Yabancı Doktor Meselesi I: Türkiye'de Hekim İhtiyacı var mı?

Bugünlerde Sağlık Bakanlığı merkez ve taşra kadrolarında, ihtiyaca ve işin özelliğine göre, vatandaşlık şartı aramaksızın yabancı uzman görevlendirmeye hazırlanıyor

Türkiye’de de halen doktor sayısının yeterli olup olmadığı konusunda bir fikir birliği sağlanamamıştır.

Tabipler Birliği 'hekime ihtiyaç yoktur' diyor.

Sağlık Bakanlığı “vardır.” diyor.

Bana göre, önce Türkiye’nin yabancı ya da yerli doktor diye bir ayrımı yapmaksızın, gerçekten sağlık sorunlarının çözümünde nicelik olarak hekime ihtiyaç var mı, buna bir cevap vermek gerekir.

Şu anda 113 bin civarında bir hekim olduğu söyleniyor.

Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de 2005 yılında 102.500 doktor bulunmaktadır ve bunlardan 30.000’i fiilen çalışan pratisyen hekimlerdir. Aile hekimliği sisteminde her 3.000 kişiye bir aile hekimi gerektiğine göre sistem için yaklaşık 24.000 pratisyen hekim yeterli olacaktır. Sonuçta mevcut doktor sayısı bakanlık tarafından gereksinim duyulan aile hekimi sayısını karşılamaya yeterlidir. Bu görüşe göre her yıl yaklaşık 4.500 doktorun mezun olduğu da düşünülürse, kurgulanmaya çalışan sistem açısından ülkedeki doktor sayısı yeterli, hatta fazladır.

Aurıca bu sayı daha da artacaktır. Çünkü Türkiye’de tıp fakültelerinin sayısı 2006’dan 2008’e de 50’den 66’ya; 2008’den 2010’a 66’dan 77’ye çıkmıştır. Tıp fakültesi açma hızı açısından, dünyada birinci sıradayız. Kalite dersen pek yok. Bu konuda geçen hafta iki blog yazmıştım ilgilenen okuyabilir.

http://blog.milliyet.com.tr/Dunya_universiteler_siralamasinda_neden_sonlardayiz_/Blog/?BlogNo=323295

http://blog.milliyet.com.tr/Dunya_Universiteler_Siralamasinda_yine_cuvalladik__Ilk_500_de__ilk_1000de_Istanbul_Universitesi_yok/Blog/?BlogNo=322194

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre de Türkiye Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi’ndeki 52 ülke arasında da 1.000 kişiye düşen doktor ve hemşire sayısı en az olan ülkelerdendir. Ayrıca sağlık personelinin coğrafi dağılımı da çok eşitsizdir. Bu dağılımda eşitsizlik en çok uzman doktorların dağılımında görülmektedir.

1985 yılından önce uzman doktor sayısı genel pratisyenlerin sayısından iki kat daha fazlaydı. Ancak tıp fakültelerine kabul edilen öğrenci sayısı 1990’lar boyunca artırılırken, aynı zaman zarfında uzmanlığa kabul edilen doktor sayısının sabit kalması nedeniyle genel pratisyen ve uzman doktor sayısı arasındaki fark oldukça azalmıştır.

Türkiye’nin coğrafi bölgelerine göre bir doktora düşen nüfus miktarına bakıldığında, 2006 yılı verilerine göre Ege Bölgesi bir doktora 772 kişi ile en iyi durumda olan, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ise bir doktora düşen 1.226 kişi ile en kötü durumda olan bölgedir.

2006 yılı itibariyle bölge sıralamasında en iyi ikinci bölge olan İç Anadolu Bölgesi’ndeki Ankara’da doktor başına 286 nüfus düşerken, aynı bölgede bulunan Yozgat’ta doktor başına düşen nüfus miktarı 1.127 kişidir.

Şu anda Türkiye’de 1400 beyin cerrahı var. Ama Bakanlığın söylediği gibi Avrupa rakamlarını örnek alacak olursak 700 beyin cerrahı yeterlidir Türkiye’de. Ama bunun iki katı beyin cerrahı var.

Gelişmiş ülkeler yabancı doktor kullanıyor olabilirler, ama oralara bu doktorlar genelde eğitim amacıyla gitmektedir.

Eğitimlerinden sonra orada kalmaktadırlar.

Yabancı doktor istihdam politikasının başlıca sakıncası bu doktorların mesleki yeterliliğinin değerlendirilmesidir. Bunu başka bir blogda yazabiliriz.

Türkiye'ye Avrupa'dan, Amerika'dan doktor geleceğini sanmıyorum.

Gelenler ya Türk cumhuriyetlerinden, ya da gelişmemiş ülkelerdeki üniversitelerden mezun olanlar olacaktır.

İhşallah ülkemiz kalitesiz doktorlar cenneti olmaz.

Çünkü doktor hatasının sonu kalıcı sakatlık ve ölümdür.

Sık kullanılan bir deyim vardır, “doktorun hatasını toprak temizler” denir. Böyle durumlar temenni ederim olmaz.

Bu uygulamanın sakıncası ile ilgili blogu okumak isteyenler şu linki tıklayabilirler

http://blog.milliyet.com.tr/Yabanci_Doktor_Meselesi_II__Yabanci_Doktorun_Yeterliligi_Nasil_Degerlendirilecek/Blog/?BlogNo=325110