Uyandım birden seninle, gece üçü bile bulmamış

Alışkanlık işte tatil bile olsa zınk diye açıldı gözlerim. Elim tv kumandasına gitti, gözü kapalı bir müzik kanalı açıp bastım düğmeye. Odam hoş bir melodi ile doldu. Şöyle diyordu şarkıda.

Uyandım birden seninle, gece üçü bile bulmamış.
Bir bulut durdu gözümde hasret bize uymamış.

kalp kalbe karşı derler, sende üzüldün mü?
Ay bile çeker gider geceyi beni hiç düşündü mü?

Ferhat Göçer ve Aslı Güngör düeti...Müthiş söylüyorlar, tam sabah şarkısı on ikiden vuruyor.

Kalktım, ocağa çayı koydum. Pencereden dışarıya baktım. Masmavi bir gökyüzü ve sıcacık ışığını penceremden bana kadar ulaştıran o muhteşem güneş.

Açtım pencereyi, bahar doldu içeri üzerinde ki kırağının erimesi sonucu pırlantalarla bezenmişcesine pırıltılar saçan binbir çeşit yeşil bitkiler ve bahar sevincini erkenden yaşatan papatyalar.

Dayanamadım çıktım dışarı, yan bahçeden sıcak bir günaydın aldım. Yemyeşil her taraf. köpekler Pako ve Haydut uzanmış çimenler üzerine güneşe karşı durmuş tembellik yapıyorlar.

Kahvaltı sofram daha artistik olsun diye bir demet papatya topladım kendimi şımartacağım ya...

Hep isterdim yeşile doğru bir yerde yaşıyayım, çiçekler toplayayım. Hep isterdim çevremden hadi pikniğe gidelim, diye. Yeterince etkili söylememişim sanırım, bir türlü kısmet olmadı.

O zaman bende kırları kendime getirdim. Bunun için sadece kapıya çıkıp birkaç adım atmam yeterli.

Tabiatın cömert davrandığı yemyeşil bir bahçe at bir kilim yere (yerler hafif ıslak, kilimsiz olmaz aman) uzan başını çevir papatya göz kırpsın, karıncanın şimdiden kış hazırlığına hazırlanışını izle. Bırak gezinsin güneş tüm hücrelerinde. Oksijen dolsun ciğerlerine. Çıkar çoraplarını bas toprağa aksın tüm olumsuzluklar.

Koca popolarını sallıyarak dolanan tavukların peşinden koş horoz amca gelip sana kafa tutsun.

Ve tanrıya şükret bu güzel pazar gününü sana yaşattığı için. Kırları istiyordun al sana özel bir kır. Yat yuvarlan limon topla greyfurt mandalin topla. İlerdeki sahipsiz bahçeden bir portakal al göz hakkı diye.

Bırak nergisleri o başkasının hakkı. Bir hafta masanı süsledi bir demeti.

Heyyy yaşamak ne güzel şey be kardeşim. Sevgi ile mutlu pazarlara.

Davetliyim a dostlar aşure kaynayacak kardeşim Ayşenin evinde, aşure anıları ballandırmalı o sonra. Ne yapıp edin bir yerlerde aşure yeyin yoksa ben anlatınca aman diyim kaşınız gözünüze bir şey olur sebebi ben olmayayım. Mutlu güzel bir gün dilerim.