaset gibi tüm alanlarda olduğu gibi spor(özellikle de futbol) alanında da büyümeli ve dünyanın sayılı ülkelerinden olmalıdır.

Hepimizin arzusu budur elbet...Ancak, bu arzu aynı zamanda bir sorumluluğu ve milli olana sahip çıkmayı da gerekli kılar.

Ne kadar eksikli olursa olsun sizin olana sahip çıkmalı, onu desteklemeli ve hele hele asla gençlerin iştiyakını kırıcı olmamalısınız...

Futbol dışı bir örnekle ne demek istediğimi pekiştirmeye çalışayım:

1940'lı yıllarda Kayseride uçak üretilmekteyken, Amerika'nın "siz fabrikayı kapatın biz size daha ucuza uçak verelim" teklifini kabul eden o günün Hükumeti Türkiye'nin sanayileşmesini ta o zaman boğazlamıştır.

Eğer, bu teklife  "hayır, daha pahalı da olsa kendimiz üretir, kendimiz geliştiririz" denseydi ve  gereği yerine getirilseydi belki de kendi uçak sanayimiz olacaktı bugün.

Emperyalizmin milli değerleri nasıl kurutttuğuna dair verecek örnek çoktur da bunları sayıp dökmeye gerek yok.

Dünkü maçta, ne yazik ki futbol seyircisi gençliğimizin "MİLLİ" olana karşı saygısı kalmadığının bir örneğini izledik.

Burada emperyalist Amerika değil de Brezilya'ydı...Ne fark eder, önemli olan emperyalistin kim olduğu değil, bizim "kim olduğumuz"un farkında olup olmadığımızdır.

Eminönünde Amerikalı askerin başına çuval geçiren  "genç" aynı günün akşamı Brezilya karşısında kendi "Milli Takımı"nı yuhalıyorsa burada ciddi bir sapma olduğu gözleniyor.

Belki de yıllar sonra yeniden, "Yerli malı Türkün malı herkes ona saygı duymalı" sloganını öğretmeliyiz gençliğimize...

Eğer, işi anlamsız ve kuru bir"milliyetçilik"e dönüştürmezseniz "milli" olana sahıp çıkmak kötü bir şey değildir..Aksine,bir milletin geleceği için zorunlu bir duygudur.

Bugün, küresel emperyal güçlerin ekonomi ve siyasette "oyun alanları'ndan biri olmuş Brezilya kendiliğinden futbol emperyali olduysa ne ala!

Emperyal olmak da iyi bir şeydir; eğer "emperyalist" olmazsanız. Ne var ki, her şeyden önce, milli olmayı bilmelisiniz.

İnşallah biz de yakında emperyalist değilse bile "EMPERYAL DEVLET" oluruz, tıpkı eskiden olduğu gibi...

Hem de, iktisadi,siyasi, kültürel ve FUTBOL gibi tüm alanlarda...Ama önce bunları başarcak gençliği yetiştirmek zorundayız!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..