Uygar-Barbar Melezlemeleri 2

Şu anda sürmekte olan ve geleceği etkileyecek olan, göçlerle ortaya çıkan, kültür melezlemelerinden örnekleri irdeleyeceğiz:

Şu anda 4 çeşit kültür buluşması var:

Bir: Almanya gibi ülkelerin 2. Dünya Savaşı ertesinde, yetişkin erkek, yani işgücü eksikliği nedeniyle, bizim Alamancılar’ı ithal etmesi.

İki: AB’de bireysel özgürlüklerini kullanan özellikle kadınlar nedeniyle, çocuk doğumunun ölüm sayısının altına düşmesi nedeniyle, yeni oluşmakta olan nüfus eksilmesini gelecekte karşılamak için, şimdi veya gelecekte alınacak göçler.

Üç: ABD gibi, taze, paralı, zeki, bilgili nüfusa hala gereksinim duyduğunu, yani onları bedavaya satın alabileceğini sanan ülkelerin aldığı gç ki ABD için bu yılda 3 milyon kişi (toplam nüfus 300 milyon).

Dört: Savaş ve açlık gibi nedenlerle, 3. Dünya’dan 1. Dünya’ya göç edenler ki yalnızca Türkiye’den yılda 250.000 kişi transit geçiyor.

Beş: Çok küçük bir azınlık olmalarına karşın entellektüeller. Genelde eski sömürgesi oldukları ülkeye, dillerini bildikleri için, göç ettikleri için baştan ikilemli bir konumdalar.

Bunlardan örnekleri irdeleyelim:

Bir: Bizim Alamancılar, 4 kuşakta Alman olmadıkları gibi, Almanca’ya yeni (Türkçe kökenli) sözcükler sokmak ve cumhurbaşkanlığı sarayı karşısında mangal yakmak gibi, gayet ‘barbarca’ davranışlarında 50 yıldır ısrarlılar. Bu koşullarda İstanbul’u mahfetmelerine şaşmamak gerek.

İki: Bir’deki durum nedeniyle, AB kuşkulu ve ikircikli durumda. Yeni göç almasalar, hem genç işgücü olmayacak, hem de zaten yasadışı yollarla gelecekler; alsalar, genç kuşak vatandaşları işsiz kalacak, çünkü yeni gelenler neredeyse bedavaya (ayda 50 dolara / 35 avroya) çalışacak.

Üç: Çok yakın bir zamanda, ABD’de beyaz nüfus azınlık durumuna düşecek. ABD’deki ve AB’deki yağmalama olaylarına bakılırsa, bu ‘çoğunluk karakafalar’ın rahat duracağını düşünmek fazla iyimserlik olur. ABD tarihi desen, İtalyan mafyası, Hispanik mafyası ile dolu.

Dört: Bizim kaçak Alamancılar’ın sebat eden bölümünün olağan yollarla gidenlerle aynı sonuca ulaşmasına bakarak, bu yasadışı göçmenlerin, baştan makul koşulları (peşin parayı) salamak önkoşuluyla, diğerlerinden farklı olmayabileceğini kestirebiliriz. Ancak, şu anda özellikle İtalya’da gettonun ötesinde bir durumdalar. Ülkeye giriyorlar. Dil yok, vasıf yok, para yok, anında kriminal oluyorlar (bakınız ‘Suç’ kitabı, NTV Yayınları).

Beş: Entellektüellerin birinci / yaşlı kuşağı kültürel olarak asimile olurken (geldikleri değil, gittikleri kültürü / dili benimseyerek), sonraki kuşaklar tüketim toplumuna angaje olarak, başka yollardan asimile oluyorlar.

Toplam panoramaya bakılırsa:

Japonya dışındaki G-8 ülkeleri, bu belaya gırtlağına dek batmış durumda, Rusya bile.

Toplam nüfusun % 5-10’u göçmen. Bunların kendi mahalleleri var ve o ülkenin vatandaşları oralara gelemiyorlar.

Ancak bunlar er geç ayrışacaklar. Alamancılar nasıl ayrıştı? Kalan çekirdek 1 milyonun 600.000’i alman vatandaşlığı aldı. 3 milyonun geriye kalanı ne Türkiye’de, ne de Almanya’da rahat edemiyorlar.

Uygarların barbarları asimilasyonu var ama daha çok da barbarların uygarları asimilasyonu var. Oran, yukarıdaki % 20-80 gibidir denebilir.

Durum ancak uzun vadede değişecek. Bugün ABD’de ana dli İtalyanca olan kalmadı, en çok 3 kuşakta. 1 kuşakta bu olmuyor tabii ki, Alamancılar gibi.

Halkım olan Tatarlar’ın dünyada Dobruca-Bulgaristan / Romanya, Kırım-Ukrayna, Tataristan ve Türkiye’de yoğunlaşıp, bunların birbirinden kopmuş toplumlar olması gibi, aynı zamanda farklı ülkelerdeki Museviler gibi bu melezlemeler, yeni bir kültürel novum ya kurmuyor, ya da çok çok nadir olarak kuruyor ki bu melezlemelerin tamamına yakınının işlevsiz olduğu tümevarımsal savıyla örtüşüyor.

Ancak burada vade önemli, tam bir melezleme 500 yıl alabiliyor. Türkler Anadolu’ya resmen 1071’de girdi, bugünkü sınırıyla Anadolu’nun tamamını ancak 1650’lerde alabildi. ABD 1776’da kuruldu ama şu andaki alanının belki 1/7’si ile. Topraklarında güneş batmayan imparatorlukumsu bir şey olabilmesi 2000’leri buldu, hızı kesilmezse bilahare yoluna devam decek. Tabii kimse, YMCA olmayan bir ülke hayal edemiyor henüz ki o da olacak. Ancak ABD, tarihinde gerçekten Yanki olan hiçbirşey yaratamadı, Roma gibi (bir tek caz deniyor ama o da YMCA veya evangelist ‘neo-con’ değil).

Tüm bunların nedeni, şu anda gerçekte zirve uygarlık olmamasında. AB 1945’ten beridir sinmiş durumda, ABD geleneği devralamamış durumda. bu uygun / boş koşullarda, tıpkı Anadolu’ya girdiğimiz gibi, dünya sahnesine girebilirdik ama ayakçı vassal olmayı seçtik.

Sonuç?

Fermentasyon sürüyor. Barbarlık kokusu da artarak sürüyor.