Ürün Geliştirme- Cips

Yanıp kavrulduğumuz şu sıcak günlerde itiraf edin ki klimalı ortamlar en çok sevdiğiniz yerler haline geliyor. Hal böyle olunca da dışarda işiniz varsa, hadi bir su içeyim bir kendime geleyim diye direk klimalı bir yere giriş yapıyorsunuz. İhtiyaçlarınızı da almak üzere girmiş olduğunuz yerde mesele sadece ihtiyaçla kalmayıp güzel yerlere de gidebiliyor. Nasıl mı? Farklı ürün çeşitleriyle karşılaşmak benim için en güzel şeylerden biri. Sonrasında da araştırarak bunu geliştiriyorum ve bir kez daha “ Öğrenmenin sonu yok.”  cümlemi kanıtlıyorum. Ben sadece  “Aa şu da neymiş, bir inceleyeyim. “ diye düşünürken baktım ki gıda sektörüne farklı bir soluk gelmiş yine.

Şu alışılmışın dışında üretimlere bayılıyorum, biliyorsunuz.  Sağlık, kalori veya başka açıdan bahsetmiyorum, “ Farklılık” kelimesi üzerine yoğunlaşarak yeni ürün üretiminden bahsediyorum. Bir konuyu bir çok yönden ele alıp saatlerce konuşup sayfalarca yazabiliriz. Önemli olan hangi yönden ele aldığın? Tüm bu düşüncelerin içindeyken karşılaştığım gıda ürününü görünce, “ Yok artık hiç daha önce böylesini görmedim duymadım. “ dedim.  O hepimizin tükettiği cipsler. Buraya kadar normal, çeşitlerini de yıllardır az çok bilirsiniz. Ya kendiniz, ya çocuğunuzdan. Hiç bilmesen torunun öğretir, gerçek bu. Gelelim beni şaşırtan cips çeşitlerine,  kurutulmuş domates ve fesleğenli. Haydaa çok hoş, bu tadı biz severiz toplum olarak. Fırınlanmış halde bizlere ulaşıyormuş bu tat. İkincisi sirke aromalı, e sirke severler de bunu merak eder eminim görünce onlar da şaşırmıştır. En çok şaşırtan iki tane çeşide geliyorum.  “İzmir tulum peyniri tadında. “ Görünce dedim ki ben mi yanlış okuyorum, tulum peynirini çok sevenlerden biriyim, bu tadı cipsle birleştirmek nerden geldi aklına sevgili üretici? Bir diğeri ise et severlerin gözdesi olmaya aday. “ Yoğurtlu kebap tadında. “ Aynen yanlış duymadınız, tek kebap tadı değil yoğurt tadı da var yanında. Bu da raflarda görünce öyle bakıp bırakılmayacak cinsten bir çeşit olmuş. Hatta şuan ikisi arasında tüketiciden beklenen bir seçim de söz konusuymuş. En başta söylediğim gibi, şuan ele aldığımız konu sektördeki yeni ürün gelişimi ve bu üretim fazlasıyla örnek olmuş.

Hep söylerim, gıda piyasası böyle yeni ürünlerle ve Ar-ge çalışmalarıyla ayakta durur ve canlılığını korur. Rekabet artar ve en önemlisi tüketici de önemsendiğini hisseder. Bu durum üreticilerin yerinde saymadığına ve biz tüketiciler ve kendi kaliteleri için çaba gösterdiklerinin en belirgin göstergesi. Bizlere düşen görev ise bu yenilikleri, farklı haberleri takip edip, her şeyin farkında olarak tüketici bilincine ulaşmak.

  Sağlıkla Kalın!

Not: “ İzmir tulumunu nereye koysan orası güzel.”

Gıda Mühendisi

Nermin Özge BİLGE