Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Aralık '13

 
Kategori
Bilim
 

"Irklar" yoktur; "kültürler" vardır..

"Irklar" yoktur; "kültürler" vardır..
 

Okuyun bakalım; var mıymış, yok muymuş?


IRK; KÜLTÜR ÜZERİNE GEÇİRİLMİŞ SOYUT  VE GERÇEK OLMAYAN BİR ÖRTÜDÜR...

Bu örtünün kimyasal yapısında, kültürün bütün unsurları vardır; ama "ırksal" bir yükleme yoktur.

Kültür ; belli bir coğrafyadaki yaşama tarzı, insanların aralarındaki ilişkiler, sosyal bir anlaşma ile oluşturdukları gelenek, görenek, dil,  eğitim, hukuk, siyasal kurumlar gibi yollarla birbirlerine ve daha sonraki kuşaklara ilettikleri nesnelerle, bilgi, sanat, hüner ve alışkanlıklar, inanç ve değerlerin toplamıdır...

Yukarıda verdiğim bu tanım, dünyanın önde gelen antropologlarından, Edwart Burnet Tylor ve Polonyalı antropolog Bronislaw Malinowski'nin yaptığı tanımların birleştirilmiş halidir. Bu iki antropoloğun yaptığı kültür tanımları, diğer toplumbilimcilerin de kabul ettiği  tanımlardır(1)

Özetle, kültür; toplumların, farklı coğrafyalarda, o coğrafyanın doğasına ve dayattığı koşullara göre sürdürdükleri bir yaşam şeklidir...Farklı coğrafyalardaki farklı yaşam şeklinin, ırk gibi yapay bir örtü ile örtülerek, diğerlerine karşı, "ben; benim", sen ise ötekisin" diyerek karşıt hale gelmesinin ne anlamı olabilir ki?

Dünyadaki bütün toplumlar, tarih öncesi zamanlardan beri bu şekilde oluşmuş, kültürler ve uygarlıklar var etmişler, başka coğrafi bölgelerde, aynı şekilde oluşmuş diğer toplumlarla ilişkiler kurmuşlar, kültür ve uygarlık alış verişinde bulunmuşlar; tarihi süreçte ya birbirleri ile karışarak yeni toplumlar oluşturmuşlar ya  çeşitli nedenlerle birbirlerinden ayrılarak yaşamaya çalışmışlardır, ya da yok olmuşlardır.

Bu farklı yaşam süreçleri içinde, farklı kültürlere sahip olan toplumlar, "boy(klan), budun, kavim, toplum, ulus,  millet" şeklindeki yapılanmaya geçmişler ve kendilerine de bir ad vererek kültürlerinden kaynaklanan farklılıklarını belirtmişlerdir.

Konu ile ilgili antropolojik düşüncelere geçmeden önce, Kültür konusunda kısa bir özet yapmak istiyorum :

Bozkurt Güvenç, kültürün 'değişkenlik' özelliğinin ona 'sınır tanımaz' bir nitelik kazandırdığını söylemektedir. Güvenç'e göre, tüm kültürler , tarihi süreç içinde 'alan' ve 'toplum' olarak sürekli ilişki, etkileşim, değişim ve gelişim içinde bulunmakta ve bu durum, herhangi bir kültürün 'özgün' ve 'arı' olduğu düşüncesini geçersiz kılmaktadır(2).

Burhan Oğuz da, "Türkiye Halkının Kültür Kökenleri" adlı kitabında, genel olarak Türkiye Türk'ü prototipi tayin etmenin imkansızlığını dile getirirken, dolaylı olarak da, katışıksız bir Türk kültürünün olamayacağını belirtmektedir.(3)

Böylece, her iki yazarın da, Türk kültürünün "özgün" ve "arı" olmadığı konusunda birleştikleri anlaşılmaktadır...Özgün ve arı olmayan bir kültür yapısına sahip bir topluma, "ırksal" bir bütünlük ya da birliktelik yüklenebilir mi?

"Kültür yaratma yeteneği, insan türünün bazı "biyolojik" özelliklerinin mi sonucudur, yoksa insanların toplum halinde örgütlenmiş olmasına mı bağlıdır?" sorusu, antropologların üzerinde durduğu bir konu olmuştur. Yapılan araştırmalar ve incelemelerden sonra, kültürlerin, bireylerin biyolojik özelliklerinin  değil; bir bütün olarak insan türünün ya da toplumların yarattığı bir olgu olduğu anlaşılmıştır.(4)

Bir başka antropolog da(B.Bagby) kültürü, bir toplum üyelerinin açıkça 'soyaçekiminden' gelen düzenli davranışlar dışında, içsel ve dışsal davranış özellikleri (5) şeklinde tanımlayarak, kültürü,  "ırksal" bir düşünce ya da olgu dışında tutmaktadır.

Antropoloji(İnsan bilimi) "Irk" için ne diyor?

Irk, insan türünün bir alt bölümüdür...

18. yüzyıldan bu yana yapılan bütün çalışmalar sonunda, değişik ad ve kavramlar altında anılsalar da , genelde değişik coğrafyalarda ve farklı yaşam koşullarında olmalarına rağmen, aynı genetik özelliklere ve kan yapılarına sahip; ancak fiziksel görünüşleri --özellikle renk olarak-- farklı üç insan tipi olduğu konusunda çoğu antropologlar birleşmiş gibidir.

Bunlar : Beyaz ırk, Kara ırk ve Sarı ırktır...Bu tipler -- ya da ırklar -- dünyanın keşif ve sömürge fetihleri sırasında Batı Afrika, ve Uzakdoğu halklarının görülmesi ve bunların, sınıflandırmayı yapanların mensup olduğu Avrupa halklarıyla karşılaştırılması sonucunda ortaya çıkan aykırılıklara dayanarak belirlenmiştir.(6)

Eğer, "ırk" bütünlüğü ve birlikteliği olduğu iddia edilen  bir topluma ya da bir millete  mensup önemli sayıda bireyde, yalnız onlara özgü bir gen ya da kan yapısı bulunsaydı, gerçekten o gen ve kan yapısı, bir ırkın belirleyicisi olabilirdi...Ama, böyle bir şey şu ana kadar kanıtlanmış değildir.

Dünyadaki bütün insanlar, genelde "A, B, AB, O" grubu ve bunların "RH+ ve RH- " kan yapılarına sahiptirler...Bu değerleri, farklı coğrafyalarda yaşayan insanla üzerinde çalışmalar yaparak bir ırka özgü "belirtici" gen  araştırması yapanlar  başarısızlığa uğramışlardır

Bu nedenle, günümüzde antropologların pek çoğu, her türlü ırk sınıflandırmasını reddetmektedirler.

Bu bloğun yazarı olarak, ben de ırk sınıflandırmasını kabul etmiyorum ve bloğumun başlığını bir kez daha tekrarlıyorum.

"Irklar" yoktur; "kültürler vardır"...

Her kültür de, onu yaratan toplumun ya da milletin en belirgin özelliğidir...Hepsi bu...

SON DEYİŞ :

Bütün insanların, hak ve saygınlık bakımından  eşit oldukları yolundaki ahlak ilkesine aykırı olan ırkçı ideoloji,  insanları birbirine ötekileştiren çağımızın en rahatsız edici düşüncesidir...

cdenizkent

  ---------------------------  :

(1) Dr. Şerafettin Yamaner, Atatürk, Değişimin Felsefesi ve Toplumsal Özü, İstanbu: 2.b. s.28-29

(2) Bozkurt Güvenç, İnsan ve Kültür, İstanbul : 1979,s.103

(3) Burhan Oğuz, Türkiye Halkının Kültür Kökenleri, Cilt 1, İstanbul : s.865

(4) "Kültür", AnaBritannica, Cilt 14.

(5) Arnold Toynbee, Tarih Bilinci, Cilt 2, İstanbul : s.45

(6) "Irk ", Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, Cilt 1

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..