- Kategori
- Siyaset
( 4+4+4 = Dindar gençlik ) + ( Ak Parti ) = ?

Siyasi tartışmalarda yapılan demokratik taarruzları, her defasında “Her ülkenin kendine özgü kuralları vardır.” kalkanıyla savuşturmuş olanlar, ileride kullanmak özere, o kalkanı, bir yere saklamış gibi görünüyor.
Darbecilerin tutukluluk sorunu veya 4+4+4 eğitim sistemi tartışıldığında“ Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şey yok.” diyerek, gelişmiş ülkelerden örnekler göstermelerine bakmamak lazım. Bu konuşmalardan “Evrensel uygulamaları artık benimsemişler.” gibi bir anlam çıkarmamak lazım yani. Geçici bir durumdur bu. “Duruma göre konuşma” halidir. Yoksa ileride yapılması muhtemel bir tartışmada, tekrar “Her ülkenin kendine özgü kuralları vardır.” kalkanını çıkarıp, bunu, demokratlara karşı yine kullanacaklardır.
Sözü edilen o kurallar, Türkiye’nin özüne uygun kurallar değil, bazen silah zoruyla, bazen ikna yoluyla kabul ettirilmiş kurallardır aslında.
Fakat silahlar gömülmüştür!
Mevcudu korumanın dışında başka hiç kimse ikna edilememektedir.
Hükümeti darbeyle korkutarak sonuç almak artık imkânsızdır.
Bu yazının başlığına benzer absürt başlıklar atarak hedef kitleyi hareketlendirmeye çalışmak da boş bir çabadır. Hedef kitlenin bir kısmının hareketlenmesine fiziki koşulları engeldir. Bir kısmı kışlasına çekilmiş ve şimdilik hareketlenmeyi düşünmemektedir. Diğer bir kısmına ise bu tür başlıklar bıkkınlık vermiş ve ayrıca hareketlenmekten de yorgun düşmüşlerdir.
Hiçbir absürt başlığın hiçbir hükümet görevlisinin üzerinde bir etkisi de olmaz... O yazı okunmaz, okunsa da ciddiye alınmaz.
“Türkiye’ye özgü kurallar.” diye bir şey olmamalıydı. O kurallar evrensel normlara uymalıydı.
Türkiye’ye özgü bir muhalefet de olmamalıydı. O muhalefet de herkesin ciddiye alacağı bir muhalefet olmalıydı.