Yanlış yol

Gerek gerçek anlamda, gerekse sosyal anlamda izlediğiniz yol eğer yanlış yerlere gidiyorsa.

Önce bir durup etrafa bakmak, sonrada ne tarafa gidilmesinin daha dogru olduğuna karar verilmesi gerekmez mi?

Yok, eğer bu yapılmıyor…

Ve hatta birçok zarar görülmesine, çok pahalıya mal olmasına rağmen o yolda size önderlik yapan kişiler hala inatla o yolda yürümeye devam ediyorlarsa aklınıza yavaş yavaş acaba tuzağa mı düşürülüyorum kuskusu gelmez mi?

Pekâlâ gelir…

İşte açılım falan deniyor ya…

Ve başlangıcından bu yana yaklaşık iki yüz şehit verilmesine ve her gecen gün şehit sayısının artmasına rağmen inatla sürdürüleceği en yetkili ağızlardan ifade edilen etnik boğazlaşma projesinin de aynen onun gibi değerlendirilmesi gerekir.
Nasıl bir birlik kardeşlik projesiyse terör olayları günden güne artmakta bir zamanlar eskide kaldı diye düşündüğümüz terör örgütünün yol kesme gibi eylemleri bile hızla yaygınlaşmaktadır.

Yaşanan olaylardan da anlaşıldığı üzere ülkenin doğusu ve güneydoğusunda ne yazık ki devlet hâkimiyeti azaltılmaktadır.

Sadece bir ayda yaşanan olaylarda verdiğimiz şehit miktarının otuzu geçtiği de göz önüne alınırsa yaşananların gerçek anlamı ortaya çıkarılacaktır.

Yapılan iş…

Ülkenin tam anlamıyla tuzağa düşürülmesi, ülkenin güneydoğusunu Türkiye’den koparılmasıdır.

Bunu normal şekillerde yapamayacaklarına göre, her zaman olduğu gibi geriye sadece bir tek yol kalmaktadır.

O da ülkede açılım sürecini sonuna kadar tamamlamak…

Yani…

Ülkede yasayan etnik kimlikleri bir arada yasayamayacakları şekilde birbirine düşman etmek…

Bu gün parçalanan gerek Balkanlardaki gerek Kafkaslardaki ülkelere baktığınızda göreceğiniz manzara üç aşağı beş yukarı hep aynıdır.

Bazı etnik gruplara çok büyük dış destek de verilip, şımartılarak palazlandırılır.

Aşırı saldırganlığının yolu açılır.

Onun sonucunda da ülkede iç savaş çıkar…

Biliniz ancak iç savaş çıkartabilirlerse haritaları yeniden çizebilmenin koşulları oluşur.

Parçalanan ülkelere bakın neredeyse, tamamı iç savaş sırasında parçalanmışlardır.

Hani açılım devam edecek, özgürlük falan gibi mavallar okunuyor ya buradan anlayın ki…

Bu güne kadar yapılanlar yeterli değildir.

Çünkü her türlü şiddet ve onca şehide rağmen millet birlik ve bütünlüğünü inatla korumaya devam etmektedir.

İşte bu durum ülkemizin bölünmesinden yarar uman emperyalistleri hayal kırıklığına uğratmaktadır.

Onun için terör karsısında artık alenen önlem alınmamakta…

Terör örgütünün yaptığı cinayetler karşısında sessiz kalınmaktadır.

Ne zaman ki iç savaş çıkar, ülkede etnik boğazlaşma başlar

Biliniz ki İşte o zaman Yabancı müdahaleye kapı açılır ve ülke bölünür.

Hala olamaz falan gibi düşünenler varsa…

Sadece Irak’a baksın başka tarafa değil .

17–06–2010

Nusret KEBAPÇI