Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ekim '15

 
Kategori
Güncel
 

"Mankurt" nedir? Günümüz "Mankurt"ları...

"Mankurt" nedir? Günümüz "Mankurt"ları...
 

Yaşamımıza her gün yeni yeni kelimeler, padişahımız, efendimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından giriyor!

Yeni kelimemiz “mankurt!”

Peki, “mankurt” nedir?

Mankurt: Türk, Altay ve Kırgız efsanelerinde bahsedilen bilinçsiz köle anlamına geliyor.

Cengiz Aymatov'un 1980 yılında yazdığı “Gün Olur Asra Bedel “ adlı eserinde, Orkun Uçar'ın ise “Metal Fırtına 2/Kayıp Naaş” adlı eserinde Kırgız destanlarından yararlanarak güncelleştirdikleri bir kişiliktir.

“Mankurt” bazı işlemler sonucu öz benliğini yitirerek kendisini kimliksizleştiren düşmanının kuklası haline gelmiş bir zavallı insan tipidir.

Aytmatov'un "Gün Olur Asra Bedel" adlı eseri pek çok Batı diline ve Türk Lehçelerine çevrilip yaygınlaşırken "mankurt" kavramı da kabul görerek literatüre girmiş ve “mankurt” ve “mankurtlaştırma” temaları yaygınlaşmıştır.

Nasıl “mankurt” Yapılır

Eski Türk, Kazak ve Kırgız destanlarından edinilen bilgi ve Orta Asya Mitlerine göre "mankurt" dönemin Orta Asya halkları arasında çok yaygın bir işkence ve zihin kontrol yöntemiydi.

Bir insanı mankurt yapmak istediklerinde:

  1. O kişinin kafası (saçları) iyice kazınır,
  2. Kafasına devenin boyun derisi iyice gerdirilerek geçirilir,
  3. Kafasında deve derisi bulunan “mankurt” adayı sıcak çölde güneş altında birkaç gün bırakılırdı.

Böylece sıcağın etkisiyle deve derisi büzülür ve kafaya iyice yapışır. Deve derisinin artık kafa derisiyle bütünleşmeye başlamasıyla kazınan saçlarda yeniden uzamaya başlar. Fakat deri kafaya o kadar yapışır ki zaten sert olan deve derisi sıcağın etkisiyle iyice sertleşir ve uzayan saçlar deriyi delip uzamasına devam edemez. Bu nedenle saçlar uzamaya vücudun dışı yönünde değil de kafanın içine doğru uzamaya başlar. Sıcaktan büzüşen deve derisinin kafatasına yaptığı baskı ve kafanın içinde ters yönde uzayan saçların kafatasını delip beyne doğru ilerlemesiyle “mankurt” büyük acılar çeker. Bu acılara dayanamayan “mankurt” bir müddet sonra kuklaya döner. Hafızasını yitirir, anne-babasını dahi tanımaz. Aklını çalıştırıp düşünemez hale gelir. Bu nedenle sahibi ne söylerse ona itaat eder.

Gördüğünüz gibi “mankurt”luk öyle kötü bir şey değil(!)

Padişahımız, efendimiz cumhurun başı olarak böyle buyurduğuna göre, vardır bir hikmet deyip, “mankurt”luğu kabullenerek, herkesin sesini kesmesi gerek!

Ha, kim bu “mankurt”lar?

Merkel’e mektup yazarak, böyle bir ortamda Türkiye’ye gelmesini eleştiren aydın ve akademisyenler!

Bu akademisyenler ve aydınların yazdığı mektup ve imzacılardan bazıları şunlar:

100 akademisyen açık bir mektup yazarak, ziyareti eleştirdi. Mektupta Merkel’e çağrıda bulunularak, “Yapacağınız ziyaretin kampanya ikliminde siyasi bir destek olarak görüleceğinden dolayı akademisyenler olarak fevkalade rahatsızız” dendi.

Türkçe, Almanca ve İngilizce olarak kaleme alınan mektubun imzacıları arasında Nuray Mert, Özgür Mumcu, Baskın Oran, Yüksel Taşkın, Koray Çalışkan, Fethi Açıkel, Cengiz Aktar, Zeynep Ayata gibi isimler yer alıyor. 

Aslında ‘mankurt’ların hepsini ismen yazacaktım, ne yer, ne zaman var!..

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..