Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Yüzde 50

Yüzde 50
 

Seçim sonuçları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yarısının mutlu ve 9 senelik gidişattan memnun olduğunu gösteriyor. İlginç! Keşke bunlar gibi mutlu mesut olsaydım. Bazıları diyor ki "AKP süper çalıştı, CHP çalışmadı... " olabilir. Ayrıca CHP liler büyük bir bilgisizlikle seçmen kağıdında hem CHP hem de bağımsız kolonuna evet basmışlar... Bu bilgisizlikler, sallapatilikler, ayıp. 

Ama yine de aşağıda yazdıklarım bağlamında seçim sonucunu yadırgıyorum. Bu yüzde 50'nin içinde “türbanını ve uzun pardösüsünü giyme “özgürlüğü” sebebiyle mutlu olanlar ve akp’den rant uman ya da rant elde etmekte olanlar dışında kimler olabilir” aşağıya yazıyorum: 

Birazcık seslerini çıkarmak istedikleri zaman yerlerde sürüklenen, tekmelenen, biber gazı yiyen, bunlar yetmiyormuş gibi Başbakanın sözleriyle aşağılanan gençler, öğrenciler, memurlar, işçiler ve aileleri,  

Ağlaşan esnaf, çiftçi, fındık vb üretici ve aileleri,  

ÖSYM’nin yaptığı YGS, KPSS, ALES sınavlarına giren gençler ve aileleri; bu sınavlardaki becerikszilik, usülsüzlük ve bilimsel tüm ilkelere aykırıklıklara isyan eden uzmanlar, gazeteciler.... 

Taşeron firmalarda az ücrete ve hiçbir hak elde etmeden çalışan işçiler ve aileleri,  

Tam gün yasası gibi yasalar dolayısıyla ağlaşan doktorlar ve aileleri, eczanelerin tahsilat yerine dönmesi nedeniyle sürekli söylenen eczacılar ve aileleri,  

Üniversitenin sınavla olmasına söylenen, ağlaşan öğrenciler ve aileleri 

Tüm bu saydıklarıma isyan edenler ve aileleri.... 

Liste uzatılabilir... Bunlar AKP’ye oy vermese akp yüzde 50 oy alır mıydı? 

Demek halkımız acı çekmekten ve çektirilmekten hoşlanıyor. Maalesef bu insanlarla hiçbir ortak noktam olamaz ve artık TV’lerde polis şiddetinin insan olanı utandıran görüntüleri gösterildiğinde üzülmemeye, isyan etmemeye çalışacağım. Halk gidip gidip, kendine giderek kötü davrananlara oy veriyor! 

Bunun nedenlerinin incelenmesi çok güzel bir doktora tezi olur sosyal psikoloji ya da sosyoloji alanında. Ama sanıyorum bu konularda çalışanlar da nedense bunlara eğilmiyor. Tek gördüğümüz “araştırma şirketlerinin” anketleri. Bunların yaptıkları anketler neden-sonuç ilişkilerini, sonuçların böyle olmasının nedenini gösterecek analizler yapılmıyor; sorular ve istatistik analizler bu yönde değil. Daha basit: mevcut durumun fotoğrafını çekip gösteriyor. 

Seçimlerle ilgili olarak umut kırıcı bir nokta da şu: Gençlerin genelde oy kullanmadığını çeşitli kaynaklardan öğreniyoruz. Ben ve benim gibiler yaşlanmaya başladı ama gençler daha kaç yıl burada yaşayacaklar. Nedir bu vurdumduymazlıkları? Kalkıp bir oy kullanmaya gitmeye üşenmeleri??? Ülke sorunlarına bu ilgisizlikleri...:( 

Demokrasi deyip duruyoruz ama bir yerlerde bir hata var: Bu ülke 9 sene önce üçte birin istediği, şimdi ise yarısının istediği idare tarafından idare ediliyor ve geri kalan hiç de azımsanmayacak kitle mutsuz... Onların istedikleri hiç bir zaman olmuyor. Ve idareyi elde eden de bunlara giderek kötü davranıyor.... Bu demokrasi midir? Hayır. İktidar yanlıların dillerine pelesenk ettikleri şu laf da trajikomik: “demokrasi gelişiyor, özgürlükler artıyormuş”. Biraz akıl! Muhalif olanlar yerlerde sürükleniyor, dövülüyor, ölüyor veya mahkemeye veriliyor hakaretten ya da suçu belirtilmeden hapse atılıyor. O yüzde 50 ise bundan ya habersiz ya da umursamıyor. Bu kadar mı bencil ve/ya körüz? 

 
Toplam blog
: 71
: 1180
Kayıt tarihi
: 24.08.07
 
 

Çevremizdeki kalite(sizlik) ile ilgili yazılarım. Çevremizi kuşatan beton binalar, insanlar, iliş..