- Kategori
- TV Programları
‘İffet’ de İffetsiz çıkınca …

BU BAKIŞLAR BİLE CEZAYI HAK EDİYOR!
Ne de masum izliyorduk, Star TV’nin ‘İffet’ini… Her ne kadar müthiş(!) taksi sahnesiyle dile düşürülmeye çalışılsa da nabızları hızlandıracak ve de akılları kışkırtacak bir durumu yok sanıyorduk. Gerçi babası İffet’in kolyesini koparıp iffet'inin adından ibaret kaldığını haykırdığında kıllanmamış değildik ama üstünde durmamıştık. Uzman olmadığımızdan sürdürüyorduk safça seyretmeyi.
‘İşte erkeklerin genel doğası budur’dedirten planlarda İffet’in dürtüsüyle duygusallaşıyor; için için kızıyorduk, para ve oynaş uğruna sevdiğini harcayan Cemil’e… Bazen de, kendine özgü çizgisinden kayıp Güllü’ye dönüşen İffet’e yönlendiriyorduk eleştirilerimizi. Tüm bunları yaparken aklımıza bile gelmiyordu ‘İffet’in küçüklere, gençlere kötü örnek teşkil edeceği… Onların fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimlerini bozacağı. Meğer ne kadar yanılmışız. Biz, kanallar arasında dizi mekiği dokurken yapıyormuş yapacağını ‘İffet’. O, boynu bükük, masum, edepli ev kızı duruşunun altında ne iffetsizlikler gizliyormuş da haberimiz yokmuş!
Ali yazar, Veli bozar… Uzmanlar, iffetsizliği özetten bile yakalar! Cezalar arka arkaya yağar, küp suyunu çeker; ‘İffet’in suyu çıkar! Bas bas paraları cezaya… Hangi dizinin hakkı var, bu çağda gençlerin ‘İffet’iyle oynamaya?
Dizide alkol şişeleri sık sık yakından gösteriliyormuş! Bir bölümün özeti üstünden genele yaygın bu tespit olağanüstü. Şeytan ayrıntıda gizlidir derler… Bir ayrıntı da, Erhan’ın ağabeyi Ali İhsan’ın gönülsüzce nişanlandığı kadına âşık olması ve onunla cinsellik yaşaması. İşte asıl şeytanlık burada. Dizi senaristleri uzaydan mı gelmişler nedir? Bu topraklarda yaşayanların içkiye el sürmediklerini; üretilen ve ithal edilen içkilerin ticareti canlandırmaktan öte bir anlam taşımadığını hadi bilmiyorsunuz diyelim. Namus uğruna boşandığı kadını bile kalbura çeviren, mahalle kızlarının iffetini vazife edinen erkeklerimizin karakterini de mi hiç öğrenemediniz?
Çocuk yaşta kızları koyunlarına alanlar… Kuma üstüne kuma getirip âlem yapanlar… Dul kalan gelini yabancıya gitmesin diye cukkalayanlar… Kadının saçının telinden tahrik olanlar… Karılarını, kızlarını pazarlayanlar… Aile içindeki tecavüzleri, tehditle bastıranlar… Yerlileri yetmedi, bize ithal gerek diyenler… Bakınız sayın senaristler, yönetmenler ve yapımcılar… Bunların hiç biri bizde mevcut değil ki, nereden akıl ediyorsunuz böyle abi nişanlısıyla aşk-meşk sahnelerini?
Bundan böyle şişelere de, erkeklere de dikkat ediniz! Hatta içkiyi anımsatacak bardaklar dahi kullanmayınız… Kadınlarla erkekler arasına bir adam boyu mesafe koyunuz. Göz teması olmaması açısından erkeklerin boyunlarının her daim öne eğik olması önerilir. Böylece ‘İffet’in iffetsizlikleri de bertaraf edilir. Hem cümle tazenin beyni korunur (korunmaktan kast neyse artık), hem de 100 binlik cezalar boşu boşuna yenmez. ‘İffet’ ve iffetsizlikle ceza şamarını yiyenler için en iyisi, ‘Hülle’ formülündeki ‘gaybubet-i haşefe’ hilesini uygulamak! Bu da nedir diyenler için araştırmalarını öneririm zira açıklaması biraz ‘iffetsiz’ kaçabilir.
Anibal Güleroğlu http://www.sinematur.com