“Blog manifestosu” yazalım mı?

Blog yazarımız “Ayda” bugünün ilk saatinde blog kategorisinde yayınladığı yazısında “Dükkanı kapatıyorum” demiş (http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=50297). Yazının sonunda “Kalbim şimdi bana, durmam gerektiğini söylüyor. Belki kısa, belki uzun bir süre bilmiyorum.Tek bildiğim; dükkanı kapatıyorum.” diyerek kapıyı tam kapatmamış, azıcık aralık bırakmış. Dilerim kısa sürer.

İlk blog kategorisi 16 Kasım 2006 günü yaratılmıştı. Milliyet Blog için ilk önerilerimi yazdığımda Blog kategorisi önermiştim, editörlerimizde o yazıyı yayınlamayı biraz geciktirmişler ancak Blog kategorisinde yayınlamışlardı (http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=13895). Daha önce yazılan Blog konulu yazıları da bu kategoriye aktarmışlardı. O günden buyana blog kategorisi Milliyet Blog’un gelişmesi için önemli bir ortam olmuştu.

Blog kategorisinde blog yazarlarının birbiriyle sohbet ettikleri, birbirlerini kimi zaman adını vererek kimi zaman ima ederek eleştirdikleri yazılar yayınlanmaya başladı. Bu eleştiri yazılarını eleştiren yazılar yayınlandı. Blog mizahı yapıldı, birbirimize şakalar yaptık.

18 Şubat gününde Blog’da eleştirilerin yine doruğa tırmandığı bir günde yazmıştım “e-Elma” başlıklı yazımı (http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=26650). Bu yazıma yalnızca bir yorum gelmişti. Bu yorum bu akşam “Dükkanı kapatıyorum” diyen Ayda’dandı. Yorum aynen şöyleydi: “Çok teşekkür ediyorum böyle bir blog manifestosu hazırladığınız için. Başka birşey söylemeye lüzum yok. Çok mutlu oldum. Saygılar”

O yazıyı yazarken bir manifesto kaleme aldığımı aklımın ucundan bile geçmemişti, şimdi de orada bir manifesto olduğunu asla düşünmüyorum. Orada son maddesinin son cümlesi “Kötü blog yoktur, her blogu beğenmek zorunda değiliz.” olan 16 maddelik bir yazı var. Ayda “Başka birşey söylemeye lüzum yok” demiş ancak bence hepimizin söyleyecekleri mutlaka vardır. Bir önerim var: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=26650 adresine girelim, yorumlar yazarak orada yazılı 16 maddeye yeni maddeler ekleyelim, orada yazılı maddeleri eleştirelim, beğenmediklerimizi çıkarmayı önerelim. Sonra yeni bir metin yazalım, birçok maddesi olan. O yazdığımız metne “Blog manifestosu” diyelim.